Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Devlet sırları

31 Mart 2014 09:34

Görüşler

Devlet sırları

Devlet sırrını ortaya dökmüşler ya...

Ne manşetler gördük:

“İhanet”

"Soysuzlar"

"Vatan hainleri!"

……….

Bu olay, kitaplarını ve yazılarını beğeniyle okuduğumuz ve ders aldığımız "Orhan Aydın"ı getirdi aklımıza...

"Gustav Schwab"ın ünlü "Kral Midas" hikayesini örneklemişti...

Çocukluk yıllarında, Midas'ın "Apollon" tarafından cezalandırılmasından çok etkilenmiş Orhan Abi...

"Kulaklar eşek oldu ya!"

Ama ilerleyen yıllarda, kralın içine düştüğü kötü durumdan çok, sırrını bilen berber düşündürmüş kendini...

Çocuk yaşındaki "masal"ın, yetişkin yaşta "saklanamayan devlet sırrı" na ışık tuttuğunu anlamış... Diyor ki..

- Değişmeyen bir "ben" söz konusuysa, kişi çocuk yaşta yaptığı yorumu bir yetişkin olarak tekrar etmekte ısrarcıysa, ya kendisiyle hesaplaşmaktan kaçıyordur ya da yaşlanmış ama büyümemiştir.

Bu durumda, "değişmeyen ben"in bir işine yaramayacağı kesindir.

"İşte ben, o çocukluğumdaki ben değilim artık!"

……………..

Önümüze sanki "saklanmış devlet sırları" gibi dosyalar konulup, yüzlerce insan içeri tıkılmıştı...

İşte, "saklanamayan gerçek devlet sırları" ortaya çıkıyor ama, "değişmeyen ben" lerin işine yaramayacak...

Gün gelecek..

"Haykıracak kuyu bile bulamayacaklar!"

Yen Gençler’i çık 4.lüğe…

Bu satırları tuşladığımız sıralarda seçim sonuçlarından bilgimiz yoktu...

Ama heyecan çoktu...

Dileriz ülkemiz için hayırlı olur...

Biliyorsunuz, futbolunda heyecanı bir başkadır...

Ayrıcalıklı ve özeldir...

Hele gönül verdiğiniz renkler başarılı olunca keyfine ve zevkine de doyum olmaz...

1965'ten beri koştuk Eskişehirspor'un peşinde...

Liseli bir taraftardık ama daha ilk kurulduğu günden beri gönlümüzde ayrı bir yeri vardı ES ES'in... Güzel günler gördük...

Kupalar aldık, Avrupa'ya gittik...

Bugünlerde de böyle bir heyecan içindeyiz...

İki kulvarda oynuyoruz...

Antalya'ya tek golle yenildik ama, şöyle bir bakıyoruz da Eskişehir finale kalacağımıza inanıyor...

Ne demişti taraftar?

"Finale kalmadan gelme..."

İkinci kulvarımız da Süper Lig...

37 puanımız var ve bugün Gençlerbirliği önünde alacağımız üç puanla 4.lüğe çıkacağız...

Yani ligde de ilk 5 için iddiamız sürüyor...

Haydi ES ES, milyonların gönlü, milyonların oyu sende...

Günün Şiiri

Aynı hikaye

Bazı günler bakıyorum hepiniz

Benimle, yanımda, yöremdesiniz

Uçuyorum kıvancımdan ve mısra mısra

Hepinizi birer birer anlatıyorum

Üstelik uykularım kaçıyor derken

Yatağıma geliyordunuz, rüyalarıma

Tam içimden mesut olmak geçerken

İmkansız, inanmıyorum yaşadığıma

Az yaklaşın dertleşelim diyecek oluyorum

Sanki biraz evvel siz değildiniz

Bakıyorum da ne yanımda ne uzaklarda

İçinizden birini bile göremiyorum

Ve işte o zaman sizleri değil

Neleri yitirdiğimi anlıyorum...

Ergun Evren (Varlık-1958)

Günün Balayı

Erdoğan'ın sesi son anda kısıldı ya...

Meydanlarda internete düşen konuşmalardaki gibi alçak sesle konuşsaydı böyle sorunlar hiç yaşanmayacaktı...

Akif Kökçe

Günün Biberi

Bunlar koyun bile güdemez" diye muhalefetle alay eden Erdoğan'ın "Bizi dinlemişler, kandırmışlar, aldatmışlar" diye ağlamaya hakkı yoktur!

Okuman yazman olsaydı

Seçim zamanı milletvekillerinden biri Kırşehir ili Mucur ilçesi Dalakçı köyüne gelir ve köylülere seslenir:

"Sevgili Dalakçılılar ben bu dönemde yeniden milletvekili adayıyım. Hepimiz akraba sayılırız, burada ben dururken başkasına oy vermeniz doğru olmaz."

Kendisini dikkatle izleyenlerden biri atılır:

"Vallahi hemşerim, biz sana oy veremeyiz. Bundan sonra okuma-yazması olan kişilere oy vereceğiz."

Buna biraz içerleyen, biraz da sinirlenen milletvekili çatık kaşlarla yanıt verir:

"Ne diyorsun hemşerim ben iki üniversite bitirdim, doktora yaptım, benim okuma yazmam olmayacak da kimin olacak?"

Aynı köylü de "Valla hemşerim kusura bakma" diye tekrar atılır:

"Okuma yazman olsaydı, şimdiye kadar yazdığım mektuplara cevap verirdin..."

Banyodaki adam

Adam eve gelmiş ki banyoda çırılçıplak birini görünce, "Heeeyyy… Orada ne yapıyorsun?" diye bağırmış. "Otobüs bekliyorum" yanıtını alınca da, "Ulan böyle aptalca yanıt olur mu?" demiş. Banyodaki adam gülmüş:

"Kabul et, seninki de salakça bir soru değil mi?"

Gerilim

“İleri demokrasi”ye tam olarak geçtikten sonra hayatımıza giren son değişiklik:

"Kitapları artık polis basacak..."

Balthör

Cuk

Dağ gibi sorunlarına bahar gelmedi daha memleketimin!..

İbrahim Ormancı

Günün İncisi

Kesin bilgi, yayalım:

"Yavuzluğun sonu uyuzluktur!

Adil İzci

Günün Balı

Yoksul hissetmek hasta ediyormuş!

"Demek, hırsızın sağlıklı görünmesi ondanmış!

Kamil Masaracı

Günün Sözü

Politikada, tüm dostlukların temelini ortak kinler oluşturur.

Alexıs De Tocqueville

Yanlış ilkeler

Epiktetos, "Düşünceler ve Sohbetler" adlı kitabında pek çok kişinin merak ettiği soruyu soruyor:

- Nasıl oluyor da münakaşalarda ve kavgalarda cahiller sizden daha kuvvetli oluyorlar ve sizi susmaya mecbur ediyorlar?

Yanıtını da şöyle veriyor:

-Çünkü onlar yanlış ilkelerine kuvvetle inanmışlardır. Siz ise kendi ilkelerinizin gerçekliğine zayıf şekilde bağlısınız. Sizin gerçekleriniz kalpten gelmiyor, dudaklarda doğuyor.

"Bunun için cılız..."