Son yapılan seçim anketlerini incelediğimde AK Parti’nin oy oranı yüzde 40-41 bandında geziyor. CHP’de ise ciddi bir artış söz konusu değil. AKAM’ın anketine göre yüzde 25,5, ORC’ye göre yüzde 23,7, GEZİCİ’nin anketinde ise yüzde 28,1 çıkıyor.
AK Parti’nin ise oyları ORC’nin 9-13 Nisan arasında yaptığı çalışmada yüzde 48,3 çıkıyor. 11 Nisan 17 Nisan arasında AKAM’ın anketinde yüzde 40,7, GEZİCİ’nin anketinde de 39,2.
Televizyonlarda anket firmalarının yetkililerini dinlediğimde AK Parti’nin oy oranının ortalama yüzde 40-41’de kalacağını söylüyorlar.
AK Parti’den kayan oylar CHP’ye gitmediği görülüyor. Her üç şirketin araştırmasını incelediğimde MHP’nin oylarında yüzde 2-3’lük bir yükselme söz konusu.
HDP’nin ise kıl payı da olsa barajı aşacağı çıkmış anketlerde. AK Parti’den kopan oyların büyük bölümü HDP’ye gitmiş.
HDP’nin barajı aşması halinde AK Parti’nin en az 40-50 milletvekili sayısı azalır. CHP’nin de milletvekili sayısında azalma olabilir. Ama en fazla AK Parti’yi etkiler.
MHP’de de küçük de olsa yükseliş görülüyor. Anketlerde MHP’nin oylarının iki puan artacağı çıkıyor. İki puan artması halinde MHP’nin TBMM’deki milletvekili sayısında 10 ila 20 arasında bir artış söz konusu olabilir.
‘Milli İttifak’ın ise oy oranının nerede olduğu konusunda daha kesin bir çalışma yapılmamış. Sadece bir anket firması bir çalışma yapmış. O ankette de yüzde 4,1 çıkmış.
Bu rakam doğru ise daha seçime 40 gün kaldı. Saadet Partisi-BBP ittifakının seçim beyannamesi açıklanmadı. Milli İttifakın seçim beyannamesi de açıklandıktan sonra ben bu rakamın daha yukarılara çıkabileceğini düşünüyorum.
Baraj sorunları olmadığını söylüyorlar. Milli İttifak bir dalgalanma yarattı. Bazı ezberler bozuldu. Aşamasa bile kıl payı baraja takılabilir.
UFUKTA KOALİSYON MU GÖRÜNÜYOR
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’a geçtiğimiz Cuma günü akşamı ES TV’de yaptığım TV programında sordum:
“CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oy oranlarının yüzde 35 olduğunu söyledi. Sizce yüzde 35 iyi rakam mı? AK Parti’nin oyları yüzde 40 veya altına düşerse ufukta bir koalisyon görünüyor mu?”.
Ataç şu cevabı verdi:
“AKP’nin oy oranı bugünlerde yüzde 40 civarında. Bu rakama göre AKP’nin tek başına hükümet olması zor. CHP yüzde 35, MHP’de yüzde 15 oy aldığında CHP+MHP koalisyonu kurulma ihtimali yüksek. AK Partililer düne kadar tek başına iktidarlıklarını koruyacaklarını söylüyorlardı. Bugün ise dikkat ettiysen her lafın arasına koalisyon sıkıştırıyorlar. 8 Haziran günü sabaha karşı oy sayımı tamamlandığında tek başına hükümet kurma yetkisini kaybettiklerini bugünden gördükleri için seçmene koalisyonu öcü gibi göstermeye çalışıp, oy kaybını durdurmanın mücadelesi içerisine girdiler. Ama koalisyonları öcü gibi göstermeye çalışmaları kursaklarında kalacak.”
“CHP’NİN VAATLERİNİN YARISI
BİLE GERÇEKLEŞSE ÖNEMLİ”
Ahmet Ataç’a,”CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu seçim beyannamesini açıkladı. Emeklilere iki maaş ikramiye, asgari ücret 1500 TL olacak. Kredi mağdurlarının sorunu çözülecek. Emekli maaşları ile çalışan maaşları arasındaki "uçurum" kapanacak. Çalışan emeklilerden kesilen sosyal güvenlik destek primi kalkacak. Hiçbir hanenin geliri 720 TL'nin altında olmayacak. Kamuda taşeron işçi bırakmayacağız. AVM ve hipermarketlere, küçük esnaf korunacak. Esnafa, ödediği vergi ve prim miktarı kadar sıfır faizli kredi kullandırılacak. v.s. gibi. Bu vaatler gerçekleşebilir mi? Kaynak nereden bulunacak” diye de sordum.
“KAÇAK SARAYA, UÇAĞA KAYNAK NEREDEN
BULUNDUYSA CHP’DE EMEKLİYE BULUR”
‘Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Cumhurbaşkanlığı Saray’ın maliyetinin 1 milyar 370 milyon lira olduğunu açıkladı. Bu para 685 okul, 680 öğrenci yurdu, 1000 yataklı 55 devlet hastanesine eşit. Kaçak Saray, uçak, bakanlara, Diyanet İşleri Başkanına alınan Mercedes otomobillere kaynak nereden bulundu ise CHP’de seçim beyannamesindeki vaatleri için kaynak bulur. Zaten bazı vaatler dikkat ettiyseniz 4’yıla, bazıları ise uzun vadeye yayılıyor” dedi.
“CHP ESKİŞEHİR’DE ÜÇ MİLLETVEKİLİ ÇIKARIR”
Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç açık sözlüdür. Doğru olduğuna inandığı sözleri açık yüreklikle söylemekten kaçınmaz.
Ön seçimin yapılmamasını eleştirdi. Ön seçim yapılmış olsaydı, bugünkü milletvekili adayların belki aday olma imkanları olmayabileceğini vurguladı. Milletvekili aday belirlemede en demokratik yolun ‘ön seçim’ olduğunu söyledi.
Belediye Başkanların milletvekili adaylarının yanında çok fazla görünmediklerini de sordum:
“Bizler Belediye Başkanıyız. Yapılması gereken rutin işlerimiz var. Onları yapıyoruz. Zaman buldukça da adaylarımızın gezilerine katılıyoruz. Mayıs ayından itibaren onların yanında daha sık görünmeye çalışacağız. Bu saatten sonra aday beğenmiyoruz deme lüksümüz yok. Onlarda CHP’nin adayları, Eskişehir’de üç milletvekili çıkarabilmek için adaylarımızla birlikte koşturacağız.”
‘Neden milletvekili adayı olmadınız?’ sorusuna ise,”Biz adayım demedim. Genel Başkanım benim aday olmamı isterse, Eskişehir’de bana bu görevi verirse olurum dedim. Genel Başkanım benim Tepebaşı Belediye Başkanlığında kalmamı, görevime devam etmemi istemiş olacak ki, bana görev vermedi.”
Muammer Kaya’da rektör adayı
ESOGÜ Maden Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muammer Kaya’nın dün bana göndermiş olduğu e-posta’yı okuduğumda şaşırmadım. Çünkü yaklaşık bir hafta veya 10 gün önce bir arkadaşım ile sohbet ederken o söylemişti.
OSOGÜ Rektörlük seçimlerine az bir zaman kaldı. Yanılmıyorsam Ağustos ayı içerisinde yapılacak. Seçimlere çç ay kaldı. Bugüne kadar sadece ESOGÜ İlahiyat Fakültesi Felsefe ve Din Bilimleri Bölümü Din Sosyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ejder Okumuş ile İnşaat Mühendisliği Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Tosun resmi olarak rektörlüğe adaylıklarını açıkladılar.
Dünde ESOGÜ Maden Mühendisliği Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Muammer Kaya, bana göndermiş olduğu e-posta da rektör adayı olduğunu resmen açıklamış. Muammer Hoca ile ESOGÜ TEKAM Müdürü iken çok sık görüşür ve kendisinden aldığımız bilgilerle pek çok haber yapmıştım. Kendisini yakından tanırım, çalışkan ve başarılı bir akademisyen.
Göndermiş olduğu e-postada,”TEKAM Müdürü iken yaptığım araştırmalar, çalışmalar benim için rektörlük için bir staj çalışması idi. Şimdi artık kıvama geldiğimi düşünerek ESOGÜ Rektörlüğüne aday olmaya kalktım. Adaylığımı resmen Üniversiteye 23 Nisan 2015 tarihinde duyurdum. 45 yıllık köklü ESOGÜ’nün 38 yılında fiilen bulundum. Doğduğum, büyüdüğüm, okuduğum ve kariyer sahibi olduğum Üniversiteme ve şehrime minnet borcumu ödemek için Üniversitemi yönetmeye talibim. Hayalim ESOGÜ’yü Türkiye’de üreten marka bir Araştırma-Geliştirme Üniversitesi yapma. Üniversiteme ve şehrime olan minnet borcumu daha fazla hizmet ederek ödemek istiyorum.”
Prof. Dr. Muammer Kaya’ya çıktığı bu hayırlı yolda başarılar diliyorum. Yolun açık olsun hocam.