Şinasi Kula yazdı
Kişiler kurumlara zarar verebilir mi?
Prestij kaybına neden olabilir mi?
Koca kurum veya kuruluşlar, toplumun gözünde irtifa kaybına uğrayabilir mi? Bu sorunun yanıtını geçtiğimiz günlerde Eskişehir’de yaşanan bir olay sonrası ‘EVET’ demek olasıdır diyebiliriz. Bir sivil toplum kuruluşu (ya da demokratik kitle örgütü) adına yapılan talihsiz açıklama sonrasında tüm Eskişehirliler olarak tanıklık ettik...
Mimarlar Odası Şube Başkanı Canan Oytan, yaptığı açıklamada “Eskişehir Mimarlar Odası Yönetim Kurulu olarak bizim bile görmediğimiz Hamamyolu Projesi uygulaması başlatıldı. Nasıl mı öğrendik; gecenin geç saatlerinde gürültüleri duyanlar söyledi” diyerek projeyi eleştirmişti. Hatta yanına birkaç arkadaşını da alarak verdiği pozla, gazetelere e- mail ile servis etmişti bu açıklamayı. Meğer olay hiç de kendi anlattıkları biçimde gelişmemiş!
Yapılan açıklamayla gerçekler birbirinden tamamen aykırı.
Odunpazarı Belediyesi, Mimarlar Odası’ndan Hamamyolu Projesi hakkında bilgi vermek için toplantı talep ediyor. Oda’ya bir yazıyla müracaat eden Odunpazarı Belediyesi özet olarak: Hamamyolu’nun en doğru şekilde projelendirilmesi ve kentimize yeniden kazandırılması için Eskişehir’deki mimarların görüş ve katkıları önemlidir. Bu amaçla, meslektaşlarınıza bir bilgilendirme toplantısı düzenlemek istemekteyiz. Toplantıya, Hamamyolu için katkı sağlamak isteyen, Eskişehir’deki tüm mimarların katılımını bekliyoruz diyor…
Cihan Yıldırım da geçtiğimiz günlerde köşe yazısında aynen bu biçimde dile getirdi yaşanan bu trajikomik hadiseyi. Cihan’a bir açıklama gönderme zahmetinde bulundular mı, bulunmadılar mı bilmiyorum. Lakin belediyeden yapılan belgeli açıklamadan da anlaşılacağı üzere; Mimarlar Odası (dolayısı ile Oda’yı başkan olarak temsil eden hanımefendi) bu saatten sonra düştüğü sıkıntılı konumdan nasıl arınır dersiniz?
‘Bu projeden haberimiz yok’ diyen Oda Başkanı’na bizzat toplantı haberi veriliyor. Kendisi bizzat Odunpazarı Belediyesi’nin bilgilendirme toplantısına katılıyor. Başkan Yardımcısı’nın verdiği bilgilendirme toplantısında bizzat var olan hanımefendi ‘Böyle bir projeden haberimiz yok’ diyecek kadar rahat biçimde, kamera ve objektifler önünde başkanlığının gereğini yerine getiriyor! En büyük başkan bizim başkan…
SİZİN SESİNİZ
Hisarlar Makine Hintlilere satıldı…
Haberi duyduğumda bir Eskişehirli olarak etkilendim öncelikle. Son dakika haberi olarak Türkiye’nin en çok satan Sözcü Gazetesi’nden öğrendim. “Bir Türk devi daha satıldı. Sat sat sat nereye kadar” diye sürmanşet atmıştı. Ve ‘Hisarlar Makine Hintlilere satıldı’ diyordu.
Yani bizim kentimizde doğmuş hayat bulmuş bir firma…
Hisarlar Makine’nin kuruluş tarihi 1974 yılına uzanıyor. Firma Türkiye’nin ilk yerli 4×4 arazi aracı TURKAR’ı üretmekte. Kurucu Başkan Fazlı Türker'in 1974 yılında Eskişehir'de Her-İş adıyla küçük bir kaporta tamirat atölyesi kurmasıyla başladı. Türkiye'nin ilk traktör kabini imalatı, 1985 yılında Türkiye'nin ilk toprak işleme makinesi imalatı ve 1988 yılında Hollanda'ya iş makinesi kabini ihracatı ilkler arasında yer almakta. Yaklaşık bin kişiye istihdam sağlanmakta.
Hintli şirket tarafından yapılan yazılı açıklamada, anlaşmanın mali değer veya ayrıntıları yer almadı, ancak Mahindra’nın Hisarlar’a 71 milyon lira sermaye katkısı yapacağı ve yaklaşık üç ayda tamamlanmasının beklendiği belirtildi. Şirketin yönetim kurulunda çoğunluğu Mahindra’ya verecek anlaşma çerçevesinde Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) da payını yüzde 18,7’ye yükseltecek ve yönetim kurulunda temsil edilecek.
Şirketin sahibi Türker ailesinin ise payı yüzde 6,2 olacak. Mahindra’nın satın almasıyla birlikte Franklin Templton grubuna ait Darby adlı özel sermaye fonu da şirketten çıkmış olacak.
Açıklamaya göre ziraat makinaları, traktör kabini ve parçaları üreten Hisarlar Makine, 208 milyon lira olan 2015 satış gelirlerinin yüzde 35’ini ihracattan sağladı. Türkiye’de iki üretim tesisi ve 85 bayiden oluşan dağıtım ağı olan şirket 820 kişiye istihdam sağlıyor.
Bugün yaklaşık 55.000 m2’lik üç farklı yerleşkede bulunan üretim tesislerimiz ile dünya devlerine partnerlik yapmaktayız. Traktör ve İş Makinası Emniyet Kabinleri, Tarım Makinaları ve Metal Fabrikasyon üretimlerimizin yanında Türkiye' nin ilk 4×4 Arazi Aracı TURKAR' ı da üretmekte.
Hisarlar markamız, her şeyden önce ulusal ve küresel pazarlarda güven demektir. Kalite anlayışımız, sürekli gelişimiyle fark yaratan bir kurumsal kültüre sahiptir. Bu da bizi sürekli iyileşme, daha iyi, daha yeniyi aramaya itmektedir. Müşterilerimizi iş ortaklarımız olarak kabul ediyoruz. Rekabette öne çıkmanın gerekliliklerini sürekli gündemimizde tutuyoruz böylece hem ulusal hem de küresel rekabette fark yaratan ürün ve hizmetleri iş ortaklarımızla paylaşıyoruz…
Bir zamanlar Devlet Üretme Çiftlikleri vardı bu ülkede! Çiftçilere en ideal buğday tohumu ve damızlık hayvan üreten devasa kuruluşlar. Onların en nitelikli üretim yapabilmeleri adına katkı sağlayan ya da öncülük eden KİT… On binlerce insana istihdam olan, kazanan, zarar etmeyen…
Şimdilerde zaten onların da yerinde yeller esiyor…
Bu devletin üniversitelerini bitirip bu kurumlarda görev yapan mühendisler, müdürler vardı. İşte onlarda biri de İsmail Demirci ağabeyimiz “Sosyal Gazete’de” paylaşmış olduğum bu haberin altın bakınız şu yorumu yapmış…
1982 yılından beri bu güzide firmayı ve sahiplerini Eskişehir-Bozüyük güzergâhından Gönen'deki TİGEM İşletmesi’ne gelip giderken; daha sonraları yine bu yoldan geçerken ve tarım fuarlarında hep ziyaret ettim. Yaptıkları aletleri kullandım ve çiftçilere tavsiye ettim.
Başarıyı ve en iyiyi hedefleyen işyeri sahiplerinin heyecanlarını heyecanla seyrettim. Onlardan Türkiye çok şey bekliyor. Var olsunlar…
Bizim olanlarla gururlanmak, var olanın yanına katmak yerine satmak! Biz nereye gidiyoruz Türkiye’m?
OZANCA
İNADINA BARIŞ
Varsın düşman fitne soksun araya
İnadına dostluk barış kardeşlik
Sevgi emi panzehir bu yaraya
İnadına dostluk barış kardeşlik
Yağmurlar gizlidir bulutumuzda
Özgürlük bakidir umudumuzda
Mayınlar olsa da hududumuzda
İnadına dostluk barış kardeşlik
Bu işin sırrını bilemezsiniz
Asla adımızı silemezsiniz
Bizi ayrıştırıp bölemezsiniz
İnadına dostluk barış kardeşlik
Halaylar çekerek olduk yan yana
Kız aldık kız verdik olduk can cana
Bize asla sökmez hiç bir tantana
İnadına dostluk barış kardeşlik
Varsın kimileri şeytana uysun
Korkalar kalleşler sözünden caysın
Bilmeyenler bilsin duymayan duysun
İnadına dostluk barış kardeşlik… Fikret DİKMEN