Eskişehir’de fabrikalar stoka çalışıyor!

Başlıktaki ifade Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli’ye ait.
ESTV’de yayınlanan “Soruyoruz” programına katılan Küpeli, son derece önemli bilgiler verdi.
Satır başlarıyla söylersek eğer…
Enflasyonla mücadele programı kapsamındaki sıkılaştırma politikalarının yanı sıra iki yanımızdaki savaş ve Fransa’nın Avrupa Birliği’nden ayrılma planları gibi bazı dış etkenlerin sanayicileri olumsuz etkilediğin ifade etti Başkan Küpeli.
Eskişehir OSB’de sanayicinin ciddi bir kısmının stoka çalışmaya başladığını vurgulayan Nadir Küpeli’nin şu sözleri durumu çok net ortaya koyuyor aslında:
“OSB’de genellikle sipariş üzerine iş yapar firmalar. Şimdi tersine döndü, stoka çalışılıyor. Stoklar şişti ve bazı fabrikalar dönem dönem üretime ara vermek zorunda kalıyor. Tüm bunları bir araya getirdiğimizde sanayicinin halinden mutlu olduğunu söylemek mümkün değil.”

AR-GE VE İNOVASYONUN ÖNEMİ

Türkiye’nin 1972 yılından beri yani 52 yıldır dünya ticaretinden aldığı payın halen yüzde 1’e gelemediğine işaret eden Başkan Küpeli, Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge), Ürün-Geliştirme (Ür-Ge) ve inovasyonun önemini şöyle özetledi:
“Bu payı artırmak için yine bizim yatırım ve inovasyona ihtiyacımız var. Eski teknolojiler ve eski metot üretimlerle maalesef katma değerli ürünler yapamıyoruz. Birim fiyatımızı artıramıyoruz. Böyle olunca da hesaplarımız tutmuyor. Ar-Ge’ye ihtiyaç var. Bugün Eskişehir OSB’deki 909 firmadan sadece 24’ünde Ar-Ge ve Ür-Ge birimi olan firma var.  Ar-Ge’ye ayırdığımız kaynak halen çok düşük. Gelişmiş ülkelere baktığımızda bu rakamlar firmaların cirosunun yüzde 5-10’unu buluyor. Bizde ise halen yüzde 1’in çok altında.”
Başkan Küpeli’nin dikkati çeken açıklamalarından biri de ihracat yapan bazı sanayicilerin döviz kurlarının düşük kaldığı yönündeki serzenişlerine katılmaması oldu.
Kurların yüksek olması gerektiği konusundaki yaklaşımı benimsemediğini dile getiren Küpeli, “Bu bana göre kolaycılık. İhracatçılarımızın kurlarla değil artık teknoloji ve inovasyonla rekabet edebilir hale gelmesi gerekiyor. Ülkede son dönemlerdeki politikalar sanayicinin rekabet gücünü azalttı” değerlendirmesinde bulundu.
Hasılı…
Eskişehir OSB Başkanı Nadir Küpeli, sanayicinin içinde bulunduğu durumun pek parlak olmadığını dile getirmekle birlikte kendini geliştiren, yeniliklere açık, Ar-Ge’ye kaynak ayırıp bunu iyi değerlendirebilen firmaların rekabet edebilirlik koşullarının güçlü olacağına işaret etti.
Eskişehir iş dünyasının önemli ismi Nadir Küpeli’nin bu sözleri çok kıymetli, tabii ki anlayana.
 

Eskişehir simidinden “siyaset” hesabı!.. 

Eskişehir’de 100 gram simidin fiyatı 9 liradan 12 liraya çıkartıldı.
Siyasetçilerin daha çok muhalefetteyken yaptığı klasik simit-çay ile karın doyurma hesabı yapalım.
4 kişilik bir aile 3 öğün birer simit yiyerek karnını doyursa.
Günlük 144 lira harcamak zorunda. 
Bir ayda ise 4 bin 320 lira. 
Malum simit yanında çay ister.
Bir bardak çayı da en ucuz olarak Odunpazarı Belediyesi çay bahçelerinde içebildiğinizden 5 lira olarak hesaplarsak…
1.800 lira da çay parası verir bu aile bir ayda.
Üç öğünü sadece simit yiyip çay içerek geçirse bile bir aile 6 bin 120 lira harcamak zorunda.
Yurdumuzdaki en düşük emekli maaşı 10 bin, asgari ücret de 17 bin lira.
Biz “yoksulluk” diyoruz, iktidar ve yandaşları “alışveriş merkezleri dolup taşıyor” diyor…
Biz “açlık-sefalet var” diyoruz, onlar lüks otel ve restoranları gösteriyorlar.
Biz “pazar artıklarını sofrasına taşıyanlar var” diyoruz, onlar “fakir edebiyatı yapma” diyorlar.
Biz, “emekçi ve emekli yoksullukla sınanıyor” diyoruz, onlar “çay-simit hesabı yapma cambaza bak” diyorlar.
Biz, “lideriniz muhalefetteyken çay-simit hesabı yapıyordu” diyoruz, onlar “Bunlar geçmişte kaldı” diyorlar.
Anlayacağınız, yine merhum Süleyman Demirel’in o meşhur sözüne geliyoruz:
“Dün dündür, bugün bugündür.”
Kalın sağlıcakla.