Ders çıkarın ve anlayın: Mucize sizde

COVID-19’a karşı aldığımız maske ve mesafe kurallarına genel olarak aldırış edilmemesinin paralelinde her hafta vaka ve ölüm sayıları açısından yeni rekor seviyeler test ediliyor, hatta tam tabiriyle rekor üstüne rekor kaydediliyor. Temmuz ayı COVID-19’a bağlı günlük ölüm sayılarının ortalaması, 5 bin 200 civarında ve günlük ölüm sayılarında Haziran ayındaki günlük ortalama olan 4600 sayısına göre önemli artış var. Birleşmiş Milletler bünyesinde çalışmalarını sürdüren Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre, Temmuz ayının son günü itibarıyla dünya genelinde günlük yeni 292 bin 527 corona virüsü vakası bildirildi ve bu sayıyla dünya genelindeki günlük vaka rekoru da kırılmış oldu. Günlük ölümlerin sayısı ise 7 bine yaklaştı. En büyük artış, ABD, Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika’da yaşandı. Aynı gün, bu dört ülkede COVID-19 kaynaklı toplam can kaybı da 6 bin 812 oldu.  Vaka sayısının 4,5 milyona yaklaştığı, ölümlü vaka sayısının ise 150 bini aştığı ABD, salgının etkisini en ağır şekilde etkilediği ülke olarak dikkat çekiyor. ABD’de Temmuz ayı içinde 10 gün, COVID-19’a bağlı günlük ölüm sayısı, bini geçti. Hindistan’da da,  günlerdir rekor üstüne rekor kaydediliyor. Hindistan’da Temmuz ayının son günü itibarıyla bir günde, 57 binden fazla yeni vaka tespit edildi. Yine DSÖ verilerine göre vakaların oransal olarak en çok artış gösterdiği diğer yerler, Avustralya, Japonya, Sudan, Etiyopya, Hong Kong, Bulgaristan, Belçika, İsrail ve Özbekistan. 
Dünya genelinde bugüne kadar,  17.4 milyon vaka ile yaklaşık 675 bin ölüm bildirilmiş durumda.  En fazla Covid-19 vakasının görüldüğü ülkeler, ABD - 4.487.987, Brezilya - 2.610.102, Hindistan - 1.582.028, Rusya - 832.993, Güney Afrika - 482.169 şeklinde; Covid-19’a bağlı sebeplerle en çok ölümün kayıtlara geçtiği ülkeler ise ABD  - 152.040, Brezilya - 91.263, Birleşik Krallık - 46.084 (Vaka sayısı 303.910), Meksika - 46.000 (Vaka sayısı 408.449), İtalya - 35.132 şeklinde sıralandı.
Dünya genelindeki bu artış, ülkeleri de harekete geçirdi. İngiltere Başbakanı Boris Johnson “Frene basmamız gerekiyor” diyerek normalleşme süreci dahilinde atılmakta olan adımların bir kısmını erteledi. Dünya genelindeki vaka sayılarındaki görmezden gelinemeyecek düzeydeki artışla ilgili Cenevre’den çevrimiçi bir basın toplantısı düzenleyen Dünya Sağlık Örgütü’nün Genel Sekreteri Tedros Adhanom Ghebreyesus, gençlerin yaz nedeniyle gardlarını erken indirdiklerini, bu nedenle de salgının bulaşma hızının arttığını belirtti. Sanal basın toplantısında Tedros Adhanom Ghebreyesus, “Genç insanlar yenilmez değil. Gençler kuzey yarım kürede yaz olması sebebiyle gardlarını indirdikleri için koronavirüsün bulaşma oranı artıyor. Genç insanların riskin farkına varmalarını sağlamalıyız” diyerek,  gençlerin salgın konusunda farkındalık göstermesi gerektiğini belirtti.
Özetle genç veya yaşlı şu konuda farkındalık göstermemiz gerekiyor. COVID-19’un yayılmasında bir azalma yok, durum her geçen gün biraz daha ciddileşiyor. Üstelik bu durum, Influenza gibi hastalıkların daha az görülmesi nedeniyle bağışıklığımızın daha güçlü olduğu, açık mekanlarda daha fazla zaman geçirdiğimiz yaz aylarında yaşanıyor. Önümüz sonbahar ve kış. Bu aylarda durum çok daha ciddileşecek. Bu bakımdan tedbiri elden bırakmamamız, tersine bireysel tedbirlere dört elle sarılmamız gerekiyor. Her bireyin temizlik, maske ve mesafe kurallarına azami ölçüde riayet edilmesi gerektiğini unutmayalım. Çocuklarımızı ve gençlerimizi bu konuda uyaralım, bilinç kazanmalarını sağlayalım. Zorunlu durumlar dışında kalabalık mekanlardan uzak duralım. Virüsü yenmek konusunda çok güçlü olan silahlarımız ve belki de beklediğimiz mucize; maskemizi doğru şekilde kullanmamız, hijyen ve sosyal mesafe kurallarına uymamız. Unutmayalım, olasılıkla artacak ekonomik ve sosyal etkileri de düşünüldüğünde insanlık tarihinin belki de en büyük afetlerinden biri ile karşı karşıyayız. Artık bunu anlayın ve bu afet karşısında daha fazla acı yaşanmaması için bu basit tedbirleri alın.
Son söz olarak yine anımsatmak istiyorum. Eskişehir Teknik Üniversitesi olarak ilkini geçen yıl gerçekleştirdiğimiz Resilience Kongresinin ikincisini Ekim ayında online olarak gerçekleştireceğiz. Kongreyle ilgili detaylı bilgiye http://www.idrcongress.org adresinden ulaşabilirsiniz. COVID-19’a bağlı yaşadıklarımız aslında büyük bir afet ve bu bakımdan ‘COVİD-19 pandemisiyle uğraşırken, bunun sırası mı?’ demeyin. Zira afet yönetimi planlarımızı ivedilikle bu duruma göre de düzenlemezsek, önümüzdeki yıllarda tüm dünyayı ve insanlığı çok badireler bekliyor. Ayrıca şunu da hafife almayalım ve pandemiyle uğraşırken tedbirleri ortaya koymayı ihmal etmeyelim. Bulunduğu coğrafya nedeniyle mevcutta zaten deprem tehditi altında olan ülkemiz, küresel iklim değişikliklerine bağlı afetlerden de oldukça fazla etkilenecek bir kırılganlığa sahip. Mucize aramaya gerek yok… Mucize bizde ve aklımızda saklı. Herkese iyi haftalar diliyorum…