Eskişehir’de uyuşturucunun boyutları…

Eskişehir'de uyuşturucu sattığı tespit edilen biri kadın üç şahıs adliyeye sevk edilirken, şahıslardan biri kendisini ilginç bir şekilde savunarak gazetecilere; “Ben bir şey yapmadım ki! Çekin, sanki cinayet işledik, adam öldürdük ya! Gazeteye böyle yazın” dedi şeklinde başlayıp devam ediyordu haber…
Her türlü zehri satarak Eskişehir gençliğini zehirleyen insanlık yoksunu ucube; bir de zerre kadar yüzü kızarmadan böyle bağırıyor muhabir arkadaşlarımıza. “Adam mı öldürdük ya” diye höykürüyor inanabiliyor musunuz? Tabii ki adam öldürdünüz vicdansız yaratıklar!
Hem de gencecik yaşta, ecelsiz öldürüyorsunuz onları acımasızlar!
Biz binlerce yazı yazsak neyi, değiştirebiliyoruz?
Siyasilerimiz gelecek seçimlerde ne yaparız derdinde.
Uyuşturucu ile ilgili bir Allah kulu çıkıp meclis kürsüsünden 550 arkadaşının dikkatini çekecek, gerekirse o çatı altında amacına ulaşana kadar eylem yapacak tek bir iyi niyet gördünüz mü? Yaptırımı olmayan, caydırıcılığı olmayan şu yasalardan hangi milletvekilimiz rahatsız söyler misiniz? En azından biz Eskişehir’in altı milletvekiline soralım gözlerinin içerisine bakarak; kardeşim hanginiz rahatsızsınız caydırıcılığı olmayan şu yasalarınızdan? Hepiniz mi memnunsunuz? Alkollü içkilerin az tüketilmesi adına önlem alan iktidar milletvekillerimiz size soruyorum; gencecik çocuklarımızı ecelsiz öldüren ve leblebi gibi on liraya satılan bu uyuşturucuların topluma verdiği zararlardan hiç mi rahatsızlık duymazsınız? Sevgili Harun Karacan, siz bu kentin çocuğusunuz. Hem de diğerlerinden ayrıcalıklı bir yanınız var. “Bu kentin sevilen çocuğu” yakıştırmasını her görüşten insanın ağzından duyduğumuz kişisiniz, barışıksınız insanlarla. Ve ne mutlu ki dünya güzeli evlatlarınız var sizin de.
Peki, sizin gibi korumacı ya da nüfuzlu babası olmayan çocuklar da sizin çocuklarınız sayılmaz mı bu konumunuzda? Kentin sevilen milletvekili olarak, en az kendi yavrularınız kadar; uyuşturucu batağına saplanmış bu gençlere de kanat germek göreviniz değil mi? Milletvekilimiz ve Bakanımız Sayın Nabi Avcı? Kültür Bakanlığı bu ülkenin değerlerinin korunmasında yegâne güvence olan bir Bakanlıktır. Emperyalist ülkeler artık askerleri ile işgal etmiyor sömürecekleri masum ülkeleri. Uyuşturucu ile, popüler kültür ile kendisine yabancılaştırılan bir gençlik ile bu işi içten içe çözüyorlar! Alkollü içkilerle mücadeleyi görev sayan sizler, toplumun en önemli sancısı olan uyuşturucu ile mücadelede neyi bekliyorsunuz? Caydırıcı yasaları hayata geçirmek bu denli mi zor? Daha kaç gencecik insanın kuduz köpekler misali ağızlarından köpükler akıtarak gözlerimizin önünde ölmesini beklemeliyiz?
Süheyl Batum Eskişehir Milletvekili olarak Eskişehirlilerce kesinlikle benimsenmedi, içselleştirilmedi biliyorum. Ama yiğidin hakkını yiğide vermek erdemdir. Ve aynı kişi (Süheyl Batum) ile iki kez Eskişehir Emniyet Müdürlüğü ziyaretinde bulunduk yazılı ve görsel medya olarak. Başarılı uğraşlar verdiğine inandığım Eskişehir Emniyeti’ndeki değerli arkadaşlarımıza “yanınızdayız” diyerek emeklerinden ötürü yürek verdik kendilerine.
Soruyorum şimdi; şu an meclis çatısı altında biz Eskişehirlileri temsil eden altı milletvekilimizden kaçı “uyuşturucu belası” ile ilgili istişarede bulunmak üzere; Emniyet’e tek bir ziyarette bulundular?
Kaç aile feryatlar içerisinde sizleri değil, beni arıyor kurtarıcı sayarak hiç merak ettiğiniz oluyor mu? Çığlık atan anne-babalar ya da gençlerin kendileri; “kurtar beni” çığlıkları ile yolunuzu kesiyor mu?
Emniyet ne yapsın, narkotik ne yapsın?
Onların türlü riskleri göze alıp yakaladığı çakallar, ellerini kollarını sallayarak hâkimin huzuruna çıkıp salıveriliyorlar. Hâkim ne yapsın, sizin çıkardığınız yasalarınız caydırıcı değil! Peki, neyi bekliyorsunuz Allah aşkına bana hangi biriniz söyleyeceksiniz? Akıl yoksunu cehalet bülbülleri “içmesinler efendim, içiyorlarsa da gebersinler” diyerek kendi düzeysizliklerine yakışan açıklamalarla çözüm buluyorlar. Ama sizler bu milletin umutlarısınız, yarınlarının yol göstericilerisiniz. Çözüm bulmak adına orya seçilip gönderilenlersiniz. Bakın Eskişehir’de bu kirli işleri yapanların toplandığı semtler belli. Kimse kimseyi kandırdığını sanmasın, üç dört çıbanbaşı semti yok mu Eskişehir’in? Orada yaşayan çocukların günahı ne, masum ailelerin günahı ne? Nasıl ıslah etmeyi düşünüyorsunuz, oraların da emniyetli semtler konumuna gelmesi ve çocukların diğer çocuklar gibi medeni bir hayata kavuşması adına, nasıl bir proje yaratacaksınız? Kentsel dönüşüm diye sarıldığınız bir can simidiniz vardı, ne oldu simide? Polisin dahi girmeye zorlandığı mahalleler var mıdır kentimizde? Uyuşturucu deyince akla gelen bu mahalleri uyuşturucu tacirlerinin bataklığı olmaktan arındırmak benim işim midir? Ben korkmadan bunları dillendirebildiğime göre, sizin dokunulmazlık gibi bir avantajla Eskişehir tarihine geçmeniz hiç de zor değil! Sonuçta sizler de annesiniz, babasınız, dedesiniz, yani evlat aşkını bilenlersiniz. Başkalarının evladının acılarını hissedebilecek kadar da yürek vermiştir Mevla’m eminim. Arındırın Eskişehir’i bu ruhsuzlardan, bu vicdansızlardan, bu Allahsızlardan arındırın artık!
Ses verin.
Emek verin.
Yürek verin…
 
 
SİZİN SESİNİZ
 
Mahkeme, "Devlet nişanlarında Atatürk silueti olmalı” dedi.
 
Türkiye Kamu-Sen’in devlet nişanlarında, Atatürk silueti ve T.C. ibaresinin kaldırılmasına yönelik açtığı dava sonuçlandı. Danıştay’ın kararına göre, Atatürk Kabartmasına yer verilmeksizin yapılan düzenleme iptal edildi.
2013 yılı Kasım ayında dönemin Hükümetinin aldığı kararla, Türkiye Cumhuriyeti'nin "İlişkilerin geliştirilmesine katkıları" nedeniyle yabancılara verdiği en büyük üç nişan olan Devlet Nişanı, Cumhuriyet Nişanı ve Liyakat Nişanı'nın şekilleri değiştirilmiş, nişanlarda yer alan Atatürk silueti ve T.C. yazısı kaldırılmıştı.
Türkiye Kamu-Sen olarak, milli kimlik ve bütünlüğümüzün simgesi olan nişanlardan T.C. ibaresi ve Atatürk siluetinin kaldırılmasına tepki göstermiş, yapılan bu düzenlemenin yürütmesinin durdurulması ve iptali talebi doğrultusunda Danıştay’a başvuruda bulunmuştuk.
Türkiye Kamu-Sen’in iptal istemiyle Danıştay’a açtığı davada sona gelindi. Danıştay 10. Dairesi verdiği kararla nişanlardaki Atatürk siluetinin kaldırılmasının anayasal hükümler karşısında eksik bir düzenleme olduğuna hükmederek, “Devlet Madalya ve Nişanları Yönetmeliği”nin 6. Maddesi’nde yer alan devlet nişanına ilişkin kısmında “Atatürk Kabartması”na yer verilmeksizin eksik düzenleme yapan kısmın iptaline karar verdi…