Son günlerde gerek siyasetçi, gerek siyasi tarafı belli gerek ise siyasete hiç bulaşmaması gereken bürokratların söylem ve eleştirilerine bakınca, “Eskişehir’de Yerel İktidarın Muhalif bir partiden olması herkesin çok işine yarıyor” diye düşündüm. Zira Yerel Yönetimler tamamen İktidarın bayrağını taşıyor olsaydı, insanların eleştiri yapma, canı istedikçe suçlama, dalga geçme, beğenmeme şansı olmayacak ve dilleri şişip mutsuz olacaklardı. Yani başka bir perspektiften bakınca İktidarın Genel Seçim’de aldığı oyu yerel seçimlerde almaması İktidar için bir şans gibi gözüküyor…
İşin latifesi bir yana İl Sağlık Müdürü’nün yerine koydum kendimi. Aslında adam haklı, ambulanslar zamanla yarışıyor, hastaların bir an önce acil servise ulaşması için kaygılanıyor olmak ve yollarda çalışma yok diye isyan ederek, serzenişte bulunmak normal dedim. Sonra da acaba yolları temizlemek açık tutmak ile ilgili sorumluluk İktidarın olsaydı, İktidar içinde aynı eleştirileri yapar mıydı diye düşündüm? Sustum. Şimdi de susuyorum kalan yorumu size bırakıyorum.
Tabi geçtiğimiz günlerde gece saat 01.00’de tüm ana arterlerde gezerek, okulları tatil etmeye gerek yok, hava yumuşak, yağış durdu ve belediye ekipleri çalışmalarını sürdürüyor diyen Milli Eğitim Müdürü Necmi Özen’in de bürokrat olduğunu hatırlatmakta boynumuzun borcu olsun. Hem ne demiş bilirkişi, “karanlığa küfredeceğine bir mum da sen yak”.
CHP’de bu hafta
CHP bu aralar kendini aştı. Ciddi bir rekora giderek, görülmemiş bir performans sergiliyor. Her hafta acaba bu hafta CHP’nin Başkanlık koltuğunda kim oturacak diye merak ediyoruz. Bu haftanın şanslı ismi “Ersen Yenicel”i oldu. “Aydın Ünlüce” ikna edilemedi falan derken yine bir sürü muamma, birçok soru işareti oluştu kafalarda. Bir gün herkes CHP İl Başkanı olacak sözü de kayıtlara olur mu olur düşüncesiyle geçmiş oldu. Neyse biz Yeniceli’ye kolay gelsin, hayırlı olsun diyelim. İşi zor mu zor, süresi de belirsiz bu ortamda. Bir de madem yönetim değişecekti, Başkanların istediği isim olacaktı Rıdvan Atan ve yönetimi niye böyle bir sürece girdi, başta dik durup sonra neden geri adım attı, anlamadık açıkçası.
Tramvay Güvenlikçileri
Uzun zamandır yaşanmayan, yoğun yağışlı ve gündüz saatlerinde bile -18’leri bulan soğuk havaların görüldüğü bir kış mevsimini yaşıyoruz. Görünen o ki bu sert hava daha da sürecek. Allah açıkta kalanlara, evsizlere, her türlü cana yardımcı olsun diyoruz ya, Allah dışarıda çalışmak zorunda olan Tramvaylardan sorumlu özel güvenlikçilere de yardımcı olsun. Bu havalarda uzun mesailer, küçücük ve içinde ısıtıcı olmayan buz gibi kulübelerde saatler geçirmek çok zor bir iş. Biz haberciler olarak günün bir kısmını dışarıda geçirmemize rağmen bu kadar etkileniyorsak, onların halini düşünmek bile içimizi titretiyor. Bağlı oldukları güvenlik şirketi mi? Büyükşehir mi? Bilemiyorum ama tedbir alınması, biraz insaf edilmesi lazım bu insanlara. En azından mesai saatleri gözden geçirilebilir ve belki zararı olmayacak ısıtıcı yöntemler düşünülebilir. Ama hızlı olunması, bir an önce bu mağduriyetin giderilmesi lazım.
“Çok değil biraz insaf”