Çalınmış yaşam!...

Önder Baloğlu yazdı

30 Kasım 2015 00:00
A
a
Sütiş Eskişehir
Gazetecinin yaşam savaşı çok başkadır...

Hele yaşam, sizinle savaşmaya başladığı günlerde daha da özeldir...

Herkes gibi dünyayı, yaşamayı severiz ama, "Ölüm bizden uzak dursun!" şarkılarıyla yakarmayız...

Sadece,

"Kaybolan yıllarımızı ararız..."

***

Onuruyla savaşan, yıllarca tutuklu kalan, gerektiğinde canını veren arkadaşlarımız vardır... Bunların içinde de gizlidir…

"Kaybolan yıllar..."

Son örneği…

"Can Dündar ve Erdem Gül..."

Yaptığı "Atatürk" belgeseli çok kötüydü Can’ın...

Büyük tepki aldı...

Genel Yayın Yönetmeni olduktan sonra, "Cumhuriyet" gazetesinde  "Cumhuriyet" değerlerini savunan yazarları arka plana çekmesi de, ayrı bir üzüntümüz olmuştu...

Ama tüm bunlara karşın...

"Can ve Erdem gazetecidir..."

Yaptıkları haber de gazetecilik başarısıdır...

Gazeteci kaynağını vermez...

Haberini yapar geçer, o kadar!

Neydi haber?

"TIR'lar silah taşıyormuş..."

Doğru mu?

"Evet..."

Böyle bir haberi eline geçiren gazeteci yayınlamazsa, zaten gazeteci değildir...

Hem sonra, neden yayın tarihinden 6 ay sonra tutuklama geliyor?

Bu sorunun yanıtını da...

"Putin’e sormak gerekir!.."

Düşürülen Rus uçağı nedeniyle ortaya çıkan gerginlik, bu tutuklama kararı ile...

"Putin’i de rahatlatmıştır!..”

***

Neticede...

"Gazetecilik tutuklanmıştır Türkiye'de..."

 Bugün yaşam, bilançomuzda, “Şüpheli alacaklar” tarafından görünse bile, “ kaybolan günler, yıllar” değil…

“Çalınmış yaşamdır bu karar!..”

////////////////////////////

F16’lar Eskişehir’e yakışıyor

Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutanlığı, 2014'ün Ağustos ayında lağvedilerek, tüm faaliyetleri Eskişehir'de yeni kurulan "Hava Savunma Komutanlığı"na devredilmişti...

Bu değişiklik tepkilere de yol açmıştı...

Örneğin CHP'li "Umut Oran" sormuştu:

"IŞİD'in Güneydoğu sınırımızda ciddi ve yakın tehdit oluşturduğu bir dönemde Diyarbakır Komutanlığı'nın kapatılması ülke güvenliği açısından büyük bir risk oluşturmuyor mu?"

- Komutanlığın lağvedilmesi, "çözüm" sürecinde atılan adımlardan mıdır?

"Acil bir harekât durumunda Eskişehir'den kalkacak bir F-16'nın Suriye, Irak sınırımıza ulaşması kaç dakika sürmektedir?"

***

Umut Oran'ın özellikle son sorusunun yanıtını Rus uçağının düşürülmesi olayında yaşadık...

F-16 pilotları elbette bu amaçla hududa gitmediler ama,  "Vur" emrinin nereden verildiği Eskişehir'e soruldu...

Türkiye'nin Rusya'ya ait "SU-24" uçağını angajman kuralları çerçevesinde verilen emirle mi yoksa "F-16" pilotunun inisiyatifiyle mi düşürüldüğü sorusu aydınlandı.

Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığı’ndan, sınırı geçen uçak için "Vurma" emri almayan Türk pilot, angajman kuralları kapsamında verilen yetkisini kullandı...

Bu olay, öyle ya da böyle, E-16'ların Eskişehir'den sınırlarımıza rahatlıkla görev için ulaşabileceğini göstermiştir...

 //////////////////////

Kıssa-dan

Eskiden "biri "Allahuekber" dediğinde akla "patlayan silahlar, canlı "bombalar" filan değil, ibadet gelirdi...

Akif Kökçe

///////////////////////

Günün Sözü

Halk, büyük yalan söylemediği için devletin söylediği büyük yalanları her zaman doğru zanneder...

Adolf Hitler

/////////////////////

Günün Balı

Gençken karamsar olmak, yaşlıyken iyimser olmak kadar acıdır...

/////////////////////

Özdeyiş

Hep güneşe bakarsan, bir gölgenin olduğunu göremezsin...

///////////////////

Kolsuz Yaşar’dan

Eeee...

Yoksulsan, çıplaksın işte...

"İktisaden böyle her gün giydirirler adama!"

///////////////////////////

Günün İncisi

Her toplum, kendi yapısına uygun düzenbazlık türünü doğurur...

Leonardo Scıascıa

///////////////////////

Günün Sorusu

İki adet beyne sahip olan dahi kimdir?

Yanıt:

"Hamile kadın..."

 //////////////////////////

Kızılderili’nin uzun adı

Küçük Kızılderili, "Baba bütün arkadaşlarımın adı Tim, Bom, Joe gibi kısa. Bizim Kızılderililerin adı neden çok uzun?" diye sormuş.

"Kızılderililer, genellikle hassas insanlardır.  Bebek sahibi olurken etkilendikleri olayları anımsatan isimleri çocuklarına verirler" diye yanıt veren baba şöyle devam etmiş:

"Örneğin, annen ablana hamile kalırken gün batınımda gökyüzünün kıpkırmızı görünümü bizi etkiledi. Adını Suda Yansıyan Kızıl Gök koyduk. Abine hamile kaldığı anda bölgedeki kasırga bizi etkiledi. Fırtınada Süzülen Kartal adı abine o yüzden kondu..."

Küçük Kızılderili dikkatle dinlerken babası noktayı koymuş:

"Anladın mı şimdi?  Uzun Çin Malı Dandik Prezervatif!..”

//////////////////////////////

G-String

3 çocuklu kadın alışveriş merkezinde dolaşırken bir dükkanda incecik bir "G-String" seçip bel lastiğinden tutarak germiş, "Ne dersiniz çocuklar? Babanız buna bayılacak" demiş...

6 yaşındaki oğlu “Iııh!" demiş:

"Babam bunu hayatta giymez'"

//////////////////////////////

Bir ibret olayı!

Cumhuriyet Genel Yayın Müdürü "Can Dündar" ve Ankara temsilcisi "Erdem Gül", çeşitli suçlardan dolayı tutuklandılar... Nedir bunlar?

"Örgüte üye olmadan yardım etme, siyasi ve askeri casusluk, gizli bilgileri açıklamak..."

Tutuklamanın      gerekçeleri bellidir. Sanığın kaçma, kanıtları yok etme, tanıkları etkileme olasılıkları varsa tutuklanabilir. İki gazeteci 6 ay önce yayımlanan haberle ilgili tutuklandılar. Aradan geçen sürede bu gerekçeler oluştu mu? Ya da oluşacağına ilişkin bir olasılık var mıydı? Yoktu. Buna karşın tutuklama bekleniyordu. Neden? Cumhurbaşkanı çok kızmış, "Dündar”ı kastederek şunları söylemişti:

"Bu haberi özel haber olarak yapan kişi de öyle zannediyorum ki bunun bedelini ağır ödeyecek. Öyle bırakmam onu..."

Yargı, hukuk ve demokrasi adına acı bir ibret olayı !

/////////////////////

Günün Şiiri

Bitişin başlanıcı

Serçelerin ıpılık kanat çırpınışlarından

Girer pencereden ilk yazın kokusu

Dört duvar arasında paramparçadır geceler

Töreni sarar o büyük korku

Sonra garipsi bir ansıma başlar

Yaşama çabasına sarılırsın son gücünle

Silinir tüm karanlıklar ışır çevren

Umutlar birer birer gelir yepyeni günle

Ipılık kanat çırpınışlarında gecelerin

Bir yeşil türkü çınlar kulaklarında

Göz kırpar hastane odasındaki çiçekler

Bitişin en güzel başlangıcında...

Nadir Caner (Türk Dili-1973)

 /////////////////////

"Çok yaşa"nın geçmişi

Hapşıranlara "Çok yaşa" deme alışkanlığı Hıristiyan inanışında, hapşırmayla insanların vücutlarındaki     şeytanı dışarı attıkları görüşünden geliyordu.

Bu söz "God Bless you" yani "Tanrı seni korusun" cümlesine dayanıyor.

Orta Çağ Avrupası'nı sarsan büyük veba salgınında söylenmesi, Papa tarafından zorunlu hale getirilmişti...

////////////////////

Günün Olayı

Üçüncü köprü ve üçüncü havalimanından sonra "Üçüncü Dünya Savaşı"nı çıkarmak da iktidarımıza nasip olacak gibi görünüyor.

Hayırlı olsun!

//////////////////////

Günün Biberi

Komuta kademesi öyle bir dizayn edilmiş ki, askeri konularda hata yapan iktidarı uyaracak komuta kademesi kalmamış!

Akif Kökçe

Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi