Eskişehirspor’un ilk yarı itibarıyla almış olduğu sonuçlar, oynamış olduğu oyun ve sıralamadaki yeri kimseyi memnun etmedi. Ortada bir başarısızlık vardı, sorumluluk alması gereken Teknik sorumlu Sayın Ertuğrul Sağlam sorumluluğu üstlenip ekibiyle beraber istifa etti. Doğru olanı yaptı. Ertuğrul Sağlam başarısız mıydı? Bana göre başarısızdı. Gereğini yaptı ve gitti; bundan sonraki spor yaşantısında başarılar dilerim. Benim anlayamadığım, alınan her olumsuz sonuçta eleştirenlerin gittikten sonra methiyeler dizip timsah göz yaşları dökmeleri. Sayın Ertuğrul Sağlam adam gibi adamdı eyvallah, başarısız olduğunu kabul etti ve ayrıldı. Bence sıfatının önünde “teknik” olan adamlar da adamlığını göstersin ve gereğini yapsınlar.
Hayretler içerisinde gündemi ve yazılanı çizileni takip ediyorum. Herkes tutturmuş ben Eskişehirspor’u senden daha çok seviyorum, diyerek sağdan solda çekiştirerek bir köşeyi tutmak amacında. Köşeyi tuttuysan senden büyük Eskişehirspor’lu yok, cengaver gibi savunuyorlar. Köşelerini kaybettiler mi: Hakaretin eleştirinin haddi hesabı yok. Söylemler bel altına kadar iniyor. İşin kötü tarafı bazı yöneticilerde buna alet oluyorlar.
Şu anki yönetim yaptığı icraatlarla güven kaybı yaşıyor. Sezon başında yapılan gençleştirme operasyonuyla geleceğin takımını kurma sevdasıyla yola çıkıp hatalar yaptılar. Şunu düşünemediler: Futbolda bugün yoksan gelecekte de yoksun. Allah muhafaza kötü bir sonuçta ortalık toz duman olur, ne bugün kalır ne gelecek kalır. Acilen yapmanız gereken, hiçbir mazeret üretmeden takımın başına bir teknik adam ve lig tecrübesi olan, takımı güçlendirecek, taraftarı heyecanlandıracak oyuncular transfer etmek.
Daha önce başkanlık yapmış isimler ve bazı iş adamları toplantılar yapıp Eskişehirspor’u tartışıyorlar. Ne olacak bu takımın hali, takımı küme düşürmeyiz diye söylemde bulunuyorlar. Yerel basından takip ediyoruz. Bence samimi olsalar şunu yaparlardı. Eskişehirspor kulüp başkanını toplantıya davet ederler, tartışırlar ve Başkana bir yol haritası çizerler. Desteklerini açıklarlar, takım düzlüğe çıkana kadar maddi destek verirler. Yada bir oyuncunun transfer ücretini üstlenirler. Spor kamuoyu samimi olduğunuzu anlar; sizi destekler, helal olsun der. Aksi bunun adı halk dilinde çalı dibi dövme denir.
Bir anı; Yine bir Eskişehirspor kongresi maddi konuda ciddi sıkıntılar var. Belediye başkanları kongrede, başkanlar verecekleri maddi desteğin miktarını açıklıyorlar. Adı bende saklı, bir önemli belediye başkanımıza soruyorlar. Başkanım siz ne kadar destek olacaksınız derler, sayın başkan Eskişehirspor sevgisi üç beş bin lirayla ölçülmez, ben canımı seve seve veririm der salon alkıştan yıkılır. Çok kıymetli başkanım maddi destek olmadan kongreden ayrılır. En büyük alkışı o alır. Şuan Eskişehirspor canını vereceklere ihtiyacı yok, maddi ve manevi destek vereceklere ihtiyacı var.
Taraftarlar bu kulübün gerçek sahipleri, gidişattan kimsenin memnun olmadığı gibi onlar da memnun değiller. Kulübün iyi yönetilmediğini düşünüyorlar. Gidişattan her kesimin endişelendiği gibi onlarda endişeleniyorlar. Verilen sözlerin yerine getirilmediğini düşünüyorlar, haklılarda. Takım küme düşme korkusu yaşıyor. Durum böyle olunca taraftarda sahiplenme adına haklı olarak yönetimi sorumlu tutuyor. Ancak gerçek şu: Eskişehirspor yönetimi istifa etse en büyük zararı Eskişehirspor görür. Takımda büyük kaos olur. Kongre kararı alınsa, süreçten dolayı lige verilen ara iyi değerlendirilemez. Gerekli takviyeler yapılamaz; takım yara alır. Bu gerekçelerden dolayı taraftarın biraz daha sağ duyulu davranması gerekir. Bence kongre zamanında yapılmalı. Taraftar yönetimden memnun değilse desteğini çekebilir, ancak takımını sonuna kadar desteklemelidir.