Önder Baloğlu yazdı
Başlığı görünce kimin aklına neler geldiğini
Tahmin edebiliyoruz'... Başta Hoca'nm tabii.. "Az değilmiş valla!
Sağ olsun, 52 günlük hasta odamıza 12 kez geldi "Orhan Erpek..."
Amigo Orhan yani...
Atalar’daki "Alara Gafe" de bir gün sohbet ediyorduk...
"Sabahattin Ali" den girdik.
"Marks'tan çıktık..."
Dönüp dolaşıp "Kapital"e geldik...
Son yıllarını çöplükten ekmek toplayarak geçiren adam, dünyaya "sermaye"yi anlatmış... Orhan abi de "Napolyon" gibi konuşmuştu :
"Para-Para-Para" dedi :
"Çuvalla paran olsa, sen de harem kurardın'."
****
Güzel Türkçemizin her yöne çekilebilen kıvraklığı yok mu?
Bugünlerde, önüne gelen bir "harem" yaratıyor...
Geçtiğimiz günlerde "Bilem"de de öyle olmuş...
65 yaş üstü bir adam eşinin vizesi için gelmiş…
Nüfus cüzdanı istemişler...
''Kartı burada, daha ne cüzdanı istiyorsunuz?" diye karşı çıkmış adam...
Tartışma büyümüş...
Karttır, cüzdandır derken "Zaten siz yok mu sunuz?" demiş adam:
"Hepiniz Büyükerşen'in haremindesiniz..."
Biliyorsunuz, "Bilem" de çalışanların çoğu kadındır...
"Harem " sözüne biri bir kalkmış ki!
“Sen misin önüne yatan!”
Zor kaçırmışlar adamı…
Ama belki haklıydı zavallı!
Bugün artık “harem” sözcüğü neymiş ki?
Ne demişti Emine Hanım?
“Okuldur, okul…”
Doğru söylemiş adam!
“Büyükerşen de Hoca değil mi!”
HİPERRARİK, bir mucize tedavi
Adını duymuş ya da bilenleriniz vardır, ama biz ilk kez
"HİPERBARİK"
Bir mucize oksijen tedavisi...
Tekerlekli araç ile getirildik ilk seansa...
Üç-beş kişi "Hoş geldiniz" dediler...
Belli ki işi öğrenen önceki hastalar...
Bir midibüs kadar ve içi karşılıklı 12 koltuklu "bir araç...
Saati geldi ve girdik içine...
Herkes maskelerin üzerindeki isimleri ile yerine oturdu...
Sonra hemşire ilk olduğumuz için neler yapılacağını anlattı...
Ve de denizaltı örneği kapılar kapatıldı... Uçak gürültüsünü andıran ilk 15 dakika için hemşire dedi ki :
"Şu anda suyun altına ve 17 metrelik derinliğe iniyoruz...
Zaman doldu ve ışıklar yanıp söndü... Maskeler takıldı... "Oksijen alımı "başladı..."
5'er dakikalık dinlenme aralıklarıyla tam iki saat sürüyor... 20 seans devam ediyor tedavi...
Neler mi oluyor? "Hücreler yenileniyor..."
Dolayısıyla yaralar tedavi oluyor… İşitme zorluğu çekekler, gözlerine perde inenler, hatta çeşitli yerleri de "odem" çıkanlar bile tedavi olabiliyor...
Çeşitli zehirlenmeler de oksijen alımıyla önleniyor...
Oksijen doktoru Hava Tbp. Binb. "Erdinç Ercan", hastaları tek tek kontrol ediyor, makineye evladı gibi bakıyor... Hemşireler de birer harika…
Şaka değil, hastanede kaldığımız sürede iki Eskişehirli vardık Hiperbarik'te...
Ama Afyon, Kütahya, Trabzon hatta Erzincan'dan gelenler bile vardı...
Öğrenin, bilin, size de gerekebilir düşüncesi ile dile getirdik bu satırları...
İnanın "HİPERBARİK", bir mucize tedavi aracı...
Gerilim
İnsan kaçakçıları 2015 yılınca "6 milyar" euro kazanınmış!
Bu kadar çok paranın döndüğü bir piyasada devlet görevlilerinin olmaması düşünülemez...
Cuk
Terörün, cenazelerin, kaosun oya dönüştüğü bir ülkede, terör bitmez...
Günün Balı
Sığınmacı Suriyeli kadınlar ikinci, üçüncü eş olarak alınıyormuş!
Müslümanlar zor durumdaki din kardeşine artık böyle yardım ekiyor demek!
Günün Sözü
Türkiye'yi bölgenin "Parlayan yıldızı yapacağız" dediler, "patlayan yıldızı" yaptılar.
Kısaa-dan
Seçimlerde her türlü kayırma ve oy hırsızlığının yapıldığı bir ülke Eurovision'a "Oylama sistemi adil değil" diye katılmıyor!
Özdeyiş
Yol gösterenin çok olduğu yerde, bilin ki çözüm yoktur...
Hanri Benazus
Günün İncisi
Her ülkenin hak ettiği bir hükümet vardır...
Joseph Domaistre
Günün Sorusu
CHP laiklikten vazgeçerek mi iktidara gelecektir, yoksa laikliği iktidar yapma iddiasını mı sürdürecektir?
Balthör
Delinin zoruna bak!
Dört yıldır akıl hastanesinde olan adam o kadar sakin duruyor, sorulara aklı başmala yanıtlar veriyormuş ki, iyileştiğine hükmetmişler.
Başhekim hastayı yanına çağırtmış:
"Seni taburcu edeceğiz, çıkınca ne yaparsın?"
Hasta, "Bir sapan bulup camlara taş atacağım" deyince, başhekim "Alın bunu götürün" emrini vermiş...
Altı ay sonra yine iyileştiğini düşünerek başhekimin yanına çıkarmışlar. Doktor aynı soruyu sorunca, hastanın gözü birden parlamış:
"Evleneceğim..."
Hoşuna gitmiş başhekimin:
"Peki, evlenip ne yapacaksın?"
Hiç düşünmedim yanıt gelmiş:
"Gerdeğe gireceğim..."
-Sonra?
"Karımla yalnız kalacağım..."
-Eeeee?
"Külotunu çıkaracağım..."
-Daha sonra?
"Külotun lastiğini alacağım, sapan yapıp camlara taş atacağım..."
Silah dükkanında
Temel, silah satan bir dükkana gidip sorar:
"Tutukluk yapmayan seri bir silah istiyorum..."
Satıcı, "Savunma amaçlı mı?" diye merak eder...
"Hayır" der Temel:
"O işi sonradan avukatım yapacak!"
Okudum anladım
Bu iki kelimelik sözcüsü yaşayanlar çok iyi bilir...
Pek çoğumuz da bankalarda gördük...
"5 bin liralık bir kredi için önünüze onlarca kağıt koyarlar...
"0kudum anlatım" yazıp imzala babam imzala...
Hastanede de gördük bunu...
Hemşire “Ayşegül Çetinkaya", güler yüzü ile gelir ve sunar elindeki kâğıtları...
Aynı bankadaki gibi...
"Okudum anladın..."
İmzala...
Neyse ki, sadece iki kağıt...
Sonra?
"Okuyup anladın" ya..
Doğru ameliyata!..
Kazım Kurt ve doktorlar
Hastanede bulunduğumuz süre içince "geçmiş olsun" bilekleriyle pek çok ziyaretçi gördük ve memnun olduk…
Sonuncusu Odunpazarı Belediye Başkanı "Kasım Kurt" ve ekibi olmuştu...
Fotoğrafta Asker Hastanesi'nin Başhekimi Albay "Zafer Çanakçı" ve tam üç kez ameliyatımızı yapan Hava Tabip Albay "Ercan KöseoSlu" ile Kazım Kurt ziyaretimizde görülüyorlar...
Günün olayı
"Dünyanın tek çocuk bayramı olan ülkesiydik, "Çocuk tecavüzcülerinin 365 gün bayram yaptığı bir ülke" olduk...
Akif Kökçe
Günün Biberi
Meclis’teki muhalefet partileri iktidara çekidüzen vermeye değil, ülkeyi "demokrasi varmış" göstermeye yarıyor...
Balthör