Çok konuşan kim?

Adam bakmakta olduğu bilgisayardan başını kaldırıp arkadaşına “işe bak” demiş:
“Erkekler günde ortalama 35 bin, kadınlar ise 30 bin kelime konuşuyorlarmış.”
“Vay canına” demiş arkadaşı:
“Demek ki benim hanım 30 binini de ben eve geldikten sonra konuşuyor…”

--//--

Çok konuşanlar için politikacıları örnek gösteririz…
Hatta takılırız böylelerine:
“Yahu yeter artık. Politikacı mı olacaksın?”
Önceki gün kahvede hacı bey anlattı:
“Yahu bıktım vallahi. Her gün aynı şeyler…”
Ardından da devam etti:
“Gazeteyi okuyorsunuz aynı şeyler. TV’yi açıyorsunuz aynı laflar.”
İlginç değil mi?
Ne demiş atalarımız:
“Söz gümüşse sükut altındır…”

---//--

Her neyse…
MHP’de çalkantılı dönem sürüyor.
Siyaset dilinde gerçek bir öneri yok…
Bahçeli bildiğimiz gibi…
Muhalefet “kurultay” diye tutturdu…
Politik gözlemciler diyorlar ki:
“MHP ister kurultay yapsın, ister yapmasın… Devlet Bahçeli ister devam etsin ister etmesin. MHP bölünmüştür…”
Bana göre doğru olan da bu…
“MHP bölünmüştür…” 

--//--

CHP’ye gelince…
Şimdilik Kemal Kılıçdaroğlu tek adamlığını sürdürüyor…
Deniz Baykal çekişmelerin dışında…
Önceki gün okudum.
Şimdilik muhalefetlikten çekilmiş görünen Muharrem İnce diyordu ki:
“Rahmetli Bülent Ecevit bu partiyi, yüzde 42’lere taşımıştı. Ama durum şimdi yüzde 25’lere indi…”
Ve İnce, “Bu rakamın nasıl yukarılara çekileceğine yorum getirmiyordu.” Dikkatimi çekti.
İktidar yanlısı Sabah Gazetesi soruyordu:
“Bugün seçim olsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz?”
Sabah sorduğu soruya kendisi yanıt veriyordu:
“AKP yüzde 54…”
“CHP yüzde 21.7… MHP yüzde  11.6 ve HDP yüzde 7.8”
İlginç değil mi?..
AYM kararları üzerine baskılar sürüyor…
Bir yanda Cumhurbaşkanı… Diğer yanda iktidar partisi… Daha bir yanda:
“Bunlara bağlı yayın organları…”
Bakalım “sular nerede ve nasıl” durulacak?..

Günlerin Getirdiği

--Terör can almaya devam ederse—

Ülkemizde terör olayları devam ediyor.
Hainler önceki güm akşam Kızılay’ı hedef aldı. Bomba yüklü araçla belediye otobüslerinin ve durakların arasına daldı. Ortalık kan gölüne döndü. Ankara’nın merkezi, savaş alanı gibiydi. 
Sonuç 34 ölü… 154 yaralı…
Bu satırları gazete manşetlerini özetleyerek aldım…
Dün “Sözcü” Gazetesi manşet atmış ve sormuştu:
“Milletin canını kim koruyacak… Bu gidiş nerede duracak?”
İlginç gerçekten. Ankara’daki Amerikan Büyükelçiliği vatandaşlarına “Bir patlama bekleniyor. Etrafta dolaşmayın” uyarısı yaparken bizler ne yaptık acaba? ABD Büyükelçiliği bu istihbaratı nasıl aldı da biz atladık?..
Sözün özüne gelince… İçişleri Bakanlığı ne yapıyor? Bakalım soran çıkacak mı? Yoksa “ölen ölür kalan sağlar bizimdir” görüşüne mi yatılacak? İstifa olayı kimsenin aklına acaba gelmiyor mu?
 TC istihbaratı ABD Büyükelçiliği istihbaratı kadar olamadı mı? Sormak gerekir… Ne gariptir ki, uyaran çok. Önlem alan yok…
Uzatmadan yaşamını yitiren vatandaşlarımıza tanrıdan rahmet, kalanlarına da baş sağlığı diliyorum…
-Vali Tuna’nın yorumu-- 

Eskişehirspor- Akhisar Belediye arasında 3-3 sonuçlanan maç öyle sanıyoruz uzun süre konuşulacak… Konuştuğum insanlar farklı yorumlar yaptı çünkü.
Maçı seyreden Vali Güngör Azim Tuna’nın sonuç üzerine yaptığı yorum ilginçti. Sayın Tuna diyordu ki:
“Maçın hakemi hakkında TFF gerekeni yapmalı…”
“Binlerce insanın gözü önünde haksızlık yaşıyorsunuz. Maçın hakemlerini kınıyorum. TFF’den gerekeni yapmasını istiyorum. Çok açık şekilde Eskişehirspor mağdur ediliyor. Hata hakemlerdedir. Bu işi yaparlarsa yapsınlar. Yapmayacaklarsa bıraksınlar. Akhisar Belediye’yi centilmenlik dışı hareketlerinden dolayı da kınıyorum…”
Dedim ya… Bir hayli ilginç… Yalnız Eskişehir’de değil, ülkenin her yerinde konuşulan bu olay için bakalım her hangi bir işlem yapılacak mı?