Bir musibet, bin nasihatten evladır ya…
*
Aslında Covid-19 salgını için de, aynı atasözünü kullanmak mümkün.
*
Çünkü…
- Doğayı talan ediyorduk, önemini anladık.
- Canavarca tüketiyorduk; müsrifliğin ne kadar kötü olduğunu ve diğer taraftan tasarrufun bir o kadar faydalı olduğunu kavradık, bununla beraber ‘bireysel, toplumsal, devlet ve dünya olarak nasıl üretebiliriz’ sorusuna cevap aramaya başladık.
- Aile bağlarımız zayıflamıştı, sevdiklerimize gereksiz sebeplerle vakit ayırmıyorduk, ailenin ne kadar önemli olduğunu, telefonla da olsa sevdiklerimizle iletişim kurmanın kıymetini anladık.
- Çoğu zaman ihmal ettiğimiz sağlığımız olmadan hiçbir şeyin olmayacağını, milyarları da olsa insanın, o milyarların da çare olamayacağını idrak ettik.
*
“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” derken, yukarıda aktardığım konularda da, umarım,
olumlu anlamda hiçbir şey eskisi gibi olmaz.
Önemini ve kıymetini anladığımız çoğu konuyu, salgın sona erdikten sonra bir kenara atmamamızı ümit ediyorum.
*
Değişen daha pek çok şey var…
- İletişim yöntemleri
- Ticari faaliyet araçları
- Teknolojinin kullanımı
Vesaire…
*
Ve söz konusu salgın, bize, ‘başımızdakilerin ne kadar hazır olup olmadığını’ da gösterdi.
“Başımızdakiler” derken kastımı biliyorsunuz: Cumhurbaşkanından bakanlara, bakanlardan milletvekillerine, milletvekillerinden belediye başkanlarına, belediye başkanlarından bürokratlara ve muhtarlara!
*
Önceki yazılarımda çokça dile getirdim.
Bilim Kurulu, Sağlık Bakanlığı ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, ‘tüm yetki kendilerinde olmamasına rağmen, aynı zamanda karar verici de olmamalarına rağmen’ süreci iyi yönetti.
Yerelde, yani Eskişehir’de de, Valilik ve İl Sağlık Müdürlüğü, ‘her şeye rağmen’ halk sağlığını koruyucu önlemleri aldı ve etkili müdahalelerde bulundu.
*
Ya belediyeler?
Belediyelerin ve belediye başkanlarının, salgınla mücadele konusunda birinci dereceden sorumlulukları yok.
Durum böyle olsa da, sorumluluk hisseden belediyeler süreç içerisinde öyle faydalı işler yaptılar ki,
devletin yükünü bir hayli hafiflettiler.
*
İstanbul Büyükşehir Belediyesi…
Ankara Büyükşehir Belediyesi…
Adana Büyükşehir Belediyesi…
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi…
*
Yukarıdaki belediyeler, salgınla mücadele sürecinde öne çıkan belediyelerimiz.
*
Bunların yanında bir belediye daha var.
Bizim belediyemiz: yani,
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi!
*
Prof. Dr.
Yılmaz Büyükerşen’in başkanlığını yaptığı belediye, pandemi nedeniyle gelirlerinin bir hayli düşmesine ve Aşevi hesapları dahil olmak üzere bağış hesaplarına bloke konmasına rağmen temel belediyecilik hizmetlerini aksatmazken, halk sağlığı ve ayni yardımlar konusunda Eskişehirlinin mağdur olmaması yönünde ciddi katkı yaptı.
*
Ayşe Ünlüce - Oğuzhan Özen
Belediyenin pandemi boyunca yaptığı çalışmaların tümünü yazmaya kalksam,
bir haftalık yazı dizisi halinde aktarmam gerekir.
O nedenle,
büyük ölçüde özetlediğim çalışmaları, maddeler halinde hazırladım ve şimdi siz değerli okurlarımıza aktaracağım.
*
Başlayalım…
*
- 3 Mart 2020’de, henüz Türkiye’de vaka saptanmamışken, belediyenin ‘Küresel Salgın Faaliyet Planı’ açıklandı.
- 11 Mart 2020’de ilk vakanın açıklanması ile birlikte, 12 Mart sabahı ‘Küresel Salgın Faaliyet Planı’, eğitim çalışması ile hayata geçirildi.
- Belediye çalışanlarına verilen eğitimle beraber uygulamaya konulan ‘Küresel Salgın Faaliyet Planı’ çerçevesinde, genelge beklenmeden tüm kapalı alan etkinlikleri iptal edildi, binlerce kişiye hizmet verilen eğitimler de ertelendi.
- Tramvaylarda ve otobüslerde uygulanan temizlik ve dezenfeksiyon işlemleri arttırıldı. Pandemi sürecinin ilk zamanlarında yayınlanan genelge ile toplu taşıma araçlarına kapasitesinin yarısından az yolcu alınmaya başlandı. Ardından, son genelgede yazan ‘araçlarda yalnızca koltuk sayısının yarısı kadar yolcu taşınabileceği’ yönündeki karar uygulamaya konuldu.
- Zabıtalar tarafından dolmuşlar ve otobüslerde yolcu sayıları düzenli olarak kontrol edildi ve seyahat eden yolculara salgın ile ilgili el broşürleri dağıtıldı; bu faaliyetlere devam ediliyor.
- Krizi fırsata çevirerek fahiş fiyat artışı gerçekleştirmek isteyenlere karşı zabıtalar tarafından İl Ticaret Müdürlüğü yetkilileri ile ortak denetimler gerçekleştirildi ve denetimlere devam ediliyor.
- Salgının başlamasıyla birlikte parklar, rekreasyon alanları ve Porsuk Çayı kenarındaki oturma alanları, köprüler, kent mobilyaları da düzenli olarak dezenfekte edilmeye başlandı. Ancak süreç içinde, şehrin özellikle yaya bölgelerinde bulunan alanlardaki banklar, kümeleşmenin önüne geçmek amacıyla toplandı. Halen kullanımda olan banklar ise periyodik olarak dezenfekte ediliyor. Pandemi sürecinin başında halkın yoğun rağbet gösterdiği parklar da, yine mücadele faaliyet planı çerçevesinde ziyarete kapatıldı.
- Toplu taşıma araçları ve açık alanların yanı sıra, belediye hizmet binalarında düzenli olarak dezenfeksiyon çalışması gerçekleştiriliyor.
- Belediye yemekhaneleri kapatıldı, öğle yemeklerinde steril ve tek kullanımlık kaplarla yemek verilmeye başlandı. Önceleri sadece birkaç çeşit ekmeği poşetle halka sunan Halk Ekmek Fabrikası, bu süreçte ürettiği tüm ekmekleri el değmeden poşetleyerek vatandaşlara ulaştırmaya başladı.
- Personel için gerekli koruyucu malzemeler sürekli dağıtılıyor. Ayrıca toplu taşıma araçları ile hizmet binalarına vatandaşların da yararlanacağı el dezenfektan üniteleri yerleştirildi.
- Evraklarla fiziksel teması önlemek için, elektronik ortamda evrak dağıtımı sistemine geçildi. Vatandaşlar da online hizmetler hakkında bilgilendirildi.
- Küresel Salgın Faaliyet Planı kapsamında, 7/24 hizmet veren ‘Kriz Masası’ oluşturuldu. Kriz Masası 65 yaş üstü, kronik rahatsızlığı olan ve engelli vatandaşların ihtiyaçlarının karşılanması için haftanın her günü hala çalışmaya devam ediyor. Ayrıca sokağa çıkma yasağı olan günlerde, bu hizmet, tüm Eskişehirliler için veriliyor.
- Mobil su kartı yükleme araçları, sokağa çıkması kısıtlananların evlerine giderek avans su yüklemesi yapmaya başladı. Elektronik kartlı sayacı olmayan vatandaşların ise suları, bu süreçte, borçlansa bile kesilmedi.
- Memleketine dönmek isteyen ancak ekonomik sıkıntısı olan gençlere seyahat izin belgeleri olması koşuluyla yol bileti desteği sağlanıyor.
- Şehirlerarası otobüs terminalinde, termal kamera uygulamasına geçildi.
- Psiko-sosyal destek ve diyetisyen hizmetinden faydalanmak isteyenlere, uzmanlar tarafından telefonla hizmet verilmeye başlandı.
- Sağlık çalışanları toplu taşıma araçlarından ücretsiz faydalandı. Bunun yanı sıra sağlık çalışanları için yüz siperliği üretimi hala devam ediyor. Üretilen siperlikler ücretsiz olarak hastanelere teslim ediliyor. Ayrıca belediyenin konukevi başta olmak üzere otellerde konaklayan sağlık çalışanları için, haftanın 7 günü hastanelere ücretsiz ring hattı düzenleniyor.
- Duyarlılık oluşturulması için tüm belediye binalarında, toplu taşıma araçlarında, açık hava reklam alanlarında ve sosyal medyada uyarı ve farkındalık yaratma çalışmaları sürdürülüyor. Bunun yanında, belediyenin kültür-sanat arşivi dijital platforma taşındı. Ayrıca çocuklar için internet üzerinden ‘Evde Kal’ temalı resim, karikatür ve öykü yarışması düzenlendi. Belediyenin Çocuk Hakları Birimi, Bilim Deney Merkezi ve Masal Şatosu, çocuklar için belirli aralıklarla atölyeler düzenliyor. Bir de, çocukların doğru bilgilenmeleri için İtalyan Çocuk Müzeleri işbirliği ile oluşturulan ‘Meraklı Çocuklar İçin Koronavirüs Rehberi’nin dağıtımı gerçekleştiriliyor. Dahası, spor eğitmenleri de sosyal medya üzerinden zumba, pilates ve aeorobik eğitimleri veriyor.
- Esnaf ve özellikle kayıt dışı çalışan sanatçılar ekonomik anlamda zor durumda. Belediye, bu anlamda odalar ve dernekler aracılığı ile ekonomik olarak zorlananlara kuru erzak desteği sağlıyor. Beri yandan şehit ve gazi aileleri de unutulmadı, sürekli yardım yapılıyor.
- Hem şehir merkezindeki hem de kırsal bölgelerdeki muhtarlara maske, yüz siperliği, kolonya ve dezenfektan dağıtımı gerçekleştirildi. Şimdi de, berber ve kuaförlere maske ve dezenfektan desteği sağlanıyor. Ayrıca 65 yaş üzeri vatandaşlarımıza, talep doğrultusunda maske ulaştırılıyor. Taksi ve minibüs şoförlerine de hijyen malzemesi dağıtımları gerçekleştiriliyor. Bunun yanı sıra semt pazarlarında da düzenli olarak maske dağıtılıyor.
*
Büyükşehir Belediyesinin, pandemi süreci boyunca yaptığı yukarıda okuduğunuz çalışmaları,
özet halinde aktarmama rağmen yoruldum!
Ancak söz konusu çalışmaların bilinmesi gerektiğini düşündüğüm için, yorgunluğun pek de önemi yok.
*
O nedenle, ‘salgın dönemi çalışmalarına’ bir de
rakamlarla göz atalım isterseniz.
*
Yine özetle, şöyle sıralamak istiyorum…
- Belediyenin yiyecek yardımlarının ulaştığı toplam kişi sayısı, 42 bin 322.
- Temizlik-hijyen malzemesi yardımlarının ulaştığı toplam kişi sayısı, 43 bin 149.
- Yani belediye, bu süreçte, gıda ve hijyen malzemesi yardımlarıyla, toplamda 85 bin 471 yurttaşımızın yarasına merhem olmuş.
- Yapılan bu yardımlara harcanan para ise 1 milyon 139 bin 868 TL olarak karşımıza çıkıyor.
- Bu kadarla bitti mi? Bitmedi! Belediye, bu süreçte, 741 vatandaşa da evde bakım hizmeti vermiş.
- 65 yaş üstü ve kronik hastalığı olan 8 bin 941 kişinin ihtiyaçları giderilmiş.
- Dar gelirli ya da işini kaybetmiş 16 bin 172 yurttaşımızın yarası sarılmış.
- Belediyenin çağrı merkezine, salgınla ilgili 19 bin 806 talep gelmiş. Bu taleplerin 14 bin 253’ü karşılanmış. Geri kalanı, VEFA Koordinasyon Merkezi’ne yönlendirilmiş.
*
Bitti mi?
‘Özetin özeti’ni çıkardım inanın, ama bitmedi!
O nedenle, bir çırpıda, şunları da aktarmak istiyorum: Kamu kurumları dezenfekte edildi, 308 işyerinin kirası ertelendi, ESKİ yatırımlarına devam etti, çok sayıda yol yapım, bakım ve onarım işlemi gerçekleştirildi, tıbbi atık bertaraf hizmeti eksiksiz yerine getirildi, hesaplarına bloke konulan Aşevi günlük binden fazla kişiye sıcak yemek yardımında bulundu. Ve tüm bunlar yapılırken, asgari düzeyde personel çalıştı; çünkü personelin çoğu pandemi nedeniyle izin almıştı!
*
Şimdi, asıl vurgulanması gereken noktaya geldik.
Can alıcı bir soru var!
Ciddi bir kaynak -bütçe ve personel- krizi yaşanırken, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, özetin özetini çıkardığım bunca işi nasıl yaptı; bu krizi nasıl başarılı bir biçimde yönetti?
Sorunun cevabının basit olduğunu söylediğinizi duyar gibiyim.
Evet, cevap basit: “Yılmaz Büyükerşen” diyerek soruyu yanıtlar ve konuyu kapatabiliriz.
Ancak…
Cevabın kapsamını genişletirsek, şu sonuca ulaşmamız mümkün.
Belediyeciliğin olmazsa olmazı ‘ekip’ çalışmasıdır.
Ekibi doğru kurarsanız, ‘olmayacak şeyi bile’ oldurabilirsiniz.
Büyükerşen, bilgisi ve tecrübesiyle ciddi bir ekip kurmuş; lokomotif olarak kendisi önde, vagonları arkada ‘yağ gibi yolunda’ devam ediyor.
Sağında Genel Sekreter Ayşe Ünlüce…
Solunda ise Genel Sekreter Yardımcısı Oğuzhan Özen…
Lokomotifin gideceği yoldan onlar sorumlu; zeminden, raylardan, menfezlerden, köprülerden…
Ki lokomotif, arkasındaki vagonlarla duraklamadan devam edebilsin.
*
İşte, sorunun gerçek cevabı bu…