CHP’li Büyükşehir Belediye başkanlarının bir arada olduğu fotoğrafı görünce yıllar öncesine gittim…
2014 yılı, 15 Haziran…
CHP’nin tüm belediye başkanları Eskişehir’de buluşmuştu.
Bu buluşmadan önce
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı kim olsun diye sorulmuştu…
CHP Milletvekillerine, il başkanlarına, belediye başkanlarına tek tek soruldu…
Cevapların yüzde 90’ı Yılmaz Büyükerşen, çıktı…
CHP’nin üst düzey yöneticileri Yılmaz Büyükerşen’i arayıp tebrik ediyordu. Bir görüşmeye bizzat tanık oldum.
Yılmaz hoca mütevaziliğe devam etmiş ve “birinin ismini ortaya atarlar sonra başka birini aday yaparlar” diyordu…
Ancak CHP’de ve Eskişehir’de beklenti büyüktü. Belediye başkanları gelmiş, Kılıçdaroğlu bekleniyordu.
Kamuoyunun genel beklentisi Yılmaz hocanın Cumhurbaşkanı adayı ilan edileceği yönündeydi…
Eskişehir’de birçok sivil toplum
örgütü kutlama hazırlıklarına başlamıştı. AK Partililer bile nefesini tutmuş,
Kılıçdaroğlu’nun Büyükerşen’in adaylığını açıklamasını bekliyordu…
Birçok TV kanalı canlı yayına geçmiş, belediye başkanları ayağa kalkmış, Kılıçdaroğlu’nun konuşmasını dinliyordu.
Kılıçdaroğlu konuştu, Büyükerşen’in adaylığı falan açıklanmadı.
Herkes şaşkın…
Ne olmuştu…
Kılıçdaroğlu Ankara’ya gitti. Sabah saatlerinde de adayını açıkladı “Ekmeleddin İhsanoğlu adayımızdır”
8 yıl sonra CHP’li belediye başkanları bir kez daha Eskişehir’de buluştu…
11 Büyükşehir Belediye başkanı Türkiye nüfusunun yarısından fazlasına hizmet ediyor…
Türkiye’de seçmenin yarısından fazlasına hakimler ve başarıyla hizmet ediyorlar…
Bu masadan 8 yıl sonra niçin bir Cumhurbaşkanı adayı çıkmasın!
ARZU HEVADAN VAZGEÇENLER!
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, toplantının açılış konuşmasında şehirlerde olan biteni net olarak açıkladı…
Büyükerşen konuşmasını bitirdikten sonra belediye başkanlarına şöyle seslendi:
-
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevimden ziyade, 5 dönemlik tecrübeli bir büyüğünüz olarak daima yanınızda olduğumu bilmenizi istiyorum.
Topraklarından bereket fışkıran bu güzel memlekete hep birlikte umut olmaya devam edeceğimize inanıyorum…
Büyükerşen, daha sonra da Yunus Emre’nin şu dizeleriyle konuşmasını bitirdi:
Bu dünyaya kanmayalım
Fanidir aldanmayalım
Bir iken ayrılmayalım
Gel dosta gidelim gönül
Biz bu cihandan geçelim
O dost iline uçalım
Arzu hevadan geçelim
Gel dosta gidelim gönül
…/…
Arzu hevadan geçmek, hevesten, nefise düşkünlükten vazgeçmek anlamına geliyor…
Ne yazık ki, ekonomimizin bozuk olmasının en önemli nedeni nefislere hakim olunamamasından kaynaklanıyor.
ÖZGÜRLÜK MÜ DEDİNİZ!
Özgürlük, kulağa hoş gelen bir kelime...
Ne kadar özgürüz...
Ya da kimler daha fazla özgür...
Alman felsefeci Theodor Adorno, günümüzdeki özgürlük ile ilgili şu yorumu yapıyor:
-İnsanlar özgürlük kavramını öylesine kılıfına uydurmuşlardır ki, bu kavram nihayetinde
güçlü ve zengin tarafından zayıf ve yoksulun elinde kalan ne varsa onları da alma hakkına indirgenir.
GÜNÜN SÖZÜ!
-Eğer aceleniz yoksa küçük şeyler için emek harcayarak büyük şeyler elde edebilirsiniz… -
Samuel Becket
GÜNÜN KARİKATÜRÜ