Yaygın basında Yazı İşleri Müdürleri, genellikle hukuki sorumluluk taşıyan bir konumda bulunuyor. Ancak yerel gazetelerin personel sayısı çok olmadığı için, bizde Yazı İşleri Müdürleri, pratikte editörlük ve haber müdürlüğü işlerini de icra ediyor. Yani Yazı İşleri Müdürleri, gazetenin birinci adamı konumunda oluyorlar. Daha önce Anadolu Gazetesi’nde bu görevi icra eden Kaan Özcan’ın ayrılmasıyla birlikte, gözler Hilal Köver’e çevrilmişti. Ve nihayetinde sürpriz olmadı. Yeni müdürümüz Hilal Köver’e çalışmalarında başarılar dileriz.
Hilal Köver’in Yazı İşleri Müdürü olması erkekler için tehlikeli bir dönemin de başladığının göstergesi. Sonhaber Gazetesi’nden Ayşegül Hümmet, Yenigün’den Seda Uçar Kale ve İstikbal’den Özge Zaim’den sonra Anadolu Gazetesi de bir kadına emanet edildi.
Erkekler olarak acilen kendi aramızda bir toplantı düzenlememiz lazım. Beyaz peynir ve kavunlarımızı alalım, durum değerlendirmesi yapalım. Bu işin şakası kalmadı…
BÜYÜKŞEHİR'DE ÇALIŞANLAR MUTLU
Büyükşehir Belediyesi ve Türk – İş tarafından temsil edilen işçiler arasındaki görüşmeler tatlıya bağlandı. Buna göre Büyükşehir Belediyesi çalışanlarına yüzde 62 oranında zam yapacak. Ayrıca işçilerin başka haklarında da hatırı sayılır iyileştirmeler yapıldığını görüyoruz.
Hayırlı ve uğurlu olsun.
Elbette ve her zaman alın teriyle çalışanların yanındayız. Ancak işverenin de mucizeler yapmasını beklememek lazım. Türkiye ağır bir ekonomik kriz içerisinde ve belediyelerin gelirleri de iyice kuşa dönmüş durumda. Dolayısıyla bir orta yol bulmak lazım.
Sanırım yüzde 62 zam yapan Büyükşehir Belediyesi, orta yolu işçilerin lehine çevirerek çok doğru bir iş yapmış oldu. Gerçi bu memlekette ücretli çalışanların maaş zammı sevinci en çok bir ay sürüyor. Çünkü bir ay içinde gelen zamlar, maaşların alım gücünü iyice aşağı düşüyor. Ancak bu konuda Büyükşehir’in yapabileceği bir şey yok elbette.
Elinden gelenin en iyisini yapan Yılmaz Büyükerşen yönetimine, işçi kardeşlerimiz adına teşekkür ederiz.
ÇÖKÜŞ YILLARI
Türk Milli takımı Faroe Adaları Milli takımına 2 – 1 yenildi. Faroe adı, koyun anlamına geliyormuş. Nüfusu 49 bin olan Koyun Adası halkını, bizim Eskişehir’deki Atatürk Stadına tıkıştırmak mümkün. İşte biz bu ülkeye yenildik.
Şimdi elbette ki en kötü derdimiz, futbolda yenilmek olsun. Ancak futboldaki çöküşü, bu ülkedeki genel çöküşten ayrı değerlendirmemek lazım. Kızılay’ın etlerinin AK Partili vekillerin otellerinden çıktığı, THK’daki uçaklara bile bakım yapılmasının becerilemediği, alt tarafı bir sınavın sorularının sürekli çalındığı, Rusya’dan aldığımız füzelerin ambalajlarının bile korkudan açılamadığı bir ülkede yaşıyoruz. Futboldaki hezimetlerimizi de bundan ayırmamak lazım. Tarihçiler şu içinde bulunduğumuz dönemi “Çöküş Yılları” olarak değerlendirir mi bilemeyeceğim. Ancak bir an önce kendimize gelmemiz gerektiği açık.