Eskişehir’de ikamet eden Emirdağlılar yaptıkları toplantıda, Haziran ayında yapılacak olan milletvekili genel seçimlerinde barajı aşabilecek bir partiden aday olacak bir ismi destekleme kararı almışlar.
Eskişehir’de kimilerine göre 100 bin, kimilerine göre 150 bin Emirdağlı yaşıyor. Bu sayıyı 100 bin kabul edelim. 100 bir Emirdağlı bir siyasi partiye destek verecek olursa, o siyasi parti Eskişehir’de 4 hatta 5 milletvekili çıkarabilir.
Ancak bu mümkün değil. Emirdağlılar hiçbir zaman Mihalıççıklılar kadar birlik beraberlik içerisinde olamadılar.
Bakın son yerel seçimlere ve yaklaşık 3,5 yıl önce yapılan genel seçimlere kadar hemen hemen her seçimde Mihalıççıklı bir ismi ya belediye başkanı ya da milletvekili yapmayı başardılar.
SAFA HALAÇ’A DESTEK VERMEDİLER
Rahmetli Sefa Halaç Eskişehir’de önemli bir isimdi. Yıllarca Demiryolu Hastanesinin Başhekimliğini yaptı. Sivil Toplum Kuruluşlarının içerisinde de yer aldı. Kendisini tanımayan yoktu. 1999 yılında yapılan mahalli seçimlerde Anavatan Partisi’nden Büyükşehir Belediye Başkan adayı idi. Karşısındaki en büyük rakibi Demokratik Sol Parti’den Yılmaz Büyükerşen idi.
O seçimlerde de Emirdağlılar, Safa Halaç’a destek vereceklerinin sözünü vermişlerdi. Bırakın seçim kazanmayı, seçim çalışmaları sırasında bile ünlü Emirdağlıları görememiştik.
Seçimler sonunda aldığı oy 26 bin 087. O seçimlerde Doğru Yol Partisi Büyükşehir Belediye Başkan adayı Orhan Soydaş 65 bin 012, Demokratik Sol Parti adayı Yılmaz Büyükerşen 116 bin 979 oy almıştı.
O yıllarda da Eskişehir’de 75 ila 100 bin arasında Emirdağlı yaşadığı konuşuluyordu. Ama Emirdağlı hemşerileri bile Safa Halaç’a destek vermemişlerdi.
Yine Doğru Yol Partisinden Dr. Halis Barlas Milletvekili adayı olmuştu. Yine Emirdağlılar ‘destek’ dediler. Beklenen destek yine gelmedi.
ÖNCE BİRLİK İÇERİSİNDE OLUN
Bugünlerde Emirdağlılar yeniden bir araya gelmişler. 7 Haziran’da yapılacak olan milletvekili genel seçimlerinde bir siyasi partinin Emirdağlı ismi seçilebilecek bir sırada aday göstermesi halinde destek vereceklerinin sözünü vermişler.
Ben buradan iddia ediyorum. Eskişehir’de en çok sevilen Emirdağlı bir isim her kim ise, AK Parti, CHP onu milletvekili adayı göstersin. Emirdağlılar yine oy vermezler. Mihalıççıklar gibi kenetlenemezler. O nedenle Emirdağlı aday eğer 1 veya 2’nci sırada aday gösterilmez ise seçilmesi yine zor. Emirdağlılar o isim altında da birleşemezler.
Emirdağlılar önce kendi aralarında birlik beraberliği sağlamalılar. Yani tek yumruk olmalılar. İşte belki o zaman istediklerini elde edebilirler.
Ertuğrul hoca gitti
‘Önce Güven’ diyerek seçime giren ve Halil Ünal’dan başkanlık koltuğunu devralan Mesut Hoşcan, flaş bir ismi ‘kardeşim’ dediği Ertuğrul Sağlam’ı Kırmızı-Siyahlı takımın teknik patronluğuna getirdi.
İlk sezonda hedef ligde tutunmak ve Ziraat Türkiye Kupasında da final oynamaktı. Ligde işler tıpkı bu sezonki gibi geçen sezonki gibi Eskişehirspor zor günler yaşadı. Son haftalarda tıpkı bu sezon gibi evinde ligden düşecek veya düşmesi kesinleşmiş takımlara yenildi. 2013-2014 sezonu sıkıntılı ve zorlu geçti.
2014-2015 sezonuna başlamadan önce Başkan Mesut Hoşcan,’bu sezon takımı gençleştireceğiz. Yaşlı futbolcuları gönderip yerlerine genç futbolcular alacağız’ demişti.
Hoşcan’ın bu açıklaması üzerine ben dahil birçok taraftar ‘eyvah’ dedik. ‘İnşallah düşmeyiz’ demeye başladı.
Alınan genç futbolculara baktığımızda ismi cismi duyulmamış. Yurt dışından golcü diye alınan futbolcular adete saha içerisinde nal topladılar.
BEKLENTİLER DOĞRU ÇIKTI
Sezon başında ben dahil çok sayıda taraftar, ilk iki-üç hafta sonra takımın oynadığı futbolu görünce,’ne akar ne kokar. Yine alt sıralarda oluruz’ demeye başlamıştık.
İlk yarı bitti. Oynanan 16 maçta alınan galibiyet sayısı 3. Beraberlik 7, mağlubiyet 6. Puan durumundaki sıralaması 13. Ligin dibinde bulunan bir maçı eksik Balıkesirspor ile arasındaki puan farkı ise 5. Puanı ise 16. Balıkesirspor’un hemen üzerinde Sivas, Rizespor, Kayseri ve Karabükspor var. Karabükspor’un puanı 15, diğerlerinin ki ise 14. Küme düşme tehlikesi ile karşıya karşıya.
BİR ÖNCE DÜĞÜN-BAYRAM İDİ
Bir hafta önce Trabzonspor’u Trabzon da 4-1 yenen Eskişehirspor’da yöneticiler bu galibiyeti adeta düğün-bayram gibi kutladılar.
‘Trabzon galibiyeti ve evimizdeki Gaziantep maçında da üç puan alarak sıkıntılı günlerden kurtulmuş olarak ilk yarıyı kapatacağız. Devre arasında yapacağımız transferlerle de sezonu ilk 10 içerisinde bitireceğiz’ diye nerede ise göbek atmadıkları kalmıştı.
Gaziantepspor karşısında hem de kendi evinde aldığı 3-1’lik ağır bir mağlubiyet bardağı taşıran son damla oldu.
Alınan her mağlubiyetten sonra Ertuğrul Hoca, ya hakemlere ya da başka bahanelerle günü kurtarmaya çalıştı. Aslına bakarsanız Ertuğrul Hoca’nın başarısızlıkta çok büyük payı yok. Çünkü Başkan Mesut Hoşcan, ’Para yok. Bu sezon fedakarlık sezonu olacak’ demesinden dolayı yapacak bir şeyi yoktu sabretmekten başka.
Ancak Ertuğrul Hocanın da beklentileri, umutları gerçekleşmedi. Son Gaziantep mağlubiyeti ile gidişatın iyi olmadığına artık kanaat getirerek ayrılık kararı aldı.
HOŞCAN’IN KARDEŞİ GİTTİ
Eskişehirspor Kulübünün Başkanı Mesut Hoşcan, Ertuğrul Sağlam’ı getirdiğinde,’ Ertuğrul Hoca kardeşim. Aynı anda geldik. Aynı anda gideriz’ demişti.
Şimdi Mesut Başkan’ın kardeşi Ertuğrul Hoca gitti. Gözler Mesut Hoşcan’a çevrildi.
‘Mesut Başkanda gidecek mi?’ diyenlerin sayısı artmaya başladı.
Yönetim dün apar topar toplandı.
Ertuğrul Hoca’nın istifasını değerlendirdi.
Yerine ‘kim gelecek’ konusunda alternatifleri masaya yatırıldı.
ALMA MALZUMUN AHINI
ÇIKAR AHESTE AHESTE
Mesut Hoşcan, başkanlık koltuğunu elinden aldığı Halil Ünal’ı adeta yerden yere vurdu. Birçok iddialarda bulundu.
Hoşcan geriye dönüp baksın.
Eleştirdiği Halil Ünal’ın döneminde bu kulüp bugünkü gibi zor günler yaşadı mı?
Halil Ünal ile beğenmediği o günkü yönetim bu takımı yıllar sonra Avrupa kuplarına taşıdı.
Maçtan sonra üç taraftar yolumu kesti.
‘Sadi abi bugüne kadar TV’de Mesut Başkanı eleştirdiğin için sana kızıyorduk. Hatta “Mesut düşmanı” diye at takmıştık. Halil Başkana çok kızıyorduk. Sen haklı çıktın. Halil Başkan’a haksızlık yapmışız. Kendisinden özür diliyoruz. Ve şu sözü ekliyoruz. Alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste. Anlayan anlar.’
Taraftarların bu son sözlerinin üzerine yazılacak bir şey olamaz.