İster onaylayın isterseniz karşı çıkın ama bir gerçek. Son yıllarda Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) hem Büyükşehir hem de Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanlığını kazanmak için yeteri kadar gayret göstermedi. Son seçimleri hatırlayalım. Aday bulunamayınca yıllardır partinin kahrını çeken, verilen her görevden kaçmayan eski il başkanlarından Ahmet Vural rica üzerine Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
Ahmet Vural, seçim kazanmasının zor olduğunu bilmesine rağmen elinden gelen tüm gayreti gösterdi. Gidebileceği yerlere gitmeye çalıştı. Kendi çevresi dışında partililerin çoğu yanında olmadı. Ahmet Vural’ın yanında göremediğim MHP’lilerin bazılarının Yılmaz Hoca’nın bazılarının da AK Parti’nin seçim bürolarında gezdiklerini gördüm. MHP tabanı kendi adaylarına vermesi gereken desteği esirgedi.
BU DEFA İDDİALILAR
Geçtiğimiz günlerde MHP İl Başkanı Ayhan Sezer’in bir açıklamasını okudum Anadolu Gazetesi’nde.
“Toplumun sevdiği, her partilinin oy vereceği çalışkan, dürüst ve projeleri olan adaylar ile seçmenin karşısına çıkacağız. Halkımızın takdirine layık olacağız, her yerde seçimlere kendi adaylarımızla katılacağız ve tüm belediye başkanlıklarına talibiz, halkımıza ülkenin, ilin, ilçenin nasıl yönetileceğini göstereceğiz.”
Ardından da Eskişehir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel, Eskişehir’e güzel bir belediye hizmeti vermeyi vaat ederek,”Belediye başkanlıkların alayına talibiz. Adaylarımızı tespit eder etmez kamuoyuna açıklayacağız. Son üç ay kala aday ismi açıklandığında kamuoyuna tanıtmak zor oluyor” demişti.
Gerçekten çok merak ediyorum MHP’den kimler belediye başkan adayı olacaklar. Ciddi adaylar mı olacak yoksa aday çıkmazsa eğer Ahmet Vural gibi eski partililere mi aday olması için rica edilecek.
Miting gibi düğün
Geçtiğimiz Pazar günü Tornacılar ve Oto Tamirciler Odası Başkanı değerli kardeşim, arkadaşım Halil Kılıç’ın oğlu Mustafa’nın düğününe katıldım. Halil Kılıç ile dostluğumuz, arkadaşlığımız çeyrek asrı geçmiştir.
Sağ olsun unutmamış kadim dostları arasına beni de ekleyerek, bu mutlu günlerinde aralarında bulunmam için gazeteye davetiye göndermiş. Gazetemizin sekreteri Ebru Hanım davetiyeyi getirince hemen açtım. Kimden olduğunu merak ediyordum. Halil Kılıç’tan geldiğini öğrenince beni de hatırlamış olduğu için mutlu oldum. Oğlu Mustafa’yı da yakından tanıyorum. Babası gibi temiz ve dürüst, hatır naz delikanlı.
YILLAR ÖNCESİNE GİTTİM
Davetiyeyi okuyunca duygulandım. Beni 8 yıl geriye götürdü. 8 yıl önce bende kızım Merve’yi evlendirmiştim. O düğüne bende Halil Kılıç’ı davet etmiştim. Sağ olsun oda yönetimindeki arkadaşları ile birlikte katılmışlardı.
İnsanın hayatta yaşamayı en çok istediği mutluluklardan birisi de oğlu veya kızının mürüvvetini (Bir ailede çocukların doğumu, sünneti, evliliği, iyi bir göreve geçmeleri gibi olaylardan duyulan mutluluk, sevinç) görmek. Sonra da hayata gözlerini yummadan önce torunlarını kucaklamak onları sevip, okşamak. Eğer ömrü yeterse torun veya torunlarını da evlatları gibi nikah masasında görmek.
Ben torun sahibi oldum. Torun sevgisini tattım.
Gelelim nikah ve düğüne. Düğün ES Agua Park’ta havuz başında yapıldı. 1500 civarında davetli vardı. Belki daha fazla. Havuz başı dolmuş taşmış, yukarılara bile masalar kurulmuştu. Miting alanı gibiydi düğün. Partilerin çoğu yaptıkları mitinglerde o kadar kalabalık toplayamıyordu. Kimler gelmiş diye baktığımda, tüm oda başkanları ve sivil toplum örgütlerinin başkan ve yöneticilerinin hemen hemen hepsini gördüm.
VALİ VE MİLLETVEKİLLERİ DE VARDI
ES Esaqua Park’a gittiğimde ne vali ne de milletvekilleri vardı. Saat 21.00’e doğru Vali Dr. Kadir Koçdemir, milletvekilleri Nabi Avcı, Salih Koca, Ülker Can, Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı birlikte geldiler. Eski milletvekillerinden Mustafa Balcılar, Fahri Keskin’i de gördüm.
Odunpazarı Belediye Başkanı Burhan Sakallı’nın kıydığı nikahın şahitliklerini ise Vali Dr. Kadir Koçdemir, milletvekilleri Nabi Avcı, Salih Koca, Ülker Can, AK Parti İl Başkanı Süleyman Reyhan, eski milletvekilleri Mustafa Balcılar, Fahri Keskin, ETO Başkanı Harun Karacan, ESOB Başkanı Ekrem Birsen yaptılar.
Sevgili Mustafa Kılıç ile eşi Merve Tutgun Kılıç’ı bir kez daha kutluyor, mutluluklarının bir ömür boyu sürmesini diliyorum.
FIKRA
TEMELİN TARLASI
Temel köyünün en yüksek yamacına çok zor şartlarda ev inşa ediyor. Yanına da güzel bir tarla ekiyor. Bu işler için birkaç yılını harcıyor. Karısı Fadime ile yaşamaya başlıyorlar.
Gel zaman git zaman, bir gece çok şiddetli bir fırtına kopuyor. Yağmur sele karışıyor. Gök gürültüsü ve yıldırımlar çakıyor. Temel bir hışımla dışarı çıkıyor, tarlanın yerinde yeller esmekte.
Açıyor ellerini:
“Ey ya Rabbim, o kadar emek verduğum tarlanun ettun içine, birde çakmağı çakupta bakaysun ki ne ettum diye.”