Eskişehir’de kumar, fuhuş ve dolandırıcılık!..

Dikkat ettiniz mi?
Son zamanlarda kumar, fuhuş ve dolandırıcılık suçlarına ilişkin Eskişehir Emniyet Müdürlüğü tarafından birçok önemli operasyon düzenleniyor.
Operasyonlar çoğaldıysa, bu suçların oranının da kentimizde arttığını ifade edebiliriz.
Ancak burada altını çizerek vurgulamamız gereken bir nokta var.
Şöyle ki…
Bahsettiğim suçları meslek haline getirmiş, deyim yerindeyse uzmanlık alanı yapmış suç çeteleri var. Ve bu çeteler Eskişehir’de değil. Çoğunlukla başka illerden gelen ve Eskişehir’de yasa dışı iş yapmaya çalışan çeteler.
Yani içiniz rahat olsun, bu ve bunun gibi suç çeteleri kentimizde yok denecek kadar az.
 
*
 
Peki, bu çeteler neden Eskişehir’i tercih ediyor?

• Tanınmamak için de olabilir.
• Kentin DNA’sını bozmak adına bilinçli bir biçimde yerleştiriliyorlar da olabilir.  

 
*
 
KUMAR!
 
Ancak Eskişehir polisi buna izin vermiyor.
Bakın…
01.01.2017 ile 27.09.2017 tarihleri arasında, yani son dokuz ay boyunca yapılan kumar operasyonlarında…
57 dernek, işyeri-kıraathane’de toplam 96 kişiye kumar oynatmak için yer ve imkan sağlama suçundan adli işlem yapılırken…
Söz konusu yerlerde kumar oynadığı tespit edilen 2 bin 549 kişiye toplam 578 bin 623 TL idari para cezası uygulandı.
Ve bu operasyonlar aralıksız devam ediyor.
 
*
 
Kumar oynatanların tezgahını da küçük bir özetle anlatayım.
Önce; Hayalperestler Derneği, Kalp Pili Derneği, İnşaat İşçileri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği gibi dernekler kuruyorlar. (Bu dernekler Eskişehir’deydi ve kapatıldı.)
Daha enteresan olanı, siyasi parti kuranlar bile var. Mesela Mersin’de kurulan ve kumar oynatmak suçuyla kapatılan Geleceğin Türkiye Partisi gibi.
İşte, kumar oynatılan bu binaların, herhangi bir polis baskını olma ihtimaline karşı genellikle gizli bir çıkış kapısı vardır.
Mesela kalorifer peteğinin arkasındaki duvara bir delik açılır, bu delik direkt sokağa çıkar, baskın anında kapı niyetine kullanılan kalorifer peteği açılır ve önceden açılmış olan delikten kaçılır.
 
*
 
Şunu da belirtmekte fayda var…
Kumar oynatılan bu izbe yerlere genellikle gariban kimseler bir umutla gidiyor. Elinde biraz parası varsa onu da kaptırıp çıkıyor. Yani özellikle bu tombala işinden kazanan yok. Mekanı işletenler ve onların adamları kazanıyor. Tezgah kurulmuş, garibana yedirirler mi?
Zenginin ise burada işi zaten yok, onun işi Kıbrıs’ta gazinoda.
Bu anlamda garibanın parasını korumak adına da operasyonların ayrı bir anlamı var.
 
*
 
FUHUŞ!
 
Gelelim fuhuş operasyonlarına…
Bir kez daha üstüne basa basa ifade etmekte fayda var.
Bu işi yapanlar Eskişehir’den değil, dışarıdan gelen kişiler.
 
*
 
Hatırlayın…
Star gazetesi Genel Yayın Yönetmeni eski Yardımcısı olan, müptezel varlık Yusuf Ziya Cömert, “Eskişehir fuhuş merkezi olmuş” şeklinde çirkin bir açıklama yapmıştı.
İşte bu açıklama tam manasıyla planlı bir açıklama olup, dışarıdan gelen fuhuş çetelerine destek niteliğinde bir açıklamaydı.
Başlarken, bu çetelerin, kentin DNA’sını bozmak adına bilinçli bir biçimde yerleştiriliyor olabileceğinden bahsetmiştim.
İşte müptezel Yusuf Ziya Cömert örneğini tamda bunun için verdim.
 
*
 
Şimdi birazda fuhuş operasyonlarının rakamlarına bakalım.
Yine son dokuz ay boyunca yapılan operasyonlarda…
Fuhşa teşvik ve aracılık, ayrıca fuhşa yer ve imkan sağlamak suçundan 53 kişiye adli işlem yapılırken…
Bu işlemler neticesinde 114 kişiye toplam 65 bin 8 TL idari para cezası kesildi.
 
*
 
DOLANDIRICILIK!
 
Telefon dolandırıcılığına gelelim…
Son dokuz ayda meydana gelen telefonla kendini polis ya da savcı olarak tanıtma yöntemiyle 8 ayrı dolandırıcılık olayı aydınlatılırken, 5 şüpheli şahıs yakalandı, bu şahıslardan 3 şüpheli, çıkarıldıkları adli mercilerce tutuklandı.
 
*
 
Şimdi soracaksınız, o kadar çok dolandırıcılık oluyor ama neden rakamlar düşük?
Nedeni şu…
Telefonla dolandırıcılık gerçekleştikten birkaç saat sonra dolandırılan kişi, vaziyeti fark eder ve polise bilgi verirse dolandırıcı kıskıvrak yakalanabiliyor.
Ancak dolandırılan kişi, dolandırıldığının birkaç gün sonra farkına varır ve polise ulaşırsa, bu sefer emniyetin yapacağı pek bir şey kalmıyor ve olay aydınlatılamıyor.
 
*
 
Bir konu daha var.
Telefon dolandırıcılarının çete başlarına çoğunlukla ulaşılamıyor.
Niye?
Bir örnekle açıklayayım.
Mesela…
Çetenin merkezi Adana.
Eskişehir’den seçilen bir kurban aranıyor ve kandırılıyor.
Sonrasında bu işlere yatkın herhangi ildeki biriyle irtibat kuruluyor ve seçilen kurbandan para ya da altının alınması isteniyor.
Kurbandan tahsilatın yapıldığı sırada, tahsilat yapan kişi, Adana’da hiç tanımadığı bir çete üyesi tarafından aranıyor, tahsilat sırasında telefon açık, kurbanın kaç para ya da ne kadar altın verdiği teyit ediliyor.
Bu neden yapılıyor?
Çete, tahsilat yaptığı adama da güvenmiyor.
Dahası, tahsilat yapan kişi, yine Adana’dan gelen bir çete üyesi tarafından iş bitimine kadar takip altına alınıyor.
İşte, bu nedenle polis, asıl çeteye ulaşmakta zorlanıyor.
Hele ki, dolandırılma hadisesi fark edilip anında haber verilmezse, olayın aydınlatılması neredeyse imkansızlaşıyor.
Ayrıca tahsilatı yapan kişi yakalansa dahi, çete üyelerinden hiçbirini tanımadığı için emniyet bilgi alamıyor.
Dahası, yakalanan kişinin kaybedeceği hiçbir şey olmadığı için, “İçerde biraz yatar, dinlenir, çıkarım” psikolojisi içerisinde olduğu ifade ediliyor.
 
*
 
Bir ayrıntı daha vermekte fayda var o da, bu çetelerin telefon numaralarını nereden buldukları ve bu anlamda kiminle işbirliği yaptıkları…
Polis, bu noktada araştırmalarına devam ediyor.
 
*
 
Bir detay daha…
Telefon dolandırıcıları çoğunlukla yaşlıları tercih ediyor.   
Ve yaşlılar daha çok, yaşadığı çevreye “Rezil edilmekle” tehdit ediliyorlar.
 
*
 
 
Evet…
Eskişehir’de kumar, fuhuş ve dolandırıcılık operasyonları ile içerikleri bu şekilde.
Operasyonların başarılı olduğunu ve devamının geleceğini ifade etmemiz mümkün.
Bu anlamda vatandaşların oldukça dikkat etmesi ve emniyetle işbirliği içerisinde şüphelendikleri konularda ihbarda bulunması gerekiyor.
 
*
 
TEMEL GÖREVLER AKSAMIYOR
 
Oldukça önemli bir konuyu daha ifade edip bitirelim…
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrasında Emniyet’e ilişkin, “Temel işler aksıyor” şeklinde oluşan algı yavaş yavaş ortadan kalkıyor.
Yukarıda anlattığım operasyonlar, Emniyet’in A-FETÖ’yle mücadele ederken, temel görevlerini de aksatmadığını ortaya koyuyor.