Geçtiğimiz Cuma akşamı ES TV stüdyolarında Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi, Seyyar Tuhafiyeciler Odası ve Tornacılar, Oto Tamirciler Odası başkanlarının katıldığı ‘Eskişehir Gündemi’ programında küçük esnaf ve sanatkarların içerisinde bulunduğu sorunları tartıştık.
Programda Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Suat Er de Seyyar Tuhafiyeciler Odası Başkanı Ali Sefa Şen de bugün Eskişehir’de sayıları giderek artan büyük Alış Veriş Merkezlerinden (AVM) yakındılar. Doğru açılan büyük alışveriş merkezleri küçük esnafa darbe vurdu. Küçük esnafın sayılarının giderek yok olmasına neden oldu.
Peki, hiç mi küçük esnafın bunda suçu yok?
Geçmişte Sarar Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve Ticaret Odası Başkanlığı yapan Cemalettin Sarar, AVM’lerin peş peşe gelmeye başladığında Eskişehir esnafına bir çağrıda bulunmuştu.
“Gelin güçlerimizi birleştirelim. Bu devlerle başa çıkmanız mümkün değil. En çok size zararı dokunacak. Bir şirket kuralım. Geçmişte Ticaret Odası bünyesinde bir şirket kurulmuştu. ‘Güç Birliği Holding’. Bu şirketi güçlendirelim. Herkes gücü oranında katılsın. Taşın altına elimizi koyma zamanı geldi. Onlar AVM’leri açmadan biz açalım” demişti.
O yıllarda pek çok kişi bu teklife sıcak bakmadı veya önemsemedi.
Bugün hala vakit geçmiş değil. Eğer bugün ellerindeki o küçük sermayeleri değerlendirsinler, Eskişehirli esnaf ve sanatkarlar bir AVM açsınlar. Eskişehirliler diğer AVM’ler yerine ihtiyaçlarını buradan karşılamak için bir birleriyle yarışırlar.
İşte bu kesimi bir araya getirebilecek Eskişehir’in önünü açacak, yatırımcıları Eskişehir’e çekebilecek bir ağabeye ihtiyaç var.
Cuma akşamki programda Tornacılar ve Oto Tamirciler Odası Başkanı Halil Kılıç söylemişti bu sözü.
“Eskişehir’de valiyi, milletvekilleri, belediye başkanları, rektörleri, esnaf ve ticaret, sanayi odası başkanlarını, sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini, Eskişehir’in kanaat önderlerini bir masa etrafında toplayacak bir ağabeye ihtiyaç var” dedi.
“Mesela kim gibi?” diye sorduğumda.
“Anadolu Üniversitesi’nin kurucusu Prof. Dr. Orhan Oğuz gibi” diye cevap verdi.
Bugün çevremize baktığımızda Orhan Oğuz gibi ağabeylik yapacak kişi göremediğimi söylediğimde;’var’ diye karşılık verdi.
‘Kim’ diye sordum.
AK Parti Milletvekili ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Baş Danışmanı Prof. Dr. Nabi Avcı’yı işaret etti.
Belki Nabi Hoca, Orhan Oğuz Hoca gibi ağabeylik yapamaz ise de, düşündüğümde ‘olabilir’ dedim.
Yılmaz Hoca’yı çıkarırsak Nabi Hoca, validen, diğer milletvekillerinden, belediye başkanlarından, oda başkanlarından yaşça büyük.
Belki kabullenmek biraz zor olur ama. Nabi Hoca, kendisinden daha iyi bir ağabeylik yapacak isim bulununcaya kadar ‘ağabeylik’ yapabilir diye düşünüyorum.
Geçmişte bu ağabeyliği Eskişehir Milletvekili ve Maliye Bakanı Kemal Unakıtan çok iyi yapıyordu.
Şimdilerde 30 Eylül’de yapılacak olan AK Parti’nin Büyük Kongresinde partinin üst düzey yöneticileri ile bazı bakanların görev sürelerinin dolması nedeniyle değişecekleri konuşuluyor.
AK Parti’nin yeni oluşacak vitrinin en başında da Eskişehir Milletvekili Prof. Dr. Nabi Avcı’nın olacağı konuşuluyor. Nabi Hoca ya partinin en tepesindeki yöneticilerden birisi olacak ya da bakan. Her ikisinden birisi dahi olsa Eskişehir’e önemli oranda getirisi olur.
İşte o zaman ağabeylik yapması daha kolay olur diye düşünüyorum.
YAVUZ HOCA ÖNEMLİ TRANSFER YAPMIŞ!
Yıllarca Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde hem hekim hem de TIP Fakültesi’nde hocalık yapan Prof. Dr. Yavuz Beşoğul, Rektörlük seçimlerinde aday olmuş ve ilk üç isim arasına da girmeyi başarmıştı. Ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül Prof. Dr. Hasan Gönen’i rektörlüğe atadıktan sonra, Eskişehir dışındaki Türkiye’nin önemli hastanelerinden gelen transfer tekliflerini değerlendirmeye almıştı.
Bu yılın sanıyorum Şubat ayı başlarında tercihini Medical Park Göztepe Hastanesi’nden yana kullanarak göreve başlamıştı. Özellikle yıllarca açık olarak yapılan, hastanın iyileşmesi yaklaşık bir ayı bulan kalp ameliyatlarını, lokal anestezi ile koltuk altından yapmaya başlamasıyla Türkiye’de isim yaptı. Her gün bir TV kanalına çıkarak bu ameliyatı anlatır olmuştu. Eskişehir’de bulamadığı imkanları İstanbul’da isim yapmış özel hastanelerde bulunca ün yaptı.
Dün internette gezinirken Prof. Dr. Yavuz Beşoğul’un Türkiye’nin önemli ve daha şöhretli özel hastanesi olan Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi’ne transfer olmuş olduğunu öğrendim.
Yavuz Hoca’yı rektörlük seçimlerinde tanımıştım. Kısa sürede yaptı iki önemli transfer ile kendisini Türkiye’de yaptığı önemli ameliyatlarla kanıtlamış bir hekim olduğunu görmek birçok Eskişehirli gibi beni de gururlandırdı.
Yavuz Hoca’ya telefon ederek kutladım. Yavuz Hoca, “Florence Nightingale Hastanesi’nde de başarılı ameliyatları sürdürmeye devam edeceğim. Tüm Eskişehirli dostlarımı bekliyorum. Herhangi bir sağlık sorunu olsun olmasın aradıklarına kendilerine her zaman yardım etmeye hazırım”dedi.
Yavuz Hocama yeni görevinde de başarılar diliyorum.
FIKRA:
ANNEN SİZİN YANINIZA YERLEŞECEK
Yaşlı adam ameliyat olacakmış. Ameliyatı cerrah olan oğlunun yapması için ısrar etmiş. Çok daha uzman olan doktorlar olduğu halde, bu ısrarının nedenini soranlara ‘Onun bu ameliyatı çok iyi yapmasını sağlayacak formülü biliyorum’ diyormuş.
Ameliyat günü gelmiş, ameliyathaneye giderken oğlunu yanına çağırmış ve şöyle demiş:
- Oğlum, zor olduğunu biliyorum. Bana bir şey olursa sakın üzülme. Zaten gelmeden annenle de konuştuk. Eğer bana bir şey olursa, eşyalarını alıp sizin yanınıza yerleşmesine karar verdik. Seninle ve geliniyle daha mutlu olur. O nedenle rahat ol.