Şebeke suyuna Porsuk Çayı’ndan su elde eden Eskişehir’i, küresel iklim krizleri de göz önünde bulundurulursa gelecekte parlak günler beklemiyor.
Şebeke suyuna Porsuk Çayı’ndan su elde eden Eskişehir’i, küresel iklim krizleri de göz önünde bulundurulursa gelecekte parlak günler beklemiyor.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı bir yandan “İklim Değişikliği Azaltım Stratejisi ve Eylem Planı” hazırlarken, bir yandan da olası su krizlerine karşı bölgesel önlemler almaya çalışıyor.
Bilindiği üzere Eskişehir’in markası haline gelen Kalabak ile şebeke suyu, Büyükşehir Belediyesi Eskişehir Su ve Kanalizasyon İşleri (ESKİ) Genel Müdürlüğü’nün sorumluluğunda.
Su zengini olmadığımız da ortadayken…
Seçim sürecinde Başkan Ayşe Ünlüce, Sakarbaşı yani Çifteler’deki kaynak suyun Eskişehir’e getirilmesi konusunda DSİ ile protokol imzaladıklarını hatırlatmıştı.
Hatta bu suyu kente getirdiklerinde Eskişehir’in uzunca bir süre su sorununun kalmayacağını ifade etmişti.
Şunu da hatırlatmakta fayda var…
AK Parti’den Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterildiği dönemde şebeke suyunun bırakın içilmesini banyo bile yapılamayacak kadar kirli olduğunu savunan Milletvekili Nebi Hatipoğlu’nun da vaatleri arasındaydı Çifteler suyunu Eskişehir’e getirmek.
Gelelim bugüne…
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile DSİ arasında yaklaşık 2 yıl kadar önce protokol imzalandı.
Bunun üzerine DSİ bu projenin planlama işini ihale etti.
İhaleyi kazanan firmanın 485 gün içinde plan raporunu hazırlayıp DSİ’ye sunması gerekiyordu. Hadi diyelim ki işler uzadı ve 30 gün daha ek süre istedi.
2 yılda bitirilmez mi bu iş?
Eğer bitirilseydi güzergah, su biriktirme alanı belirlenecek ve DSİ tarafından ayrılan ödenekle ilk kazma vurulacaktı.
Burada iki soru aklımıza geliyor…
Ya DSİ ödenek veya ek ödenek koymadı bu iş için.
Ya da siyaseten bu işin yapılması istenmiyor.
Başka ihtimal yok.
Bu proje içme suyu şebekesi olduğu için yani temel ihtiyaç olduğundan dolayı kamu tasarruf tedbirlerine de takılmıyor.
Bu ihtimal de yok.
Komşumuz Afyonkarahisar buna benzer çalışmayı Veysel Eroğlu Orman ve Su İşleri Bakanııyken kısa sürede halletti.
Örnekleri var.
Geçen hafta aşırı yağış alan Eskişehir’de, 9 birim bulanık akan Porsuk’un suyu bunun 10 katına çıkmıştı neredeyse…
Kaynağı Porsuk olan ESKİ, bu suyu arıtma işlemine tabi tuttuktan sonra içilebilir düzeye getirip şebeke suyuna verdi.
Fotoğrafta da göreceğiniz üzere adeta çamur halindeki suyu berrak hale getirip Eskişehirlilerin tüketimine sunan ESKİ bunun için büyük çaba sarf ediyor.
Şunu da unutmamak gerekir ki…
70 yıllık bir Porsuk Barajı’nın arızalanan vanası veya başka bir ünitesi nedeniyle Eskişehir’in bir süre de olsa susuz kalma ihtimali mevcut.
Belki CHP Eskişehir Milletvekili İbrahim Arslan’ın önceki hafta bu projenin akıbetiyle ilgili olarak Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesine cevap verilir de…
Biz de flu fotoğrafı net görürüz.
Hasılı…
Çifteler suyu çok önemli ve önünde siyaseten örülen insan barajı bir an önce kaldırılmalı.
Bu suya hepimizin ihtiyacı var.
Suyun siyaseti olmaz!
AK Parti’nin zaman değirmeni!
AK Parti Kızılcahamam'daki 31. İstişare ve Değerlendirme Toplantısını yaptı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kapanış konuşmasıyla sona eren kampa, AK Parti MKYK, milletvekilleri, bakanlar ve bakan yardımcıları katıldı.
Sizce bu toplantıdan AK Parti lideri Erdoğan’ın payına bir ders çıkar mı?
Bu toplantılarda Erdoğan’a, “Partiyi evinizin bahçesine çevirdiniz. Etrafımızda şak şakçılardan başka kimse kalmadı. Bakanların isimlerini dahi kimse bilmiyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi ülkeyi uçuruma sürükledi. Türkiye yine bir ekonomik buhranla baş etmeye çalışıyor. İnsanlar bu sefaleti niye yaşadıklarını artık sorguluyor” diyebilecek bir babayiğit çıkmış mıdır acaba?
Sanmıyorum.
Sorun şu:
Yüzde 50'nin temsilcisi gibi davranan Cumhurbaşkanı Erdoğan, oyları yüzde 30'lara gerileyen bir parti başkanı olmanın krizini yaşıyor.
Siz bakmayın öyle siyasette yumuşama mesajlarına, diyalog çabalarına…
Cumhurbaşkanı Erdoğan şu anda süre kazanmaya çalışıyor.
Bir kez daha Cumhurbaşkanı seçilebilecek oyu alabilecek politik damarı bulduğu an muhalefetin ne teröristliği ne de vatan hainliği kalır…
Kendisi de görüyor ki…
AK Parti, iktidardan muhalefet partisi olma yolunda hızla yol alıyor.
Yeniden Cumhurbaşkanı seçilebilmesi partisine değil kendisinin bulacağı politik yola bağlı.
Artık Cumhurbaşkanı Erdoğan bir yana AK Parti bir yana…
Artık zaman değirmeni AK Parti’yi öğütüyor.