Bugün Eskişehirspor’un günü

Sinan Özeçoğlu ve yönetimi olağanüstü kongre kararı aldı…
O günden bugüne kadar nerede ise bir ay geçti…
Bu süreç içerisinde Eskişehirspor’a destek olmak adına kimsenin gıkı çıkmadı…
Bir tek taraftarın dışında…
Geçtiğimiz Çarşamba günü yapılan kongreye bile gelmediler…
Ancak 763 delegeden sadece 78'i gelebildi…
Sağda solda konuşan, sözde akıl veren, öneriler sunanlar da genel kurulda yoktular…
Vali, belediye başkanları, ETO, ESO, Borsa ve ESOB Başkanlarını da gören olmadı…
Herhalde,”Genel Kurula gidersem ihale bana kalır. Zorla başkanlığı sırtıma yüklerler” endişesi içerisindeler…
Şehirde bir Allah’ın kulu çıkıp da “bu cenazeyi hep birlikte sırtlanıp kaldıralım” demiyor…
Cenaze ortada kaldı…
Sahip çıkan yok…
Bu gidişle Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğünden 4 memur gelip tabutu yüklenip “kimsesizler mezarlığına” defnedecekler!
Eğer böyle devam ederse  arkasından bir Fatiha bile okuyacak kimse bulunamayacak…
22 Kasım Çarşamba günü ikinci kongre yapılacak…
Ancak ben şahsen bu kongreden de umutlu değilim…
Sinan Başkan ve yönetimi gelecek Çarşamba günkü genel kurulda da aday çıkmaz ise, görevi “Divan Kurulu”na bırakıp tası tarağı toplayıp gidecek…
İşte o zaman idam sehpasındaki mahkûmun altındaki taburenin çekilmesi gibi boynuna urgan geçirilmiş bekleyen Siyah-Kırmızılı Kulübün de sonu olacak demektir…
Divan Heyeti de bir hafta veya on gün içerisinde sahip çıkan olmaması halinde kulübün anahtarını ya vali ya da büyükşehir belediye başkanının önüne atar…
Valinin devlet memuru olması nedeniyle çok fazla yapacağı bir şey yok…
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’de “kıllı bacaklara benden yardım yok” dediğine göre Tepebaşı İlçe Seçim Kurulu kulübe kayyum atar…
İşte o zaman suni teneffüsle yaşatılmaya çalışılan Eskişehirspor Kulübü’nün de fişi çekilmiş olur…
Kimse sahip çıkmadığı için mevcut futbolcularda tek tek Futbol Federasyonu’na dilekçelerini verip serbest kalacaklar…
Sahaya çıkacak 11 futbolcu da bulanamayınca Eskişehirspor otomatikman ligden düşürülür..
Sahipsiz kalan TFF 2. Ligine düşen Siyah-Kırmızılı Kulüpte kapanır…
Böylelikle Anadolu’da önemli bir devrim gerçekleştirerek Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray gibi kulüplere diz çöktüren “Anadolu Yıldızı” efsanesi de “spor tarihi” kitaplarının tozlu yapraklarında yerini alır…
Dün olduğu gibi bugün de kulübe sadece taraftar sahip çıkıyor…
Geçen sezon izleyemedikleri maç için bastırılan “hatıra bileti” satın alarak destek oldular…
Bu sezonda her maça yaklaşık 10 bine yakın taraftar gelerek Siyah-Kırmızılı Kulübün arkasında olduklarını gösterdiler…
Kaptan Erkan Zengin’in çağrısı üzerine bugün oynanacak zorlu Çaykur Rize maçında taraftarlar 35 bin kişilik stadyumu doldurmak için harekete geçti…
Taraftarların bu hareketi “Eskişehir’in ileri gelenlerine bir mesaj olur mu?” Diye düşünüyorum…
Hayır! Hayır! Hayır!
Sahip çıkacaklar bugüne kadar ortaya çıkardı…
Yine de birilerine “kimse sahip çıkmasa da biz sevdamızın arkasındayız” diyerek stadyumundaki yerimizi alalım…
“Bugün Eskişehirspor günü” diyerek 90 dakika takımımızı destekleyelim…
Belki Ankara’dan birileri bu sesi duyarda “Eskişehirliler sahip çıkmıyorsa biz varız” diyebilirler…
 
*-******
 
İl Emniyet Müdürüne açık mektup
 
Dün saat: 09.30 sularında eşimi İstanbul’a yolcu etmek üzere aracımla İstasyon’a geldim. Saat: 09.48’de İstanbul’a gidecek YHT’nin hareket saati. Kızım İstanbul’da yaşıyor. Ayda bir kez İstanbul’a gidip geliyor…
İki valizi olduğundan aracımı İstasyon’un önüne park ederek dörtlülerimi yakıp bavulların birini ben diğerini de eşim alıp Gar binasına girdik. Güvenlik kontrolünden geçtikten sonra eşimi trene binmek için geçeceği son kontrol noktasına kadar götürdüm.
Bilet kontrolünden geçtikten sonra valizlerin ikisini de alıp trenin hareket edeceği perona geçti. Bende eşimi yolcu ettikten sonra Gar binası önünde dörtlüleri yakıp park ettiğim aracımın başına geldiğimde trafik polisi memurun aracıma ceza yazdığını gördüm.
Trafik Polisine,”Memur Bey yolcu geçirmek için belirli bir süre park izni var. Bakın aracımın dörtlü lambaları yanıyor. Park edip eşimi yolcu edip geldim beş dakika bile geçmemiştir. Birde aracımın ön camında ‘gazeteci’ olduğumu belgeleyen ‘Basın Plakası’ var. Cezayı hak edecek bir pozisyonum da söz konusu değil. Neden ceza yazdınız?” Diye sorduğumda verdiği cevap şöyle:
“Siz ikinci sıraya park etmişsiniz. Bakın burada tabela var. İkinci sıra park etmemiz halinde ceza uygulanır işaretidir bu” cevabını verdi…
Kendisine şu cevabı verdim:
“Gar binası önüne geldiğimde YHT İstanbul trenin hareket saatine 15 dakika kalmış olduğundan park yapılacak ilk sıra dolmuş. Gar binası civarında ücretli veya ücretsiz park yapılacak bir oto park olmadığı için bende ikinci sıraya mecburen aracımın dörtlülerini yakarak park ettim. Önümde ikinci sıra park etmiş üç-dört araç daha vardı. Eşimi elinde iki bavulla bırakıp gideyim mi? Bu durumda bir vatandaş değil de kendi içinizden biri yani bir emniyet personeli olsa ona da ceza yazar mısınız? Bakın aracımın ön camında basın mensubu olduğumu belgeleyen ‘basın plakası’ var. Belki ben buraya bir haber için geldim? Bu basın plakasının anlamı nedir? Mevzuatta “Trafiği aksatmayacak şekilde geçici süreyle park edilebilir” diye yazıyor. Birinci sıra dolu olduğu için eşimi iki bavulu ile bırakıp park yerimi arayacağım? Az önce de söylediğim gibi bu civarda park edebileceğim bir yer de yok. O zaman geçici süre ile ikinci sıraya park etmek suç mu?”
Bu durum dün benim başıma geldi…
Demek ki akşama kadar çift sıra park eden pek çok kişinin de yazılan ceza ile canını yakıyorlar…
Yazık değil mi vatandaşa…
İstasyon’a yolcusunu uğurlamak ve ellerindeki bavullarla trene bindirmek isteyen araç sürücülerine,”Yolcunuzu elindeki bavullarıyla Gar binasının önünde indirin. Ondan sonra yolcu başının çaresine baksın. Treni kaçırır mı, bavulları kaybolur mu, bir sıkıntı yaşarsa yaşasın mı?” Demek isteniyor sanki...
Anlamak mümkün değil...
Sayın Müdürüm. Trafik Polisi arkadaşlara biraz ellerini vicdanlarına koymalarını söyleyin…
Benim Gar binasına girip çıkmam en fazla 5 dakika sürmüştür…
Beş dakika aracımın üzerinde basın plakası da olmasına rağmen çit sıra parka yazılan cezanın rakamını tam olarak bilmiyorum, sanırım 95 TL. Ben veya bir başkası bu cezayı hak etti mi?
Üstelik “yolcu indirme-bindirme için kısa süreli park izni” olmasına rağmen…
Sadece ceza ile kalmıyor. Bir de 15 ceza puanı alıyor sürücü…