Eskişehirspor, günahıyla sevabıyla, 2012-2013 Spor Toto Süper Lig futbol sezonunu 8. sırada tamamladı. Sezona 17.08.2012’de Akhisarspor mağlubiyetiyle startı alınan bu uzun, yorucu ve meşakkatli yolun son maçında ise, Medical Park Antalyaspor’u yenerek noktayı koymuş oldu.
Eskişehirspor adına, sezon öncesi beklentilerin yüksek olması, ancak, sezon bitiminde ise, bu beklentilerin uzağında kalınması, birçok Kırmızı Şimşek taraftarında hayal kırıklığı yaratmasına neden olduğu görüldü.
Peki, sezon öncesi söylemler ve sezon sonu için planlanan ve düşünülen ön görü neydi?
1. Ligde ilk beş içinde yer alıp Avrupa kupalarına katılmak. 2. Ziraat Türkiye Kupası’nı kazanıp yine Avrupa kupalarına gitmekti. Bu hedefler her yönüyle, güzel ve cezbedici özellikleri içersinde barındırmaktadır.
Şu anda Eskişehirspor taraftarlarına başarı ya da başarısızlıkla ilgili bir soru yöneltseniz emin olun ki, birçoğu takımı başarısız bulur. Neden mi? Bence sezon öncesi gerek yöneticilerin gerekse takımı sevk ve idare edenlerin, hedefleri büyük koymalarıydı. Devamında ise bu hedefleri tutturulmaması beraberinde güvensizlik ortamı yaratır bir hal almış oldu.
Bazen iyi niyetle, takımı ve taraftarları motive etmek için sarf edilen söylemler futbol literatüründe her ne kadar doğru olsa da, bunu insanlara anlatmakta bir o kadar zordur.
Ben söylemlerle değil gerçeklerle düşünüyorum ve de Eskişehirspor’un 2012-2013 sezonunu oynamış olduğu futbol ve mücadelesini başarılı buluyorum. Çünkü şu anda küme düşen Orduspor un iki kulvarda şampiyonluk söylemlerini ben biliyorum. Peki Orduspor şimdi nerde! Tabi ki bir alt kümede.
Eskişehirspor, istikrarlı bir grafik göstermedi. Zaten istikrarlı bir futbol oynamış olsaydı sonuç çok farklı olurdu. Özellikle bir konuyu da sizlerle paylaşmak istiyorum, hakem hatalarından ve şansız bir şekilde maç kaybetmede Eskişehirspor’un en çok canı yanan takım olduğunu hatırlatmak isterim.
En önemlisi de transferleriyle ilgili, bugün Türkiye kamuoyunu en çok Eskişehirsporlu futbolcuların, başta Alper Potuk olmak üzere meşgul ettiğini hepimiz biliyoruz herhalde.
Ancak şunu da unutmamak lazım başarı olmanın da belli şartları vardır. Bir takımın başarılı olabilmesi için başarıyı getiren zemini hazırlamak gerekir. Başarıdaki en önemli kriterlerin başında Sadakat ve iş ahlakı gelir. Asla unutulmamalı ki sadakatsizliğin olduğu yerde başarıdan söz edilemez.
Maalesef Eskişehirspor, Osmanlı imparatorluğu gibiydi. Tüm dünyanın savaş meydanlarında baş edemeyeceğini anlayınca içten yıkarak bir devrin kapanmasına sebep olduğu gibi. Bu sezon da belli etkenlerin Eskişehirspor’a çok zarar verdiğini biliyoruz.
Şunu unutmayalım ki, umutsuzluğun olduğu yerde umudumuzu kaybetmeden yürümeyi bilmeliyiz. Çünkü umutsuzluğun olduğu yollar hem çakıllar, hem de çakallarla doludur. Siz Es Es sevdalıları umudunuzu hiç kaybetmeyin ki, sevdalısı olduğunuz takım, tarih yazmada da tarih silmede de o olsun.