Bu insanlar nereye sı...

İlkine Tepebaşı’nda denk geldim.
İkamet ettiğim konutun yakınında bulunan ve haftalık kurulan bir pazaryerinde…
Halı, kilim ve bunlara benzer ürünler satan bir pazarcı, tezgahının arka tarafına gerdiği bir perdeyi, sözüm kimse görmesin diye kendine kalkan yapmış, tuvalet ihtiyacını gideriyordu.
İyi ki kimse görmüyordu!
 
*
 
Yaklaşık bir ay sonra…
Bu sefer benzer bir görüntüye, Odunpazarı’nda haftalık kurulan bir pazaryerinde rastladım.
Görüntü, ilk anlattığımdan daha vahimdi.
Pazarcı, tezgahının arkasındaki duvara dönmüş, uluorta koyuveriyordu.
Çocuğuyla alışveriş yapan bir kadın, işini bitirdikten sonra tezgahına dönen adama dayanamayarak söylendi: “Ayıp değil mi bu yaptığın?”
Pazarcı ne dese beğenirsiniz: “Doğru diyorsun da, ne yapalım bacım, biz nereye sıçacağız?!”
Bu cevabın ardından kadın söylene söylene gidiyor…
 
*
 
Bu olayın ardından sordum soruşturdum…
Tepebaşı bölgesinde haftalık kurulan semt pazaryerlerinin hiçbirinde seyyar tuvalet olmadığını, Odunpazarı bölgesinde haftalık kurulan semt pazaryerleri arasında ise sadece ÇAR-PA’da seyyar tuvalet olduğunu öğrendim.
 
*
 
Ancak “Semt ve Sabit Pazaryerleri Uygulama Yönetmeliği”, pazaryerlerine tuvalet konulması için belediyeleri zorunlu tutuyor.
Yönetmeliğin söz konusu maddeye ilişkin detayı şöyle:
 “Tuvaletler,  pazar yerlerinin kapasitesi göz önünde bulundurularak ihtiyacı karşılayacak sayıda ve özellikte olur. Bu amacı sağlayacak şekilde, seyyar tuvalet kabinleri veya pazar yerinin çevresinde bulunan tuvaletler de kullanılabilir.”
 
*
 
Bu zorunluluğa rağmen Tepebaşı Belediyesi ve Odunpazarı Belediyesi, temel bir insani ihtiyacı göz ardı etmiş.
Üstelik gıda ürünlerinin satışının yapıldığı, dolayısıyla hijyenin fazlasıyla önemli olduğu bir alanda yaşanıyor bu göz ardı.
Dahası, pazaryerlerinin toplumun neredeyse tüm kesimlerinin uğradığı alanlar olduğu düşünüldüğünde, böylesine sosyal ve ticari bir alanda gerçekleşiyor bu vurdumduymazlık.
 
*
 
Peki, bu kabul edilemez durumdan sadece belediyeler mi sorumlu?
Yönetmelik belediyeleri işaret ediyor.
Ama “sorumluluk” kavramı işin içine girince, bu rezalete seyirci kalmakla yetinen birçok kurum sayabiliriz.
 
*
 
Haydi sayalım…
Pazarcılar Odası.
Ziraat Odası.
Üreticiler Birliği Odaları.
Seyyar Tuhafiye ve İşportacılar Odası.
Bu kurumlar, pazaryerleri ve işleyişiyle ilgili belediyeyle doğrudan çalışan kurumlar.
Ancak göründüğü üzere anlattığımız konuya, tamamen kulaklarını kapatmış kurumlar.
 
*
 
Sorumluluk hissetmesi gereken şu kurumları da atlamayalım…
Eskişehir Sağlık İl Müdürlüğü.
Eskişehir Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü.
Bir el atsalar iyi olacak.
 
*
 
Evet…
Bahsettiğim tüm kurumlara, pazarcılar adına soruyorum:
“Bu insanlar nereye sıçacak?!”
   
Atilay Dalgıç’ın mesajı ne olacak?
 
CHP’nin bu yılki kongre süreci oldukça enteresan geçiyor.
Genelde Odunpazarı bölgesinde yaşanan hareketlilik, bu dönem ilginç bir biçimde Tepebaşı’nda yaşanıyor.
Odunpazarı, genelin aksine oldukça sakin görünüyor.
 
*
 
Mevcut başkan Vural Yörük, önce “aday olmayacağım” dedi, daha sonra fikrini değiştirerek, “bir daha adayım” açıklamasını yaptı, akabinde yine, “aday olmayacağım” dedi ve Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’tan hizmetleri için teşekkür plaketi aldı.
Bu arada Ahmet Saraç, “Ben de varım” dedi ve sonrasında Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un adayı olduğu ortaya çıktı. Şimdilerde esamesi okunmuyor.
Sonrasında Yalçın Komşu da konuya girerek aday olacağının sinyalini verdi ve geçtiğimiz hafta resmi adaylık açıklamasını yaptı, “Tabanın adayıyım” ifadesini kullandı.
Son olarak deneyimli bir isim CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığı’na “Ben de adayım” dedi. Avukat Atilay Dalgıç… Geçmişte iki dönem il sekreterliği ve bir dönem il başkanlığı yapmış, şu an Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi olarak Yılmaz Büyükerşen’le birlikte çalışan, Ahmet Ataç’la görüşülerek adaylığı üzerinde uzlaşılmış bir isim. Dalgıç, 12 Kasım Pazar günü saat 13:00’de CHP İl Başkanlığı’nda resmi adaylık açıklamasını yapacak. Delegelere ve kamuoyuna vereceği mesaj, bakalım ne olacak?
 
*
 
Dalgıç’ta adaylık açıklamasını yaptıktan sonra, CHP Tepebaşı İlçe Başkanlığı özelinde kongre sürecini detaylı bir biçimde değerlendireceğim.