Prof.Dr. Alper Çabuk

Dayanışma ve işbirliği zamanı

İnsanlığın on binlerce yılda kurduğu medeniyet zor bir sınavdan geçiyor

27 Nisan 2020 09:27
A
a
Sütiş Eskişehir
İnsanlığın on binlerce yılda kurduğu medeniyet zor bir sınavdan geçiyor. Aslında bu sınavın başarıyla tamamlanması için gerekli olan temel şeylerden birisi daha fazla işbirliği, yardımlaşma ve dayanışma. İnsan olma olgusunun gerekliliği olan ama ne yazık ki günümüz dünyasında oldukça arka planda bırakılmış olan olgular bunlar. Aksi takdirde küresel anlamda baş gösterecek ekonomik etkilere ve işsizlik, yoksulluk ve açlığa bağlı olarak kırılgan nüfusun artması neticesinde, pandemi beklenenden çok daha fazla etkili olacak. Bu kapsamdaki önemli konulardan birisi de şüphesiz gıda güvenliği. Dünya pandemi öncesinde de küresel anlamda düşündüğünüzde gıda güvenliği anlamında çok başarılı ve adil değildi bilindiği gibi ama şimdi pandemiye bağlı olarak gıda güvenliği riski çok daha geniş coğrafyalara yayılacak gibi gözüküyor. 
Dünya Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) pandeminin gıda güvenliği ve tarımsal arz üzerindeki etkilerini açıklayan bazı sorular ve bu sorulara ait yanıtları yayınladı. Bu açıklamalar kapsamında, toplumun kırılgan kesimlerini korumak için hızlı önlemler alınmadığı, küresel gıda tedarik zincirleri canlı tutulmadığı ve pandeminin gıda sistemi üzerindeki etkileri hafifletilmediği sürece, bir gıda krizi riskiyle karşı karşıya kalacağımız ifade ediliyor. Sağlık önlemleri, sınırların kapatılması, karantinalar, sosyal izolasyon çabalarına bağlı olarak pazar, tedarik zinciri ve ticaret aksaklıkları yaşanacağı konusunda uyarılar var. Özellikle virüsün çok etkilediği ya da zaten yüksek düzeyde gıda güvensizliğinden etkilenen ülkelerde, yeterli, çeşitli ve besleyici gıda kaynaklarına erişiminin kısıtlayabileceğinden bahsedilen açıklamalarda, aslında gıda güvenliği konusunda gerekli uluslararası işbirliği tesis edilebilirse, dünyanın paniğe kapılmasına gerek olmadığına da vurgu yapıyor. FAO, küresel olarak, herkes için yeterli yiyecek olduğunu, Dünyadaki politika yapıcıların 2007-2008 gıda krizi sırasında yapılan hataları tekrarlamamaları ve bu sağlık krizini bir gıda krizine dönüştürmemeye dikkat etmeleri gerektiğini vurguluyor. Herhangi bir senaryoda, en çok etkilenenlerin nüfusun en yoksul ve en kırılgan kesimleri olacağını ve pandemi öncesinde uzun süredir farklı krizler yaşayan ülkelerin bu konuda daha şanssız olduğunu ifade ediyor ve bu anlamda da dayanışma ve işbirliğinin önemine işaret ediyor.
FAO’nun bu açıklamasında yanıtlarını detaylı olarak verdiği sorulardan bir kısmı şöyle:
• COVID 19’un küresel gıda güvenliği üzerinde olumsuz etkileri olacak mı?
• Pandemi nedeniyle kimin gıda güvenliği ve geçim kaynakları en fazla risk altındadır?
• COVID-19’a bağlı durumun - şimdi ve gelecekte - gıda üretimi, tarım ve balıkçılık / su ürünleri tedarik zincirleri ve pazarları üzerindeki etkileri nelerdir?
• Pandemi gıda talebini nasıl etkileyecek? • Pandemi gıda fiyatlarını nasıl etkilemekte veya nasıl etkileyecek?
• Pandeminin küresel ekonomi üzerinde etkileri ne olacak?
• FAO’nun pandeminin  gıda güvenliği ve beslenmesi üzerindeki risklerini azaltmak için önerileri nelerdir? Aslında eminim bu soruların yanıtlarını kısmen tahmin ediyorsunuz. Yanıtlara bakıldığında, gerekli tedbirler acilen alınmaya başlamazsa ve küresel bir işbirliği tesis edilemezse yeryüzü üzerinde çok geniş kitleleri etkileyecek bir gıda arzı sorunu olacak. Bu sorulara ait yanıtların bana göre en kritik olanı FAO’nun pandeminin gıda güvenliği ve beslenmesi üzerindeki risklerini azaltmak için sıraladığı önerileri.
Açıklamada gıda tedarik zincirinde ve gıda üretiminde aksaklıklardan kaçınmak için tüm ülkelere yönelik öneriler şu şekilde sıralanmış:
• Uluslararası ticareti açık tutun ve gıda tedarik zincirlerini koruyan önlemler alın (küçük ölçekli üreticilere tohum gibi girdilerin sağlanmasında destek olunması, ürünlerini satmak için pazarlara erişimlerinin sağlaması vb).
• En kırılgan kesimlerin ihtiyaçlarına odaklanın ve nakit transferleri de dahil olmak üzere sosyal koruma programlarını artırın.
• Yerli gıda tedarik zincirlerini canlı ve çalışır halde tutun.
• Tarımsal üretimin devamlılığı için gerekli tüm önlemleri alın, tohumlar ve ekim malzemeleri; hayvan yetiştiricilerine hayvan yemi, balık yetiştiricilerine su ürünleri girdilerini sağlayın ve tarımsal üretim ve tedarik zincirlerini, sağlık güvenliği endişeleriyle uyumlu şekilde hayatta tutun.
• Tarımsal faaliyetleri sürdürün. • Ayrıca, uluslararası işbirliğine önem verin (Dünyada yeterince yiyecek var. İşbirliği ve açık ticaretle yerel krizlerden kaçınılabilir. 2008 krizi bize ihracat yasaklarının gerek gıdanın ihtiyaç duyulan yere gelmesi, gerekse onu üretenlerin gelirini olumsuz yönde değiştirmesi nedeniyle herkese zararlı olduğunu öğretti). 
FAO bu konuyla ilgili daha kapsamlı önerilerini üç ana başlıkta toplanmış; bunlar:
• Ülkeler kırılgan kesimin acil gıda ihtiyaçlarını karşılamalıdır.
• Ülkeler sosyal koruma programlarını güçlendirmelidir.
• Ülkeler verimlilik kazanmalı ve ticaretle ilgili maliyetleri azaltmaya çalışmalıdır.
Bu açıklamaların yer aldığı web sayfasına http://www.fao.org/2019-ncov/qand-a/impact-on-food-and-agriculture/ en/ linkinden erişebilirsiniz.
Peki pandemi ve sonrası için iyi senaryo nasıl gerçekleşir diye benim fikrimi sorarsanız, bu ancak gezegendeki herkesin, her toplumun ve ülkenin mutlak suretle sorunların çözümüne odaklanması ve dayanışma ve işbirliği içinde hareket etmesiyle gerçekleşir. Bu çerçevede işbirliği yapılması gereken alanlardan bazıları; • Küresel anlamda daha fazla demokrasi ve eşitlik için destekleyici uluslararası politikaların desteklenmesi,
• Uluslararası örgütlerin ve varlıklı ülkelerin küresel olarak sağlığa ve ekonomik olarak zora düşen ülkelere ve sosyal gruplara daha fazla kaynak aktarması,
• Dünya genelinde sağlık hizmetlerinin kamusallaştırılması ve herkese eşit sağlık hizmetleri sağlanmasının kamu güvencesi olması,
• Küresel ölçekte herkese temel gelir sağlanması,
• Küresel anlamda gıda zincirinde aksaklıkların yaşanmamasının sağlanması, ihtiyaç duyan toplumlara gıda yardımlarının çok daha etkin şekilde yapılması,
• Kentlerin ve toplumların geleneksel mahalle yapımızdaki şekilde yeniden dönüşümünün sağlanması,
olarak sıralanabilir. Yazım çok uzadı bu önerilerimi gelecek yazılarımda detaylandırırım. Ancak pandemi öncesi Dünya düzeni göz önünde bulundurulduğunda bunların gerçekleştirilmesine bir engel olmadığını düşünüyorum. Yeter ki, yönetenler dünyada kalan son bir hastanın bile, yeni bir dalganın başlaması açısından dünya için büyük bir tehdit olabileceğini fark 
etsinler ve sorunun çözümünde  birlikte çalışmak gerektiğine odaklansınlar. 

-----------------------------------------

Eskişehir’de toplumsal dayanışma adına güzel bir örneği, Eskişehir Sanayi Odası gösteriyor. Geçen hafta içinde Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş’ın davetiyle, Sanayi Odası olarak oluşturdukları maske üretimi tesisine ziyarete gittim. Başkan bey, sadece Eskişehir’de sanayi tesislerinde günde yüz binin üzerinde maske ihtiyacı olduğunu ve bu ihtiyacı karşılamaya çalıştıklarını belirtti. Bir okulun spor salonunu maske üretim tesisine çevirmişler ve sanayinin ihtiyacı olan maskeleri üretiyorlar. Yapılan şey toplum ve halk sağlığı açısından çok değerli. Bu bakımdan Eskişehir Sanayi Odasını bu çabaları nedeniyle kutluyorum. Ancak yıkanabilir ve çok kullanımlık maske tasarımı ve çözümleri konusunda çok daha fazla çalışma yapılması gerekiyor. Zira tek kullanımlık maskelerin dünya genelindeki maske ihtiyacına cevap verebilecek bir üretim kapasitesi olmadığı ve ortaya çıkan hastalık riski taşıyan atık miktarı düşünüldüğünde sürdürülebilir olmadığı gerçeğini de unutmamak gerekiyor. 
Biraz önce de belirttiğim gibi salgınla mücadele için herkesin yapabileceği bir şey var ve herkes bu konuda elinden gelenin en iyisini yapmak zorunda. Kimisi için bu sorumluluk, evde kalmak, bireysel hijyene ya da sosyal mesafeye dikkat etmek ve bu konularda yönlendirici olmak, kimisi için maske yapmak, kimisi için ihtiyaç sahiplerine yardım etmek, sağlık hizmetlerinde destek sağlamak ya da belki bilimsel çalışmalar yapmak. Sonuçta unutmamız gereken temel şey artık odaklanmamız gereken tek bir geleceğin olduğu; o da gezegenimizin ortak geleceği.
Herkese sağlıklı ve güzel bir hafta diliyorum

 
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi