Dünyayı güzellik kurtaracak…

Türk Ceza Kanunun 81. maddesi kasten öldürme fiilini düzenler.

Buna göre, bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.

Nitelikli haller ise TCK 82. maddede sıralanır.

Kasten öldürme suçunun, "Tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek, yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanmak suretiyle, üstsoy veya altsoydan birine ya da eş, boşandığı eş veya kardeşe karşı, çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, kadına karşı, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla, bir suçu işleyememekten dolayı duyduğu infialle, kan gütme saikiyle, töre saikiyle” işlenmesi halinde, kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.

Peki kasten öldürmeye teşebbüs cezası kaç yıl? 

Türk Ceza Kanunun 35. maddesinde suçlara teşebbüs açıklanıyor. Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 13 yıldan 20 yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. 

Yani basit kasten öldürme suçuna teşebbüs 9 yıldan 15 yıla kadar, nitelikli kasten öldürme suçuna teşebbüse ise 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası veriliyor.

Ya kasten yaralama...

TCK'nın 86 maddesinde düzenlenen bu durum, kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbi müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması halinde, mağdurun şikayeti üzerine, 4 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur.

Kasten yaralama suçunun, “üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, silahla” işlenmesi halinde, şikayet aranmaksızın, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Diyelim ki adam öldürmeye teşebbüsten 10 yıl hapis cezası aldın...

Ne kadar yatarsın onu da söyleyeyim...

Sanığa verilen 10 yıl hapis cezasından koşullu salıverilme süresi (şartla tahliye) çıkarıldığında hapis yatma süresi 6 yıl 8 ay 3 gün.

Ceza 1 yıldan fazla olduğundan sanık denetimli serbestlikten doğrudan yararlanamaz. Sanık 5 yıl 8 ay 3 gün hapis cezasını ceza infaz kurumunda çektikten sonra denetimli serbestlikten yararlandırılarak serbest bırakılır.

Sanığa verilen ceza 10 yıldan fazla olduğundan Açık Ceza İnfaz Kurumuna Ayrılma Yönetmeliğinin 6. maddesindeki "cezasının onda birini kapalı kurumlarda infaz edip, iyi hali olma ve koşullu salıverilme tarihine 7 yıldan az süre kalması" şartı gereğince 1 yıl hapis cezasını kapalı ceza infaz kurumunda çektikten sonra açık ceza infaz kurumuna geçer.

Bu yazı öfkesini kontrol edemeyen, şiddete meyilli, en ufak bir tartışmada birinin gırtlağına sarılan, empati yeteneğini kaybetmiş, can yakmaktan ve eziyet etmekten zevk alan, “psikopat” olarak da tanımlananlar için...

Silah taşımayı maharet sayan, bıçaksız dışarı çıkmayan, aracında levye ve sopası eksik olmayan, gün görmemiş küfürlerin sahibi Ademoğlu eğer okuduysan bu yazıyı...

Tamam alemin kralı sensin.

En büyük delikanlı da sensin.

Senden büyüğü dünyaya gelmedi daha...

Hepsine tamam da...

Senden bir isteğim olacak.

Bir gün -hayattaysa eğer- annenin-babanın elini öp, insanların durumlarına karşı empati yap, onların yerine koy yani kendini, korkutarak değil sevilerek de saygı kazanılabileceğini hayal et ki böyle bir durum var.

Kötülüğün değil iyiliğin dünyayı daha güzel yapabileceğini düşün.

Emin ol kendini daha iyi hissedeceksin.

Yoksa yukarıda satır satır yer alan Türk Ceza Kanunu maddelerinin, biliyorsun ki suç makinelerine caydırıcı bir etkisi yok.

Üstelik cezaevine girdin mi aldığın hapis cezasının birazını yatıp çıkıyorsun...

Ama yapma.

Büyük üstat Zülfü Livaneli'nin "Ada" adlı eserinde söylediği gibi...

Dünyayı güzellik kurtaracak

Bir insanı sevmekle başlayacak her şey.