Çakırözer ve Ataç farkı

Dün Odunpazarı Belediyesi Hasan Polatkan Kültür Merkezi’nde “Eskişehir Gündüzler Derneği”nin düzenlemiş olduğu “Termik Santral Tehlikesine Karşı Şehrimizin Geleceği” konulu söyleşi yapıldı…
Gündüzler, rahmetli annemin köyü…
Bütün şehir yasasıyla mahalle oldu…
Hükümet Alpu İlçesi’ne “Termik Santral” yapımı için düğmeye bastı…
Gerekçe de, Beyazaltın Mahallesinde yeni kömür yatağının bulunması…
Termik Santralini çalıştıracak enerji kömürden sağlanacak…
Son yıllarda yeni yapılacak olan “Termik Santralleri”ne tepkiler çiğ gibi büyüyor…
Bugünlerde ÇED Toplantısı yapılacak…
ÇED’den “yapılmasında sakınca yok” kararı çıkması halinde “Termik Santral”in yapımının durdurulması zora girer…
Zonguldak’ın Kilimli İlçesine bağlı Çatalağzı Beldesinde 2015 yılında yapılması gündeme gelen “Termik Santral”ın yapılmasını milletvekilleri, belediye başkanları ve halk birlikte durdurmayı başardılar…
Alpu İlçesinde yapılacak “Termik Santral” ile ilgili muhalif sesler çok ama çok zayıf çıkıyor…
Bırakın Ankara’ya Eskişehir’de “karşıyız” diye çıkan ses Alpu’ya bile ulaşmamış…
MHP Zonguldak Milletvekili ve geçmişte Zonguldak Belediye Başkanlığı da yapan Zeki Çakan, “Termik Santralleri”nin çevreye ne kadar zarar vermiş olduğunu Karpuz Plaj’ını açtığında bizzat yaşadığını söylüyor…
VEKİLLERDEN BİR TEK
ÇAKIRÖZER KATILDI
Gündüzler Derneği’nin düzenlediği “Termik Santral Tehlikesine Karşı Şehrimizin Geleceği” konulu söyleşiye parlamentoda grubu bulunan siyasi partilerin il başkanları ile AK Parti ve CHP Milletvekilleri, AK Parti, CHP ve MHP İl Başkanları da davet edilmişti…
Böylesine önemli toplantıya bende  özellikle gittim…
“Bakalım kimler katılacak” diye gözlem de yapmayı ihmal etmedim... 
Davetli olmalarına rağmen AK Parti, CHP ve MHP İl Başkanları gelmediler…
Hadi AK Parti iktidar partisi…
Milletvekilleri ve il başkanı belki de tepki alacaklarından çekinmiş olabilirler…
Çevre konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ne kadar duyarlı olduğunu    biliyorum…
Keşke o duyarlılığı İl Başkanı Sinan Özkar’da göstermiş olsaydı…
Toplantının yapıldığı salona baktığımda katılımcıların yarısı CHP Belediye Meclis Üyeleri, CHP’ye gönül verenlerden oluştuğunu gördüm…
Katılımcıların yarısı CHP’li ama CHP İl Başkanı veya yönetimden bir kişi bile yok…
CHP Milletvekillerinden sadece Utku Çakırözer vardı…
Gaye Hoca ile Cemal Okan Yüksel herhalde “Grup Başkan Vekilliği” kulisindeler herhalde (!)
Bu Eskişehir adına çok çok önem arz eden toplantıya çok çok geçerli bir mazeretiniz yoksa neden katılmadınız?
Cemal Bey, herhalde evinde eşi ve çocukları ile birlikte olmayı tercih etti…
Gaye Hocam da,”Cemal Bey yokken ben milletvekili arkadaşlarımı ziyaret ederek kulis yapayım” demiştir herhalde…
ATAÇ, İLGİ GÖSTERDİ
Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlarının da davet edildiklerini biliyorum…
Yılmaz Hoca ile Kazım Başkan’ın il dışında olduklarını da biliyorum….
Makamlarına davetiye ulaştırılmış, telefonla aranarak sözlü davet edilmişler…
Kendileri il dışında tamam…
Büyükşehir Belediye Başkan Vekilleri var yok mu?
Odunpazarı Belediyesi’nde 5 başkan yardımcısı görev yapıyor…
Yılmaz Hoca vekillerinden birisini, Kazım Başkanda yardımcıların birisini kendisini temsil etmesi adına görevlendirebilirdi…
Demek ki, Alpu İlçesine “Termik Santral” yapılması, çıkacak atıkların çevreye, insanlara ve tüm canlılara vereceği zarar Yılmaz Hoca ile Kazım Kurt’u ilgilendirmiyor!
Bir tek Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç oradaydı…
Ataç’ı ve Utku Çakırözer’i bu duyarlılıklarından dolayı canı gönülden kutluyorum…
Utku Çakırözer ile Ahmet Ataç hemen hemen çok önemli işleri yoksa her davete icap ederek, kişilere ve kurumlara karşı değer verdiklerini bu şekilde göstermiş oluyorlar…
Gaye Usluer ile Cemal Okan Yüksel her halde,”Biz bu makama halkın oyu ile gelmedik. Genel Başkanımız aday gösterdi bizde milletvekili olduk” diye düşünüyor olacaklar ki, davet edildikleri birçok etkinliklerde kendilerini görmüyorum…
***
Bir çift sözüm de AK Partili vekillere ve İl Başkanına…
Keşke sizler de katılsaydınız da, Alpu’ya yapılacak “Termik Santrali”nin haklı gerekçelerini anlatsaydınız…
Belki toplantıya katılanlar sizin gerekçeleri ortaya koymanız ile “karşıyız abi karşıyız” türküsünü söylemekten vazgeçerlerdi!
 
*-*****
 
 
Kurbağa ile Akrep
 
Akrep bir gün yiyecek ararken bir nehrin kenarına gelmiş. Karşıya geçecek bir yol bulamamış. Bu sırada suda bir kurbağa görmüş. Kurbağaya kendisini karşıya geçirip geçiremeyeceğini sormuş.
Kurbağa: "Sen beni sokarsın!" diyerek, kabul etmemiş.
Akrep, kurbağaya söz vermiş onu sokmayacağına dair.
Kurbağa da: "O halde çık sırtıma seni karşıya geçireyim" demiş. Akrep kurbağanın sırtına çıkmış, nehrin yarısına geldiklerinde, akrep dayanamayıp kurbağayı sokmuş. Kurbağa son anlarında akrebe sormuş:
- Hani beni sokmayacağına dair söz vermiştin! Şimdi ben ölüyorum, ben ölünce sen de boğularak öleceksin!
Akrep de mahbup bir şekilde karşılık vermiş:
- Ne yapayım kurbağa kardeş? Bu benim doğamda var!