Eskişehir’de başkanlar değişecek mi?

Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rize’de yaptığı konuşmada,”Teşkilatların bir kısmında metal yorgunluğu gördüğümü ifade ettim. Teşkilatlarımızda kapsamlı bir değişiklik yapmak durumundayız. Bu konuda kararlıyım. Milletimizin bizden beklentilerini karşılayabilecek donanıma sahip arkadaşlarımızla yolumuza devam edeceğiz” demişti…
Erdoğan’ın bu konuşmasının üzerinden yaklaşık 10 gün geçti…
Bu konuşmadan sonra çok sayıda AK Partili dostla sohbet ettim…
Bu sohbetler sırasında kendilerine,”Erdoğan’ın sözleri Eskişehir için de geçerli mi” diye sordum?
Birileri,”Teşkilatlarda metal yorgunluğu var. Bu nedenle dinlendirilmeli. Daha yeni yüzler görev başına gelmeli. 2019 seçimleri AK Parti için çok önemli” derken, birileri ise,”İl Başkanı Dündar Ünlü başta, Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe başkanları ellerinden geleni yapıyorlar. Gayretliler. Hatta başarılılar. Eskişehir’in seçmen yapısı belli, yüzde 50’si AK Parti karşıtı. Yüzde 50’si ise AK Parti’ye destek veriyor” dediler…
2019 seçimleri özellikle AK Parti için çok çok önemli…
Bu seçimlerde adaylar cumhurbaşkanı olabilmek için yüzde 51 oy almak zorundalar…
Yoksa seçim ikinci tura kalabilir…
O zamanda muhalifler, en çok oy alan muhalif partinin adayını destekleyeceklerdir…
AK Parti sıkıntıyla karşı karşıya kalabilir…
Zaten Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’da bunun farkında…
”Teşkilatların bir kısmında metal yorgunluğu gördüm. Teşkilatlarımızda kapsamlı bir değişiklik yapmak durumundayız. Milletimizin bizden beklentilerini karşılayabilecek donanıma sahip arkadaşlarımızla yolumuza devam edeceğiz” derken 2019 seçimlerine dikkat çekiyor…
Teşkilatların daha gayretli, halkla iç içe, onların dertleriyle dertlenen, sıkıntılarına çare bulan, sık sık ziyaretler yaparak sorunlarını dinleyen teşkilat başkan ve yöneticileri istiyor…
Eskişehir İl, Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe başkanlarını ben şahsen başarılı buluyorum…
Benim başarılı bulup bulmam önemli değil…
Önemli olan Eskişehir Milletvekillerinin başarılı bulup bulmaması…
Başta Genel Başkan Yardımcısı ve MKYK üyesi ve AK Parti’nin A takımında yer alan Harun Karacan ile AK Parti’nin kuruluşundan beri parti içerisinde yer alan Kültür ve Turizm eski Bakanı Nabi Avcı’nın teşkilatlara nasıl baktıkları…
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, mutlaka Harun Karacan ile Nabi Avcı’ya il başkanı ile Odunpazarı, Tepebaşı İlçe Başkanlarının performanslarını sormuştur…
İlçe teşkilatlarının seçimleri başladı…
Gözler Eskişehir merkez teşkilatlarında…
Bakalım “sınıfı” geçecekler mi?
 
*-*******
 
“Ben Gaye Hoca’ya oy vereceğim”
 
CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel dün ES Group’a ziyarete geldi…
1,5 saate yakın sohbet ettik…
Kendisine, il teşkilatından tutunda grup başkan vekilliği adaylığına kadar aklımıza gelen tüm soruları sorduk…
Samimiyetle cevapladı…
Bazılarının yazılmamasını rica etti…
“Özel sohbet” dedi…
Bana sitem etti…
Gerekçe de, hakkında yazdıklarım…
Sonradan da ”Sen gazetecisin görevini yapıyorsun” diyerek de gönlümü aldı…
Yazmıştım…
Bir kez de yüzüne karşı sordum:
“İkiniz de Eskişehir Milletvekilisiniz. Gaye Hoca da sende Grup Başkan Vekilliğine aday olacağınızı açıkladınız. Eskişehir’de  topu topu üç milletvekilisiniz. Eğer ikinizden birisi tek oyla seçimi kaybederse üzülmez misiniz?”.
Cevabı şöyle oldu:
“Sadi ağabey, ben aday olacağımı açıkladığımda Gaye Hoca’nın aday olacağını bilmiyordum. Kendisini ‘Grup Başkan Vekilliğine aday olacağım’ diye bilgilendirmedim. Sanıyorum benim aday olacağımdan haberi olmadı o günlerde. Bana aday olacağını söyledi. Ben de kendisine başarılar diledim. Şunu açıkça söylüyorum. Seçimlerde ben Gaye Hocama oy vereceğim. Hem de açık oy kullanacağım. Seçilirse benim de bir oyum olduğundan sevinirim. Kendisine ‘bana oy verir misiniz’ diye sormadım. Verirse de vermezse de saygı duyarım. Çünkü seçim bu. Bir de tersini düşünelim. Gaye Hocam bir oyla Grup Başkan Vekili seçildi. Seçilmesine bir oy desteğim olmasından dolayı mutluluk duyarım.”
Gaye Usluer, bugüne kadar Cemal Okan Yüksel’e oy verip vermeyeceği konusunda bir şey söylemedi…
Ancak ben her ne kadar rakibi de olsam aynı şehrin milletvekili olduğumuzdan oy vereceğini düşünüyorum…
Ama bunu kendisi söylerse daha etik olur diye de yazmadan geçemeyeceğim…
*-*****
 
Erkan’sız olmuyor…
İstanbulspor karşılaşmasını da Pazar günü oynan Elazığ maçını da çıplak gözle izledim…
Sezonun ilk maçı olmasına rağmen İstanbulspor karşısında ortaya konulan futboldan daha ziyade mücadele gücü beni gelecek için ümitlendirmişti…
Bu nedenle Elazığ maçında mutlak galip gelecek tarafın Eskişehirspor olacağına da inanmıştım…
Ama herkes gibi bende yanıldım…
Elazığ karşısında ne yaptığını bilmeyen, zayıf rakibine karşı oyun geliştiremeyen, kendisine şans verilen genç futbolcuların bu şansı kullanamadıklarına tanık oldum…
Sezonun ilk maçında sakatlanan Erkan, Pazar günkü maçta sahada yoktu…
Erkan gibi bir usta saha içi yönetmeninin yokluğu çok net görüldü…
Sahanın kenarında Sergen Hoca, içerisinde de Erkan futbolcuları yönlendiriyordu…
Pazar günkü maç ile ilgili çok fazla yorum yapmaya gerek yok…
Eldeki malzeme bu…
Sergen Hoca maçtan sonra yenilginin nedenlerini çok net ifade etti…
Önemli olan yapılan hatalardan ders çıkarabilmek…
Önümüzde yine evimizde oynayacağımız Denizlispor maçı var…
Bu maçta daha az hata yaparak oynamalılar…
Futbol hatalar oyunu…
Rakip yapılan hatalardan faydalanmasını becerebiliyorsa puan veya puanları alıp götürüyor…
Cumartesi oynanacak Denizli karşılaşmasından üç puan bekliyoruz…
Yoksa hedeflenen ilk 6 zora girebilir…