Eskişehir’de herkes konuşuyor. Herkes düşüncesini açıklıyor. Geçmişte “aman canım bana ne” derdik. Veya “Bu konuda benim fikrim sorulmadı. Sorulmadığına göre önemsenmiyorum. O nedenle ben ne diye kafa yorayım”diyorduk.
Ama artık o zihniyet değişti. Şimdi de diyorlar ki;
“Herkes her şeye burnunu sokuyor”
Allah Allah. Daha dün “insanlar neden konuşmuyorlar, neden fikirlerini söylemiyorlar” diye onları eleştiriyorduk. Bugün konuşmaya başladıklarında ise; “Bilende bilmeyen de. İlgisi olan da olmayan da yani ağzı olan konuşuyor” diye eleştiriyoruz.
Bırakın insanlar fikirlerini, düşüncelerini özgürce söylesinler.
Hani düşünce özgürlüğü vardı. Hani herkes fikirlerini açık seçik söyleyeceklerdi.
İki üç gün önce bir sivil toplum kuruluşunun başkanı ile yönetim kurulu üyeleri ve birkaç sivil toplum kuruluşun başkanın da olduğu bir mekanda sohbet ediyoruz.
Konu Eskişehir.
AK Parti’den önce Eskişehir’e gelen hizmetler ile AK Parti hükümetiyle birlikte gelen yatırımlar karşılaştırılıyor.
Diğer taraftan da, Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediye Başkanı olmadan önceki Eskişehir ile Yılmaz Hoca’nın 12 yıllık başkanlığı dönemindeki şehre yapılanları da konuştuk.
Gerek iktidar partisi döneminde gerekse Yılmaz Büyükerşen’in 12 yıllık belediye başkanlığı döneminde Eskişehir’e yapılan hizmetler takdirle karşılanıyor.
Bugün Eskişehir’in çehresi değişti ise AK Parti Hükümeti ile Yılmaz Büyükerşen’in Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde şehre kazandırdıkları sayesinde olduğu görüşünün altına hemen hemen o mekanda bulunan herkes imzasını koydu.
Bir konu daha gündeme geldi.
O da “Eskişehir’de diyalog eksikliği”
Bunun için de önce kurum, kuruluşlar, kişiler, sivil toplum kuruluşları arasında ‘Diyalog’ olması lazım.
Herkes elbette ki fikrini söyleyecek.
Ancak bu fikirlerin hepsi toplanıp, okunup içinden çıkarılacaklar çıkarılıp harman yapacak sekretarya yok.
Herkes konuşuyor, konuşulanların hepsi askıda kalıyor.
Oysaki bir sekretarya olmuş olsa, bu kim ne hakkında konuşmuş ise onları bir sepette toplamalı.
Daha sonra hangi konular hakkında kimler ne söylemiş ise ayrıştırılarak konular ile ilgili söylenenler ayrı ayrı sepetlere koymalı.
Daha sonra Vali, milletvekilleri, belediye başkanları, rektörler, üç büyük meslek örgütünün başkanları, olmazsa olmazlar arasında olan İnşaat Mühendisleri, Mimarlar, Jeoloji Mühendisleri Odalarının temsilcileri bir araya gelerek konuşulanlar, ortaya konulan fikirleri gözden geçirerek ‘Diyalog’ sağlanmış olunabilir.
Bunun başını kim çekecek? Diye sorarsanız.
Elbette ki ilin en büyük mülki amiri olan Vali olmalı.
Bugün ‘kravatsızlar’ adı altında yapılan toplantı var.
Ama bu toplantılarda neler konuşuluyor, Eskişehir’de kim hangi konuda ne söylemiş, bunların dikkate alındığını sanmıyorum.
Bu toplantıların sekretaryası var ise, hangi konuda kim ne konuşmuşsa bunları toplayabilir, söylenenlerde dikkate alınır ise Eskişehir’de uzlaşı ve diyalog sorunu daha çabuk aşılmış olunur.
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...