Eskişehir Barosu "Kadınlar önlem istiyor!" Kadına yönelik şiddete karşı dayanışma çağrısı Eskişehirspor için şampiyonluğun anahtarı bu adıml… Kış Soğuklarında Dudak Çatlamalarına İyi Gelecek 1… U18 Ligi’nde Sağlıkspor ve Şekerspor karşılaşması … Eskişehir Basket Çağdaş Kolejiler, Samsun’a karşı … Eskişehirspor U19, Bursaspor’a karşı tarihi yenilg… Mihalıççık Belediyespor, Beykoz maçında puan alama… Alpagut Sümerspor, Çukurhisarspor’a mağlup oldu Hentbol 2. Lig C Grubu’nda Büyükşehir farkı açtı: … AK Parti Eskişehir’de 12 ilçenin kongreleri tamaml… Eskişehir'de sokak hayvanları her yerde bizimle Eskişehir'deki süs havuzu temizlenerek estetik hal… Sakarya'da Kar Yağışı Sonrası Belediye Ekipleri 20… Sapanca’da Filistin’e Destek Yürüyüşü Yapıldı Karapürçek’te Pompalı Tüfekle Saldırı: Evde Korku …

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

25.11.2024 - Pazartesi

Sadi Seda

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Ersun Hoca ve korkak futbol

Ersun Yanal, Eskişehirspor’a geldiği günden beri bazı futbolcularla ne de taraftarlarla daha önemlisi spor muhabiri ile yazarlarl

27 Nisan 2012 00:00

Ersun Yanal, Eskişehirspor’a geldiği günden beri bazı futbolcularla ne de taraftarlarla daha önemlisi spor muhabiri ile yazarlarla arasını sıcak tutamadı.

Basında çok eleştirilmesine rağmen Eskişehirspor yönetimi ona sahip çıktı, sabretti. Bu kötü gidişatın elbet bir gün sona ereceği inancı içindeydi. Sanıyorum yönetimin inancı Ziraat Türkiye Kupası’nda Bursaspor karşısında alınan farklı mağlubiyet sonucu kalmamıştır artık.

Puan kaybedilen her maç sonunda mazeret üretmesine alıştığımız Teknik Direktör Ersun Yanal, Bursaspor’a 3-0 gibi net bir skorla yenildikleri maçtan sonra, bu kez de, “Çarşamba, Pazar oynamak oldukça zor. Çok adil bir düzen değil bu” diyerek herkesi çıldırttı.

Ersun Hoca, sadece Eskişehirspor mu Çarşamba-Pazar oynuyor?

Pazar günü bu kez Eskişehir de karşı karşıya geleceğiniz takım Bursaspor takımı da Çarşamba-Pazar oynamıyor mu?

Zaten Perşembe’nin gelişi Çarşamba’dan belliydi.

Sivasspor karşısında ortaya konulan futbol, Bursaspor karşılaşması öncesi umut vermemişti.

Bursaspor yenilgisinin ardından Ersun Hoca,“İstediğimiz sonucu alamadık. Maça istediğimiz gibi başlayamadık” demiş

Bak bu doğru işte.

Korkak futbol oynattın. Rakibi kendi ceza sahasına çekip, yakaladığın kontrataklarla golü düşündün ama onu da beceremedin.

Önce Spor Toto Süper Final Avrupa Ligi Grubu'ndaki liderlik umutlarımızı söndürdün. Ardından da

41 yıl sonra Türkiye Kupası’nda yakalanan böylesine önemli bir fırsat oynattığın korkak futbol yüzünden bu şehrin Eskişehirspor Kulübünün avucunun içinden uçup gitti. İzmir’e büyük umutlarla giden 15 bin taraftarın da umutlarını yine sen söndürdün.

Bugünden tezi yok istifanı ver çek git.

Ya sen Veysel Efendi.

Skibbe’yi korkak futbol oynattığı için eleştirip Ersun Hoca’nı yere göğe sığdıramıyordun.

Ersun Hoca ile birlikte futbol oynamaya başladığınızı söylüyordun.

Bu mu oynadığınız futbol?

Hepiniz bu şehirde yaşayanlardan, başarısızlığınızdan ve kötü futbolunuzla kupadan elendiğiniz için özür dilemelisiniz.

Eskişehirspor yönetimi bugünden tezi yok Ersun Hocaya gereken uyarıyı ve ihtarı yapmalı.

Hatta doku uyuşmazlığı yaşadıkları için istifasını verip gitmesini istemeli.

Önümüzdeki sezonda Ersun Hoca ile yola devam edersek, yaşanacak daha kötü bir durumunun hesabını kimse veremez.

Sezon sonu geliyor. Yönetim başta kaleci Ivesa olmak üzere Pele, Batuhan, Safet Nadaraviç, Koray, Burhan’la yollarını ayırmalı. Alper, ligin ikinci yarısından beri inişli çıkışlı grafik çizdi. Kendisi Eskişehir’de kafası İstanbul’da. Gidecekse bırakın gitsin.

Hafta içerisinde Maçkolik İnternet sitesinde yapılan bir anket vardı. Bu ankete katılanlar Bursaspor-Eskişehirspor maçının favorisi olarak yüzde 68 ile Bursaspor’u işaret etmişlerdi. Tahminde bulunanlar yanılmadılar.

Bursaspor oynadığı futbolla haklı galibiyet aldı. Rakip kim olur bilmiyorum ama. Ziraat Türkiye kupasını kazanıp müzelerine koymalarını cani gönülden istiyorum. Onlar bunu hak ettiler.

Hocayı mı, kendi adayımızı mı

yoksa AKP’yi mi destekleyelim?

Cumartesi günü Eskişehirspor-Sivasspor karşılaşmasından çıktım, köprübaşına doğru yürüyordum.

Çarşı Camii’nin karşısında koluma birisi girdi.

Dönüp baktığımda Doğru Yol ve Demokrat Parti’den tanıdığım eski bir dost.

Hüsamettin Cindoruk’u dinlemiş. Cindoruk’a tepkisini belirtmeye gitmiş. Demokrat Parti’nin bugünlere gelmesinde en büyük etkenin eski Genel Başkan Süleyman Demirel ile Hüsamettin Cindoruk’u gösterdi. Demirel ve Cindoruk’un AK Parti’nin başarısız olması için CHP’ye verdikleri destekten dolayı, DP tabanın çoğunun Ak Parti’ye kaydığını iddia etti.

“Yıllarca rakip görüp ve en ağır şekilde eleştirdikleri CHP ile dirsek temasa geçtiler. Bu yüzden merkez sağ düşünceye sahip olan seçmeni küstürdüler. Onlarda Demirel ve Cindoruk’a inat Ak Parti’ye destek verdiler” diyerek kırgınlığının gerekçesi bu şekilde açıkladı.

Eski Demokrat Partililer olarak zaman zaman bir araya gelip, yaklaşan yerel seçimler öncesi kime destek verecekleri konusunda da kendi aralarında tartışmalar yaptıklarını da söyledi DP’li eski dost.

Eğer Yılmaz Büyükerşen yeniden aday olacak olursa, partisine bakmadan destekleme kararı almışlar. Yılmaz Hoca aday olmadığı taktirde eğer iyi bir isim çıkarsa kendi partilerinin adayını, aksi taktirde bu kez Ak Parti’nin adayını destekleyeceklermiş.