CHP’nin cumhurbaşkanı adayının kim olacağı meselesi, erken seçimin ilanıyla birlikte belki de en çok tartışılan konu oldu.
Öyle ki AK Parti ile MHP’de konuya girdi ve ardı ardına eleştirilerini sıraladı.
*
Abdullah Gül, Abdüllatif Şener, İlhan Kesici, Yılmaz Büyükerşen ve Muharrem İnce üzerinde uzun tartışmalar ve yoklamalar yapıldı.
Sonuçta şuna karar verildi:
- CHP’nin cumhurbaşkanı adayı yine kendi geleneğinden gelmeli, sosyal demokrat olmalı, parti tabanını tutabilmeli ve olabilecek fireleri engelleyebilmeli, deneyimli olmalı, halkın adamı imajını vermeli ve halkın dilinden konuşabilmeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la her türlü platformda mücadele edebilmeli (Bu aynı zamanda Yılmaz Büyükerşen’in Muharrem İnce’ye ilişkin görüşü), iyi hatip olmalı, her türlü enstrümanla (Şiir, slogan, hikaye, espri gibi…) halkın vicdanına dokunabilmeli, enerjisi yüksek olmalı vesaire…
*
Sonuçta 110 milletvekili dün sabah toplandı, yukarıda anlattığımız özelliklerin tamamının
Muharrem İnce’de olduğu kanaatine vardı ve partinin cumhurbaşkanı adayı olması yönünde imza attı.
*
Peki, Muharrem İnce adaylık açıklamasında ne gibi mesajlar verdi?
İsterseniz kısa kısa okuyalım…
*
Bir kere
tarafsız bir cumhurbaşkanı olacağının altını çizdi.
Bunu ifade ederken de parti rozetini çıkardı ve devletimizin bayrağı olan Türk bayrağının rozetini göğsüne taktı.
*
Adalet ve Kalkınma Partisi’ne, iktidara geldiğinden bu yana “AKP” diyen Muharrem İnce, tarafsızlık ilkesi gereği ilk kez “AK Parti” dedi.
Ancak burada şöyle ince bir detay var.
AK Partili seçmene hitap ederken “AK Partili kardeşim” dedi ancak partiyi yönetenlerin hatalarını aktarırken “AKP” dedi. Örneğin üniversite sınav sorularının çalınmasına ilişkin konuştuğu sırada “AKP-FETÖ ortaklığı” dedi.
Tabi burada dilinin sürçüp sürçmediğini bilemiyorum.
Malum… Yıllarca AKP deyip bir anda AK Parti diyebilmek oldukça zor.
O nedenle bunun bir dil sürçmesi olup olmadığını, İnce’nin ilerleyen zamanlarda yapacağı açıklamalarına göre anlayacağız.
*
Recep Tayyip Erdoğan’ın ifadelerine benzer ifadeler de kullandı İnce.
“Tek vatan dedi.
“Tek bayrak” dedi.
“Tek devlet” dedi.
Ancak Erdoğan’dan farklı olarak oldukça önemli bir şey daha söyledi.
“Tek cumhurbaşkanı” dedi.
“AK Parti’nin ya da CHP’nin cumhurbaşkanı olmaz, 80 milyonunun cumhurbaşkanı olur, tarafsız cumhurbaşkanı olur” dedi.
“Tek Atatürk” olur dedi.
“Kurucumuz ve kurtarıcımız Atatürk, 80 milyon vatan evladının Atatürk’üdür” dedi.
*
İnce; tarafsızlık, vatan, millet, devlet, bayrak, bağımsızlık mesajlarının yanı sıra
dini değerlerimize dönük gizli mesajlar da verdi. Bunu yaparken de öne çıkardığı konular terör ve yolsuzlukla mücadeleydi.
Dedi ki: “Terörle mücadele konusunda, soyguncularla mücadele konusunda mücadele edeceğime,
Allah’ın huzurunda söz veriyorum.”
Dedi ki: “Vatan için millet için çalışacağım ve bu mücadeleye
fani bir insan olarak devam edeceğim.”
*
İnce konuşmasının bir bölümünde ise Ahmed Arif’ten şiir okudu ve dedi ki:
“Diyarbakırlı Ahmed Arif’i okuyup duygulanan bir Muharrem İnce var.”
Bu hamleyi yapmasının nedeni; dili, dini, ırkı, mezhebi ne olursa olsun hepimiz bu toprakların insanıyız, aynı dertle dertleniyor, aynı trajediyle hüzünleniyoruz mesajını vermekti.
Tabi konuşmasının sonlarına doğru
Nazım Hikmet’ten de bir şiir okuduğunu yazmadan geçmeyelim.
*
İnce yine Osmanlı Devleti’nde yaşanan Fetret Devri’ne işaret ederek, aynı sürecin şu anda Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde yaşandığını ifade etti. Ülkenin hem ekonomik hem de idari anlamda çöküntüde olduğuna vurgu yaptı. Bunu yine kendisinin çözebileceğinin altını çizdi.
*
Tabi Recep Tayyip Erdoğan’a dönük ciddi de bir mesaj verdi ve dedi ki: “Ben entelektüel bir tartışma içerisine girmek isterim, ekonomi konuşmak, dış politika konuşmak isterim ancak
başka dilden de konuşurum tabi. Buna karar verecek onlar. Onlar nasıl bir tavır içerisine girerlerse,
misliyle aynı tavrı göreceklerine emin olsunlar.”
İnce bu sözleriyle Erdoğan’a meydan okudu. “Her türlü mücadele yöntemine varım” mesajı verdi.
Yine Erdoğan’a açıktan çatmadan da geçmedi ve dedi ki:
“Üniversite diplomamı, isteyene vermeye hazırım!”
*
İnce, konuşmasında bir de eleştiriye cevap verdi.
AK Parti şöyle diyordu: “Genel başkan olamadı, cumhurbaşkanı mı olacak?”
AK Parti’nin bu söylemine Muharrem İnce’den net cevap geldi:
“Tayyip Erdoğan Beyoğlu Belediyesi’ne başkan olamadı ancak şimdi cumhurbaşkanı oldu.”
*
Önemli bir söylemi daha vardı İnce’nin…
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için saray ifadesini kullanarak dedi ki:
“Ben Çankaya’ya çıkacağım, sarayı ise bilim yuvası haline getirerek gençlerimize teslim edeceğim.”
*
İnce, konuşmasının ardından CHP kurmaylarıyla birlikte
Cuma namazına gitti ve burada, yukarıda okuduğunuz dini değerlere ilişkin verdiği gizli mesajı açık hale getirdi.
“Biz de aynı sizin gibiyiz, kimsenin ibadeti ve inancıyla bir sorunumuz yok” dedi.
*
Namazdan sonra Birinci Meclis’e giden İnce’nin bu hareketle verdiği mesaj ise bana göre şuydu:
“Biz, parlamenter ve demokratik bir rejimden yanayız, cumhurbaşkanı olduğumda parlamenter demokrasiyi tekrar getireceğiz, bunu; Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti ruhuyla, Kuvayi Milliye ruhuyla, cumhuriyeti kuran partinin yine cumhuriyeti kurtaracağı inancıyla yapacağız.”
*
Yazımızın sonuna yaklaşırken şunu da belirtmek istiyorum.
Muharrem İnce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu, Kılıçdaroğlu ise İnce’yi sık sık onore etti. Hatta İnce, konuşmasını bitirirken, Kılıçdaroğlu’nu ayakta alkışlattı.
Kongrelerde rakip olan iki ismin demokratik bir anlayışla ülkenin geleceği için uzlaşmasının ve kamuoyuna birliktelik mesajı vermesinin, Türkiye’nin kurtuluşu, CHP’nin ise geleceği için fazlasıyla önemli olduğunu düşünüyorum.
*
Evet…
CHP, nihayet
puslu havayı dağıttı ve sürece başladı.
Bu noktada İnce tercihinin yerinde olduğunu düşünüyorum.
Kıvrak zekası, hazır cevap olması, kendinden emin hali, siyasi deneyimi, bitmeyen enerjisi, hatipliği, mizah yeteneği, entelektüel duruşu ve halkın içinden yetişen biri olması, İnce’nin en büyük avantajları.
Ülkemiz için hayırlı olsun diyor, ilerleyen günlerde değerlendirmelerimize devam edeceğimizi ifade ederek bugünlük köşeyi kapatıyorum.