Teröristlere "Teslim ol" çağrısında bulunan kahraman polislerimiz, örgüt mensuplarının silahla mukavemet etmesi üzerine, aldıkları eğitimin hakkını vererek operasyonun düğmesine basmış.
Adana'da Çevik Kuvvet Polislerinin servis aracına saldıran teröristler, Eskişehir'de düzenlenen bir operasyonla etkisiz hâle getirildi. Eylül'ün 25'inde Yüreğir İlçesi'nde meydana gelen saldırıda – neyse ki – hiç bir vatandaşımız hayatını kaybetmemişti. Biri polis beş vatandaşımızın yaralandığı saldırı neticesinde teröristler olay yerinden kaçmayı başarmış, ancak sıkı bir takibe alınmışlardı. Eskişehir'de yapılan operasyon gösterdi ki eşkiya cehennemin dibine kaçsa bulunup yakalanıyormuş...
Gelelim operasyonun ayrıntılarına... Adana'dan kaçarak Eskişehir'e gelmeyi başaran terör örgütü mensupları Büyükdere Mahallesi'ndeki sığındıkları bir evde yakalanmışlar. Polis önce ayak üstü bir durum değerlendirmesi yaparak ve ivedilikle operasyon yapmaya karar vermiş. Teröristlere "Teslim ol" çağrısında bulunan kahraman polislerimiz, örgüt mensuplarının silahla mukavemet etmesi üzerine, aldıkları eğitimin hakkını vererek operasyonun düğmesine basmış.
Neyse ki operasyonda ölen polisimiz olmamış. Sadece iki polisimiz Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde ayakta tedavi edilmişler. Emniyet mensuplarına 'geçmiş olsun' dileklerimizi iletiriz. Engin Dinç ve silah arkadaşlarını da tebrik ederiz. Tereyağından kıl çeker gibi başarılı bir operasyon düzenlediler. Hem çevredeki vatandaşlarımızı hem de kendilerini korumayı başardılar.
Deniz'in altından uçarız
ESO yönetiminin düzenlediği sektör buluşmalarından birinde Milli Denizaltı Projesi hakkında Eskişehirli sanayicilerin yapabilecekleri masaya yatırıldı. Öncelikle bahsedilen Tip 214 denizaltısının bir Alman gemisi olduğunu, milli filan da olmadığını belirtelim. 1982 yılından beri patent altında Alman denizaltıları üretiyoruz ve elimizde bulunan bazı eskimiş denizaltılar yerine de yeni Alman denizaltıları üreteceğiz.
Yeni bir şey yok yani ortada...
Ancak hükumetimizin niyeti bu yeni denizaltılardaki yerli katkısını yükseltmek. Ki bu konuda her türlü tebriği hak ediyorlar. Burada da Eskişehirli işadamlarına bazı fırsatlar düşebilir. Savaş sanayii öyle bir şey ki, insanlar, "Biz artık savaşmaktan vaz geçtik" demedikleri müddetçe sırtınız yere gelmez. Yani harp sanayii, krizlerden fazla etkilenmez. Eskişehirli işadamlarının bu sektördeki fırsatları değerlendireceğini umut ediyorum. Bu arada ESO Başkanı Celalettin Kesikbaş'ı da tebrik ederim. Biz eskiden bu tip 'Fırsat Değerlendirme Toplantıları'na Eskişehir'de rastlamazdık. Benzerlerinin devam edeceğini umut ediyoruz..
Özcan taşı gediğine koymuş
Odunpazarı Belediyesi'nin ekim ayı Meclis toplantısı, Başkanvekili Nihat Çuhadar eşliğinde yapıldı. Toplantıda konuşan AK Partili Murat Özcan, bazı belediyelere kayyum atanmasına ilişkin CHP eleştirilerine cevap vermiş. Murat Özcan, hükumetlerinin terörle ilişkisi olduğu ifade edilen belediyelere kayyum atadığını belirterek, "CHP’li arkadaşlarımız, kendi partisinin teşkilatına kayyum atayacak kadar da bir çelişki içerisindedir" ifadelerinde bulunmuş. CHP'liler elbette Özcan'a bir cevap vermişler. Ayrıca hükumetin bazı belediyelere kayyum ataması konusunda da kendisinden farklı düşünüyorum.
Fakat bunlar ayrı tartışma konuları...
Burada Sezar'ın hakkını Sezar'a, Murat Özcan'ın hakkını da Murat Özcan'a vermek zorundayız. Gerçekten de taşı gediğine koymuş...
2020'yi çoktan kaybettik
Tam da IMF ile hükumetimizin 11 gün süren toplantılarından sonra Maliye Bakanımız Berat Albayrak Yeni Ekonomik Paketini açıkladı. Zaman zaman hükumetler ekonomik programlarını kamuoyuyla paylaşabilirler. Ancak bu paketlerde net hedefler ve bu hedeflerin hangi zaman dilimlerinde gerçekleşeceği vurgulanır. Ayrıca olası dış ve iç krizlere karşı bütçeden ne kadar para ayrıldığı gibi konular da paketin içinde olur.
Ancak Sayın Cumhurbaşkanımızın damadı – mutat olduğu üzre – dilek ve temennilerinin dışında bir şey belirtmedi. Sayın Albayrak 2019 yılının başarıyla geçen bir dengelenme yılı olduğunu ifade etti. Doğrusu bu açıklamayı duyunca dengem bozuldu. Oturduğum sandalyeden düşeyazdım. Başarı meselesine ise hiç girmeyeceğim. Zaman zaman mizahi yazılar kaleme alsam da, bu konuda Ekonomi Bakanımızla aşık atamayacağım ortada. Yine açıklamada "Dinamik bankacılık adımları, sağlam projeksiyonlarla aksiyonlanmış programlar" gibi ifadeler bulunuyordu.
Doğrusu bu laflardan hiçbir şey anlamadım. Anlayan bir ekonomist varsa beri gelsin. Allah aşkına nedir, sağlam projeksiyonlarla aksiyonlamak? Daha önceki yazılarımda Türkiye'nin ekonomik olarak 2020 yılını çoktan kaybettiğini belirtmiştim. Şimdi 2021'den de ümidim azaldı...