Büyükerşen neden yok!

Birkaç gün önce Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız başkanlığında bir toplantı yapıldı.
-Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi kurulması…
Eskişehir’in uzun süredir konuştuğu üzerinde tartıştığı bir konuydu. Daha doğrusu, yıllardır “kuralım, kurulsun, hadi yapalım, olmalı” denilen bir konuydu…
Serbest bölgenin anlamı, o şehrin “sınır” şehri olması anlamına geliyor. Eskişehir nasıl sınır şehri!
-Hava yoluyla…
Bu nedenle Serbest Bölge tek başına yeterli değil! Aynı zamanda Hava Kargo Merkezi de yapılması gerekiyor.
Hava Kargo Merkezi ve Serbest Bölge fikrini ilk olarak ortaya atan isim Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’di. Sanırım 2005 ya da 2006 yıllarıydı. Şiddetle karşı çıkanlar vardı. Eleştirenlerden biri de bendim. “Eskişehir’de hava kargosu mu var?” diye yazmıştım. Tabii bir yerin hava kargo merkezi olması için o şehirdeki kargoların olması gerekmediğini daha sonra öğrenecektik.
Büyükerşen, 15 yıl önce şimdi Eskişehir Teknik Üniversitesi’ne ait olan Hasan Polatkan havalimanının yeri ‘aynı zamanda ‘kargo merkezi’ olarak da kullanılsın’ önerisini getirmişti. Muttalıp’a Havayoluyla entegre olabilecek bir serbest bölge kurulmasını gerekliliğini de ifade etmişti. Büyükerşen, Eskişehir’in niçin hava Kargo merkezi olması gerektiğini de şu cümlelerle açıklıyordu:
-Uçaklar İstanbul’a geliyorlar, iniş yapabilmek için havada bir hayli sıra bekliyorlar; bu durum hem yakıt maliyetlerini arttırıyor hem de zaman kaybına neden oluyor. Ama kargo merkezi Eskişehir olsa, uçaklar rahatlıkla inip kalkabilecek. Taşıma maliyeti düşecek, zamandan tasarruf edilecek. Ve indirilen mallar, demiryolu aracılığıyla rahatça ülkeye dağıtılacak!
Aradan 15-16 yıl geçti!
Şimdi Serbest bölge toplantısı yapılıyor. Vali Ayyıldız diyor ki:
-Yarına ait hedeflerimiz olmasını istiyorsak Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesinin kurulmasını gerektiğini düşünüyoruz!
15 yıl önce bu hedef konulmuştu. Ama harekete geçilmedi. 15 yıl sonra da olsa adım atılması elbette önemli.
Toplantıya katılan isimler dikkatimi çekti.
Eskişehir OSB Başkanı Nadir Küpeli, Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler, Eskişehir Sanayi Odası Başkanı Celalettin Kesikbaş, Eskişehir Ticaret Borsası Başkanı Ömer Zeydan, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, Eskişehir Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu, Osmangazi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.  Dr. Rifat Edizkan, BEBKA Genel Sekreteri Doç. Dr. Zeki Durak, ATAP A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Metin Saraç…
Bu kadar isim toplantıya çağrılmış…
Ama Büyükşehir Belediye Başkanı yok! Belediyeden hiçbir yetkili yok! Şehrin geleceğini ilgilendiren projeler konuşulurken, şehirde devletin en önemli kurumlarından birisi olan Büyükşehir Belediyesi’nden kimsenin olmaması şaşırtıcı olması gerekiyor.
Ama şaşırmıyoruz!
 

 
Jean Rostand, Fransız biyolog...
40 yıl önce 1977 yılında yaşamını yitirdi. Geriye yüzlerce kitap ve önemli makale kaldı...
Geleceğe dair önemli öngörüleri var.
İnsanların “bir sırrı” asla çözemeyeceğini söylüyor:
-Bir gün atomun enerjisini serbest bırakacağız.
-Gezegenler arası yolculuklar gerçekleştireceğiz.
-Ömrü uzatıp kanseri ve tüberkülozu tedavi edeceğiz.
-Ama en düşük seviyeli kişiler tarafından yönetilmiş olmanın sırrını asla çözemeyeceğiz.

 
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası Konserleri büyük ilgi görüyor…
 Cuma ve Cumartesi günü yapılan Film Müzikleri Konserleri sanatseverlerin büyük beğenisini kazandı.
Bilet bulmak da epey zordu.
Satışa çıktığı an tükendi. Salon 1200 kişilik…
İki günde 2400 kişi izledi ve boş koltuk yoktu.
Bir o kadar da bilet bulamayan Eskişehirliler vardı. Tekrarı olur mu bilmem. Ama talep yoğun, bizden duyurması!
 

Depresyondaysanız, geçmişte yaşıyorsunuz.
Endişeliyseniz gelecekte yaşıyorsunuz.
Huzur içindeyseniz, şu anda yaşıyorsunuz demektir.
 

-Cesur olmak hiç korkmamak anlamına gelmez. Cesur olmak, korktuğumuz halde yapılması gerekeni yapmamız demektir. Judith McNaught