Artık Eskişehirspor için kurtarıcı aramıyoruz!
Akıntıya bırakıldı, nereye giderse oraya sürükleniyoruz…
Eskişehirspor’da işler her geçen gün kötüye gidiyor.
Takımın performansı bir türlü istenilen düzeye gelmiyor!
Ortada çok kötü bir tablo var! Çok büyük bir başarısızlık bulunuyor…
Yönetim diyor ki, “Biz ne yapalım elimizden gelen budur”
Haklı olabilirler…
Ama bir de işe tersten bakmak gerekir!
Yönetim olmasaydı ne olurdu? Bundan daha kötü ne olabilirdi!
Sanırım daha kötüsü olmazdı!
Hiçbir şey olmamış gibi davranmak da ayrı bir meziyet! “
Çaldım çayıra mevlam kayıra” taktiğiyle oynuyor ve kulübü yönetiyoruz!
Bir yönetim olsa da şu sıralarda takım sahipsiz!
İnanç ve güven kalmadı!
Geleceğe yönelik umut kırıntılarını da bitirmek üzereyiz!
Artık kaderimize razı olduk!
Bitkisel hayattayız!
Geriye bir tek ötenazi hakkımız kaldı!
Yönetimin bundan sonra yapacağı icraat sanırım “fişi çekmek” olacak!
Eskişehirspor söz konusu oldu mu, herkesin
elindeki “yakan top”
Birbirine atmaya çalışıyor! Kimse tutmak, sarılmak istemiyor. Biliyorlar ki, sarılsalar kendileri de yanacak!
ÖZCAN’IN ÖZÜR BORCU VAR!
En son odunpazarı Belediye Meclis’inde stadyumun ismi tartışıldı. AK Partili Murat Özcan özetle şöyle dedi:
-
Stadyumun isim hakkından kaynaklı bir şekilde Eskişehirspor'umuza gelir getireceği anlamında ortak bir konsensüs var ama derseniz ki,
Eskişehir'in STK’ları, Odaları, belediyeleri bu konuda vazife alsın. İsmini Atatürk koysun. Es-Es'imizin de bu konudaki giderinin ortaklaşa karşılayalım derse herkes burada üzerine düşeni yaparak versin. Bu
konuda Eskişehirspor'umuzun alacak olduğu herhangi bir karar bizim için bağlayıcı bir karardır. Bizim buradan gelecek olan paraya ihtiyacımız yok. Sizinle beraber imza vermeye hazırız.
…/…
Özcan’ın önerisi “Atatürk’ün isminin konulması için para toplanmasını öneriyor”
Bir siyasetçinin yapamayacağı bir gaf…
Büyük bir hata!
Dil sürçmesi olduğunu düşünüyorum. Bu konuşmanın “maksadını aştığını” söyleyeceğini düşünüyorum. En azından siyasetin tüm renkleri tarafından saygı duyulan bir isim olan Özcan’ın kamuoyuna bir özür borcu var!
İLAHİYATÇILAR KONUŞAMAYACAK!
Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'nde öğretim görevlisi olan Prof. Dr. Mustafa Öztürk, Kur'an ayetleriyle ilgili açıklamalarının ardından
siyasal dinciler tarafından hedef gösterildi…
Ölümle tehdit edildi!
Ne yazık ki bilim insanı bu tehditler nedeniyle, üniversiteye emeklilik dilekçesini verdi!
Artık, dini konularda “ilahiyatçıların” konuşması da yasak!
Din konusu, ilahiyatçılara bırakılmayacak!
AŞAĞILIK İNSANLAR!
Bilim Kurgu romanlarıyla bilinen Amerikalı yazar William Gibson diyor ki:
Kendinize depresyon ya da itibar kaybı teşhisi koymadan önce çevrenizdekilerin aşağılık insanlar olmadıklarından emin olun.
Çevrenizdeki insanlara iyi bakın!
Değerlendirin!
Geçmişte ve bugün yaptıklarını hatırlayın, hafızanızı tazeleyin!
Ve teşhisinizi ona göre koyun!
GÜNÜN SÖZÜ!
Derdin varsa git denize anlat. Kedilere, bulutlara anlat. Pencere pervazında çiçeklere anlat. İnsana dert anlatılır mı hiç?
GÜNÜN KARİKATÜRÜ