CHP’yi bu kafa yönettikçe…

Partilerin il ve ilçe örgütleri-teşkilatları ne yapar?

Parti politikalarını bağlı bulunduğu şehirde yaşayan yurttaşlara anlatır.

Başka?

Yine bulunduğu şehrin sorunlarının çözülebilmesi, daha yaşanır bir şehir yaratılabilmesi için kafa yorar ve yerel yönetimlere katkı sunar.

Daha başka?

Ülkenin ve bağlı bulunduğu şehrin birlik ve bütünlüğünün korunması yönünde gayret gösterir, herhangi provokasyona karşı hakimiyet alanına girenleri uyarır, sakinleştirir.

*

Bütün bunları niye yazdım?

Anlatayım…

*

Hani yazımın başında demiştim ya, “siyasi partiler parti politikalarını bağlı bulunduğu şehirde yaşayan yurttaşlara anlatır” diye.

Geçtiğimiz Cumartesi günü Ankara’daydım ve bir kafeteryada, CHP Genel Merkezi tarafından hazırlanan birkaç çalışma geçti elime.

• Bir tanesinin başlığı şu: “Tank ve Palet Fabrikası İhanetinin Hikayesi.” Bunun devamı niteliğinde olan bir broşür daha mevcut: “Hiçbir Devlet 20 Milyar Dolarlık Kendi Tank Palet Fabrikasını Yabancılara Peşkeş Çekmez.”
  
  

Her ikisini de okudum ve söz konusu fabrikaya ilişkin oldukça önemli bilgiler edindim.

• Bir diğerinin başlığı ise şöyle: “Krizden Çıkış ve Normalleşme için Acil 5 Temel Çağrı.”

Bu broşürde her CHP’li üyenin örgütlenme çalışması yaparken kullanabileceği etkili beş yaklaşım mevcut.

•  Çarpıcı bir de kitapçık var; kitapçığın başlığı şu: “Tek Adam Parti Devleti Hevesinin Milletimize Faturası.”
  
  

CHP’nin ekonomi politikalarından sorumlu kurulun hazırladığı bu kitapçıkta, AK Parti hükümetinin iktidara geldiği günden bugüne kadar uyguladığı ekonomi politikaları hap şeklinde sunulmuş ve oldukça sade bir biçimde anlatılmış.

*

Biraz soruşturduktan sonra öğrendim ki, yukarıda okuduğunuz söz konusu çalışmalar CHP Genel Merkezi tarafından il örgütlerine gönderilmiş ve bununla beraber denilmiş ki: İl örgütleri bu çalışmaların içeriklerini yüz yüze anlatacak ve broşürleri bağlı bulunduğu ilde yaşayan yurttaşlara dağıtacak.

*

Ancak görüyorum ki Eskişehir İl Başkanlığı, Genel Merkez tarafından verilen bu görevi yapmıyor. Eskişehir’de çalışan bir gazeteci olarak söz konusu broşürlerin Ankara’da elime geçmesi hiç normal değil. Kaldı ki şehrimizde, CHP içerisinde politika yapan birçok tanıdığı arayıp durumu anlattığımda da hep aynı cevapla karşılaştım: “Ne broşürü, ne zaman gelmiş, niye bize haber verilmedi, partiye gitsek alabilir miyiz acaba…”

*

Öyle ki, bahsettiğim bu çalışmalar, CHP’nin son dönemde ürettiği politikanın en önemli maddeleri: Ekonomi ile Tank Palet Fabrikası!

Fakat Eskişehir’deki CHP İl Başkanı işi gücü bırakıp kongrede koltuğu nasıl kaptırmam diye kafa yorduğu için, asıl yapması gereken işleri önemsemiyor.

En azından şu yapılabilirdi: Söz konusu broşürler, delege seçimlerinde oy kullanmaya gelen parti üyelerine dağıtılabilir ve işin ciddiyeti anlatılabilirdi.

Ama nerdeee…

Hep söylüyorum ya; ne memleketini ne de partisini düşünüyor bazıları, varsa yoksa kişisel çıkar.

*

Tabii durum böyle olunca biraz araştırma yaptım.

CHP’nin İl Başkanlığı binası içerisinde, dağıtılmayan ve farklı konularda olan birçok broşür ve içi dolu broşür kolisi gördüm. (Fotoğrafta görüyorsunuz.)

Sadece bu kadarla kalsa iyi…

Siz bir de depoyu görün; aman Allah’ım! (Depo fotoğraflarını yayınlamıyorum)

*

Şimdi, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu halihazırda devam eden kongre sürecinin sonunda neyi hedefliyor?

Çalışkan, parti sorumluluğu olan ve dirençli bir örgüt yapısı hedefliyor; yani partiyi iktidara taşıyacak bir örgüt yapısı.

Peki, bu kafayla istenilen amaca ulaşılabilmesi mümkün mü?

Cevabı net: Hayır!