Görüşler
ES ES ve siyaset
Yılmaz Hoca "saat"ini bulmuş ama...
Sadece kendisi kullanıyor galiba!
"Zamanı durdurmak kolay mı?"
İşte, 4 yıl su gibi gelip geçmiş...
Hacı Kadir Camii'nden kayınvalidenin cenazesini kaldırıyoruz...
Namaz da okunmuştu ama yanımıza gelen "Fuat Gürcüoğlu" sordu:
"Gömücü gelmedi mi hala?"
İlk kez duyuyorduk bu sözcüğü...
Ve birden yanıtını da kendisi vermişti:
"Geldi işte, geldi..."
Dönüp baktık...
“Harun Karacan’dı gelen...”
……..
İyi biliriz...
Tanısın tanımasın pek çok cenazeye gider Karacan…
O gün de bizimkine gelmişti...
Gelmekle kalmadı, iki gün sonra kasetlerini bile göndermişti törenin...
Kendisine teşekkür ettik...
Demek "Gömücü" oymuş!..
……….
Rahmetli Prof. Dr. "Cengiz Tekin", yıllar önce "Sonolay" gazetesini kurarken anımsatmıştı :
"İngiltere'de gördüm... Yerel gazetelerde en çok okunan yerler neresi biliyor musunuz? Ölenler-doğanlar ve evlenenler... Her gün bunlara yer verin..."
Dediğini yapmıştık...
Gerçekten de büyük ilgi görmüştü...
Bu anıları, "Deniz Çağlar Fırat"ın "Eskişehirspor siyaset üstüdür" başlıklı yazısından esinlendik…
Diyor ki :
"Eskişehirspor'a otobüs sözünü tutmayan Karacan, neden bu günlerde hiçbir maçı kaçırmıyor?"'
Haklı da... Bu tür bir eleştiriyi zamanında "Murat Mercan" için biz de yapmıştık... Haftasında maça geldi... Büyükerşen de gelmez mi!..
Eskişehirspor da bir gol attı mı!
Büyükerşen’le Murat Bey öyle bir "çak"laştılar ki..
Sesini basın tribününden duyduk…
Onun için olur böyle şeyler Deniz…
“Gömücülük bile önemlidir siyasette!..”
Nerede kaldı halkın sağlığı?
Bazen espriye vururuz:
"Bir adam doktora gitmiş.
-Eeeee?
“Gidiş o gidiş!.."
Ya da eleştiririz!
Bazı başhekimler vardır, hastanesiyle ilgili bir olay yazıldığı zaman savcı kesilirler:
“Nereden aldınız bu bilgiyi, kim söyledi?"
Gazeteciyi ulu orta kaynak vermeye zorlarlar...
Kendilerine yardımcı olunduğunun farkına bile varmazlar…
"El emeğine can kurban", ama bıçak parasına "hayır" diyenlerimiz çoktur...
İşte tüm bu gerçeklere karşın, doktorlarımızın büyük bir bölümü hipokrat yeminlerini unutmuyorlar… "Alın teriyle hizmet veriyorlar..."
Peki, ya hükümet?
"Nerede kaldı sağlık reformu?"
Önce "Aile hekimliği" dediler...
Sonra "parasız muayene" ve tedavi…
Emekli bir okurumuz aradı:
"Hastaneye gidiyorum, tedavi olmak için ilacımı alıyorum. Ama maaşıma bakıyorum, erimiş gitmiş!.. Hani sağlık parasız olacaktı?"
Bize göre de...
"Aile hekimliği bitti gibi!.."
Özel hastanelerden geçilmiyor...
Merak etmeyin...
"Yakında Aile İmamlığı da gelir!”
Bunun adı da:
"Sağlığın çöküşüdür..."
İşte şimdi üzüleceksin
Güzel ve inançlı bir genç kız, her pazar günü kilisede dua ediyormuş.
Günün birinde kulağına "hafiften" Tanrısal bir ses gelmiş:
"Seni mutlu edecek bir dilek söyle..."
Genç kız çok şaşırmış ama yanıtını da vermiş:
"Benim sevgili kedim yakışıklı bir erkek olsun ve bana büyük bir aşkla bağlansın…"
Duadan sonra heyecanla evine koşan kız, dünya yakışıklısı bir erkekle karşılaşmış...
İkisi de birbirlerine sevinçle sarılmışlar...
Genç adam bir anda boynunu bükmüş:
"İşte şimdi çok üzüleceksin" demiş:
"Geçen yıl beni hadım ettirmiştin ya!..”
Kandırdım enayiyi!..
Temel, Kayseri'de 15 katlı bir binaya bakıyormuş...
Yaklaşan bir Kayserili sormuş:
"Kaçıncı kata bakıyorsun? Her kat için beş lira vereceğini biliyor musun?"
Temel, "Beşinci kata akıyordum" demiş ve adama çıkarıp 25 lira vermiş... Kayserili uzaklaşırken de "Nasıl kandırdım enayiyi" demiş:
"Onuncu kata bakıyordum!..”
Kıssa-dan
Fazıl Say’a 10 ay hapis, ayakkabı kutularının sahibi banka genel müdürüne tahliye!
"AKP iktidarında para değil, piyano çalmak suç!"
Günün Sorusu
Koalisyondaki kavga kimler arasında geçiyor?
Yanıt:
"Paralel yapı" ile, "parayer yapı" arasında…
Gerilim
Yandaş basının iki tür baskısı var.
Biri okurlara ulaşan..
"Diğeri mahkemelere ulaşan baskı!"
Günün Balı
Değişmeyen geleneksel kuraldır…
Oyun bittiği zaman, şah da piyon da aynı kutuya atılır...
Kolsuz Yaşar'dan
Bazen düşünüyorum abi de..
76 milyon dinleniyoruz diye niye kızıyoruz ki?
"Hepimiz emniyetteyiz!
Özdeyiş
Ahırında atı olan, yaya gitmekten utanmaz.
Yahudi Atasözü
Harama el sürmek
Bir ev sohbetinde günün konusu tartışılıyor...
Ayakkabı kutuları, para sayma makinesi falan...
Derken ortaya bir soru atılıyor:
"Bakanın oğlunda neden para sayma makinesi var?"
Bir kenarda sohbeti dinleyen evin yaşlı başlı ninesi sebebini izah ediyor!
"Onlar harama el sürmez de o yüzden evladım..."
Konferans günleri
"Mark Twain", konferanslar vererek Amerika’yı dalaşıyordu. Gittiği bir şehirde berbere girdi. Traş olurken berber sordu:
"Buralı değilsiniz galiba?"
-Evet yabancıyım…
"Şansınız varmış bu gece Mark Twain’in konferansı var. Siz de buradayken gitmelisiniz bence..."
-Elbette... Hiç gitmez olur muyum?
"Ancak bilet kalmamış. Konferansı ne yazık ki ayakta dinlemek zorunda kalacaksınız..."
Twain, bıyık altından gülerek "Yahu ne garip adam bu!” der:
"Ne zaman konferans verse, ben hep ayakta kalıyorum..."
Günün Olayı
İçişleri Bakanı "Açız" diyen vatandaşa “Biz şeytan taşlamakla uğraşıyoruz" diyor.
Bilmeyen rüşvet, yolsuzluk ve yoksulluğun suçlusu şeytan sanacak...
Selin Yağmur
Günün Biberi
Başbakan Erdoğan, şimdide “Cemaat mensubu ablaları" hedef gösterdi.
"Başörtülü bacılarıma saldırdılar" edebiyatı
buraya kadarmış!
Akif Kökçe
Günün Şiiri
Özlem kıyıları
Uzak ve sürgün tayfaların iri direnci
Beni yaklaştırsın bu kıyılara
Bir öksüz çocuk gibi yalnız ıpıslak
Kaptan bey, süslemek istiyorum şehirleri
Duy beni, anla beni uyar beni
Esirlere sarhoşlara zalimlerin vurduğu
Kıyılara vur beni
Yıllar var bıraktım bu kıyıları
Büyüdü ellerim ayaklarım çirkin
Sonuna vardır düşlerin hey
Düşten gayrı her şey çirkin
Açık denizlerde yitirdim körüm
Bu anaları aygırlar yedi gözlerimi
Korsanlar geceleri önümü kesti
Birlikte avladık beyaz ve kadınsı gemileri
M. K. Canpolat (Varlık-1960)