CHP ısrarlı ama…

Zira CHP’nin Köşk adayı konusunda Büyükerşen ismini önümüzdeki günlerde sadece şehrimiz değil belli ki tüm Türkiye tartışacak.

Malum dün CHP konuyla ilgili bir değerlendirme toplantısı yaptı ve Genel Başkan Kılılçdaroğlu toplantı sonrası isim üzerinde konuşmadık dese bile içeriden sızan bilgiler CHP’lilerin bir küçük anket yaptığı ve Büyükerşen isminin öne çıktığı yönünde.

Yani görünen o ki Büyükerşen aday olacak mı, olmayacak mı? Sürecini bu kez de Cumhurbaşkanlığı seçimi konusunda yaşayacağız.

Biz bu tabloya alışkınız ama özellikle yaygın medya için zor bir dönem olacak.

İşin şakası bir yana ben Büyükerşen’in daha önce de yazdığım gibi aday olmayacağını daha doğrusu içinde bulunulan ve defalarca belirttiğimiz koşullar yüzünden olamayacağını savunuyorum.

Kendisi de zaten aday olacak mı diye tartışmak yerine Cumhurbaşkanlığı makamının işlevselliğini yapısını tartışmak gerekir diye önemli bir işaret veriyor.

Ben bu söylemi “aday olmam çünkü Cumhurbaşkanlığı makamını işlevi benim arzu ettiğim düzeyde değil”  olarak algılıyorum ve hak da veriyorum Büyükerşen’e bu konuda.

Ama CHP ısrarına devam edecek ve sık sık Büyükerşen’in kapısını çalacaktır.

Her ne kadar CHP Eskişehir’i kaybetmeyi göze almaz diyenler olsa da. CHP’nin aday çıkarttığı bir ismin Cumhurbaşkanı seçilmesinin yaratacağı etken CHP için Eskişehir ve İzmir’i kazanmaktan daha anlamlı gözükebilir.

Zaten seçim kazanılmazsa aday olan isim görevine geri dönebiliyor. Bu yönüyle de kaybedilmiş bir şey olmadığı anlamı da çıkabilir.

Velhasıl her şey mümkün gözükmekle birlikte tek gerçek var ortada. Bu konu enikonu gündemde kalacak ve net cevap için bir süre bekleyeceğiz. Bu süreçte de boş durmayıp senaryolar, denklemler bazı işaretlerden niyet okumalar çıkaracağız. Havanda su döveceğiz yani. İşimiz var.

“Biraz Müsaade”

Önümüzdeki 15 gün boyunca sizlerle birlikte olamayacağım. Zira parça parça değil gerçekten dinlenmek için uzun araları tercih eden birisiyim. Geçen sene direniş dönemine denk düşen ve dinlenemediğim bir izin sürecinden sonra yoğun, yorucu, yıpratıcı bir seçim süreciyle birlikte hem iyi bir tatil hem de iyi bir istirahata fazlaca ihtiyaç duyduğum için erkenden kaçıyorum.

Kimileri gazetecilik zor der, kimileri Televizyonculuk, kimileri de idarecilik. Her üç kulvarda aktif olunca varın yorgunluğu siz düşünün. Bu yüzden bir süre izninizi istiyorum. Umarım daha dinlenmiş, daha büyük heveslerle ve inşallah çok keyifli bir dönemde yine sizlerle birlikte oluruz. Hoşçakalın.