Jale Nur Süllü
Turgut Doğandor
Ersen Yeniceli
Mehmet Uzun
Atilla Kendirci
Nergül Karamaşa
Nurettin Cumalı
Müyesser Döner
Muzaffer Çağrı Kükrer
Muhlise Sağdıç
Cengiz Aksu
*
Okuduğunuz isimlerden Tepebaşı ve Odunpazarı Belediyelerinden
meclis üyesi olanlar var,
CHP il eski başkanı olan var,
CHP Tepebaşı ilçe başkanı olmak isteyen var, Nihat Çuhadar’ın
şoförü var…
Yani var oğlu var.
Hepsi birer
deve dişi diyebiliriz.
Bu isimler, Tepebaşı-
Hoşnudiye mahallesinde önceki gün yapılan delege seçimlerinde
beyaz listedeydi.
Ancak
maviye çalan bir beyazdı bu liste.
Niye maviye çalıyordu?
Çünkü yazılan isimlerin bir kısmı, Odunpazarı Belediye Başkanı
Kazım Kurt’un desteklediği
Ahmet Saraç adına çalışan isimlerdi.
Üstüne üstlük liste hazırlanırken, Tepebaşı Belediye Başkanı
Ahmet Ataç’ın ısrarla önerdiği
Hakkı Er isimli bir partili de listeye alınmadı.
Oyun içinde oyun vardı yani.
Bununla birlikte mahallede,
“sessiz sedasız” bir kıpırdanma baş gösterdi.
*
Seçimin olacağı sabah saat 07:00’de, deyim yerindeyse
liste içerisinden liste çıktı.
Zeynep Çetin tarafından teslim edilen
turuncu liste!
Tam anlamıyla
kadınların öncülüğünde oluşturulan bir liste diyebilirim.
İzlenimlerime göre beyaz liste temsilcileri göre oldukça
şaşırdılar ve telaşlandılar.
Ancak kıpırdayamadılar, önlem alamadılar.
*
Sonunda ne oldu?
Deve dişlerinin yer aldığı beyaz liste
19 oyda kaldı.
Kadınların hazırladığı turuncu liste ise
41 oyla kazandı.
*
Buradan nereye geleceğim…
Güçlü olmak aslında o kadar da önemli değil.
Önemli olan inançlı olmak ve konuyu
işin ehli kişilere bırakmak.
Kadınlar bunu gösterdi.
*
Umutlandık…
Tüm partilere örnek olsun.
Bukalemun gibi liste
Gündoğdu’ya gidelim bu kez.
Oyun içinde oyun burada da kendini gösteriyor.
Bu mahallede tek liste var.
Listenin rengi ise
beyaz.
Liste hazırlanıyor ve basılması için
Odunpazarı İlçe Başkanlığı’na gönderiliyor.
Ancak liste beyaz olacağı yerde
mavi kağıda basılıyor!
Amaçlanan, Gündoğdu’da
Kazım Kurt’un desteklediği
Akın Sallarel’in listesi olan mavi liste kazandı algısını yaratarak partililer içerisinde
psikolojik gündem oluşturmak.
Duruma itiraz ediliyor ancak ilçe başkanlığı “mavi”de ısrar ediyor.
İş büyüyünce bu kez, “Düzeltiyoruz” deniliyor ancak mahalleye beyaz liste değil bu kez de
kırmızı liste gönderiliyor.
Bu kez
belediyenin!, afedersiniz partinin seçim görevlileri, “Kırmızı liste mi olurmuş” diye orada bir
karışıklık yaratmaya çalışıyor.
Ancak bu kez başarılı olamıyorlar.
Kırmızı listeyle seçim yapılıyor.
*
Yani liste bir günde, beyaz oluyor mavi, mavi oluyor kırmızı.
Bukalemun gibi mübarek!
*
Anlamayanlara bir kez daha söylüyorum.
Seçim güvenliği ve adaletini,
belediyeye muhtaç çalışanlar sağlayamaz.
Elinde tuttuğu boru, kimin borusuysa onu öttürür.
İşte Gündoğdu’da yaşananlar bunun en net göstergelerinden bir tanesi.
Sinan Özkar’a acıyorum
CHP İl Başkanı
Sinan Özkar’dan da bahsetmeden olmaz değil mi?
Geçtiğimiz Cuma sabahı…
Özkar
suratı oldukça asık bir biçimde partinin kapısından içeri girer.
Zor bela partilileriyle selamlaştıktan sonra bir iskemle bulup çöker.
Yanında oturan bir partili sorar:
“Başkanım ne bu hal, ne oldu, yüzünden düşen bin parça…”
Özkar şöyle cevap verir:
“Sorma. Beni çizmişler. Delege yazmayacaklar. Ne yaptıysam olmadı.”
*
Bu diyaloğu duyduğumda şaşırdığımı söyleyemem.
Ancak ben şaşırmasam da ciddi bir haber değeri olduğunu söyleyebilirim.
Bu kulis bilgisi, son dakika olarak girilebilirdi ancak beklemekte fayda var diye düşünerek,
Sazova’daki delege seçimlerini bekledim.
*
Nitekim beklediğim oldu.
İddia ispatlandı.
Bir CHP İl Başkanı düşünün ki, kendi mahallesinden delege çıkamasın.
Yaşadığı mahalledeki partililer nezdinde dahi itibarı kalmasın.
Üzüldüğümü söyleyebilirim.
Ve Sinan Özkar’a gerçekten acıyorum…
Taşdemir’e eksi puan
Bir de CHP Odunpazarı İlçe Başkan Adayı
Serhan Taşdemir’den bahsedelim.
Çalışma temposunu gittikçe artırdığını söyleyebilirim.
Dolayısıyla kazanma iddiasını da…
*
Fakat enteresan ve üzücü bir durum da, tıpkı Sinan Özkar gibi Serhan Taşdemir için geçerli.
Taşdemir’in mahallesi
Çamlıca.
Ancak gelin görün ki Taşdemir de kendi mahallesinden delege olamadı.
Çünkü delege listesine yazılmadı.
Neden yazmadınız diye sorulduğunda, “
Aaaa, unuttuk vallahi, tüh! hiç aklımıza da gelmedi” şeklinde cevaplar alındı.
Disiplinsizlik mi desem, sorumsuzluk mu desem, baştan savma partililik mi desem, bilinçli bir biçimde yapılmış da olabilir mi desem bilemedim.
Ancak şunu net bir biçimde diyebilirim ki:
Bu olay, tıpkı Özkar’da olduğu gibi Taşdemir’e de eksi puan yazdı.
Sallarel Büyükdere’yi ikiye böldü
Büyükdere mahallesi delege seçimlerinde oldukça
stratejik bir mahalle.
Tek başına hem il, hem de Odunpazarı ilçe kongrelerinin kaderini değiştirebilecek bir mahalle.
Bu nedenle önemi büyük.
Dolayısıyla mahalledeki seçim çalışmaları da büyük.
*
Mahallede çalışan iki grup olduğunu söyleyebilirim.
İlk grup beyaz listeyi oluşturacak olan
Ali Rıza Menevşe ve
Mehmet Ali Çelik grubu.
Diğer grup ise mavi listeyi oluşturacak olan ve
Kazım Kurt’un desteklediği
Halil Bilici ve
Münür Gül grubu.
*
Delege seçimleri başlamadan iki ay öncesinden bugüne kadar yaşanan Büyükdere sürecini, aldığım bilgiler ışığında, kişilerin ağzından ancak isim vermeden aynen aktarıyorum:
28 DELEGE DE KADIN OLSUN ÖNERİSİ
“Odunpazarı İlçe Başkanı
Akın Sallarel, Ali Rıza Menevşe ve beraberindekilerle görüşmek için
Körs Elmalılar Derneği Kültür ve Yaşatma Lokaline geldi.
Ortak liste yapalım teklifinde bulundu. Bizler de kabul ettik. Ancak şartlarımızı da sıraladık. Biz 28 delegenin 28’inin de
kadın olmasını teklif ettik. Ya da delegelerin yarısı kadın, diğer yarısı erkek olsun ama hepsi
genç olsun dedik. En son çare anlaşamazsak mahallenin ileri gelenlerinden oluşsun liste dedik. Çünkü biz artık mahallemizin ayrışmasını istemiyoruz. Kazanan ve kaybeden taraflar her seçimde küsüyor, konuşmuyor. Biz mahallemizde birlik ve beraberliği sağlayalım istedik.
AKIN SALLAREL BÜYÜĞÜNE DANIŞTI, ANLAŞMAYI BOZDU
Akın Sallarel bizim bu birlik beraberlik amaçlı, geçler ve kadınlar ağırlıklı liste önerimize memnun oldu ve kabul etti.
Büyüklerime de danışayım dedi. Ancak gelin görün ki geldiğimiz noktada, biz ortak listede olmayacağız ve
ayrı liste çıkaracağız dediler. Yani ne yapmaya çalışıyorlar anlayamıyoruz. Yine çıkarsınlar sorun yok, biz yine her zaman olduğu gibi kazanırız. Ama niye birleşmeden yana değil de ayrışmadan yana oluyorlar. Yani niyetlerini anlamak gerçekten güç.”
Muharrem Şenel sorgulanıyor
Bir okuyucumun
Muharrem Şenel’le ilgili e-posta adresime attığı maili aynen paylaşıyorum:
“Muharrem Şenel bizim arkadaşımızdır. İnsaniyetini sever sayarız ama partililiğini hep sorguladık. Son yıllarda yaptığı işlerle iyice
kuşku duyuyoruz kendisinden. CHP üyesiyken isyan etti,
Yılmaz Büyükerşen ve
Kazım Kurt’a isyan etti partiden
istifa etti. Gitti bir de milletvekili adayı oldu. Bağımsız aday oldu ama. ‘
40000 oyum var, Yılmaz Büyükerşen anket yaptırdı ama korkusundan açıklayamıyor’ diyerek seçime girdi. Ama ne oldu? Gitti
1000 oy alamadı. Yani
Cemal Okan Yüksel o seçimde
400 oyla milletvekili oldu. Ya Muharrem Şenel yüzünden olamasaydı? Bunun vebalini nasıl ödeyecekti. Bütün bunlardan sonra gitti partiye yine üye oldu. Herkese ben Yılmaz Büyükerşen’e ve Kazım Kurt’a muhalifim dedi ama herkesi
kandırdı. Ama oğlunu da Büyükşehir Belediyesi Bakım Onarım Daire Başkanlığına aldırdı. Şu an mavi liste için çalışıyor. Hatta
İbrahim Ethem Akın Avdanlılar Derneği’nde mavi liste toplantısının birinde, ‘Muharrem Şenel’in selamı var, sonuna kadar bizim yanımızda’ diyor. Hatta bu hafta Eskişehir’e delege seçim çalışması yapmak için geliyormuş. Şimdi bizim halkımız bu nasıl partili diye soruyor. Ben ona partili bile demiyorum artık. Bu yazdıklarımı lütfen yayınlarsanız bizim de duygularımıza tercüman olursunuz. Sağlıcakla…”
Bir iddia
Ali İhsan Akyol’un ikameti
İzmir’deymiş. Orada yaşıyormuş. Ancak delege olmak ve oy kullanmak için ikametini
Büyükdere’ye aldırmış. Bunu da birinin
talimatıyla yapmış.