Eskişehirspor’un son olarak Fenerbahçe deplasmanında uğradığı haksızlığı anlatmak için başka bir başlık bulamadım. Yaşananlara hakem hatası diyebilmek için fazla saf olmak gerekir, yapılan göz göre gasptır ve bu ilk kez yaşanmıyor.
BJK, GS ve FB maçlarının hepsinde hakem hatası olması ve bu hataların maçın sonucuna sirayet etmesini sadece tesadüf olarak değerlendirmek mümkün mü?
İstanbul takımlarının tehdit ve baskısına boyun eğen, emeğin iç edildiği ve Anadolu’ya adeta sen figüransın diyen bir endüstri de Türk futbolunun neden bu hale geldiğini anlamak çok mu zor?
Hayatınız da kaç kere 90+7 gördünüz? Dün ki maçı hafızalarınızdan çıkarmayın zira tekrar göreceğiz bir zaman olursa emin olun o da İstanbul takımlarıyla yapılan bir maçta ve onların bu zamana ihtiyacı var ise karşınıza çıkacaktır.
Yazılacak, çizilecek çok şey var ama sonucu tesir etmesi artık mümkün değil. “Ertuğrul Sağlam gibi Anadolu’da yapılamaz denileni başarmış bir teknik adam benim bu şartlarda Anadolu’dan başka şampiyon çıkar mı umudum kalmıyor” diye serzenişte bulunuyorsa lütfen dikkate alınsın. Ya da bırakın İstanbul takımları kendi aralarında oynayıp dursun, bizi figüran etmesinler.
“Saadet ve 6 Vekil …”
Daha önce de birkaç kez belirtmiştim bu köşede. Muhafazakâr bir insan olmamama rağmen Saadet Partisinin kendine şiar edindiği çizgiden kopmaması ve parlamento da koltuğu olmamasına rağmen olanlardan daha iyi, daha disiplinli bir teşkilat yapısına sahip olmasını takdir etmişimdir. Yerel seçimlerde projeler sunan, Genel Başkanı Kamalak’ın Berduşta bizim Dindar’da diyerek kucaklayan düsturu ve rejim korkunuz olmasın göndermeleri, bizim evladımız diyerek Ali İsmail’e de sahip çıkması son derece sempatik. Bu yüzden bende büyük saygı uyandırıyorlar.
Dün Fesih Bingöl ve Eskişehir yönetiminden bir heyet ziyaretimize geldiğinde uzun uzun konuştuk, fikir alışverişinde bulunduk ve orada da belirttim şahsen ben ibadetini sıkça yapan bir insan değilim, günahım çoktur, yanlışım çoktur, yani benden Dindar bir insan olmaz ama gerçekten Allahtan korkan insan bana huzur verir. Beni rahatsız eden insanlar ben Dindar’ım deyip maalesef Allahtan korkmayanlar ve bunlardan fazlaca var. Kimse kusura bakmasın ama kanlı haçlı seferlerini komuta edenleri onur konuğu yapanlar, haram denilen unsurların dolaşımına izin verenler ve Müslümanlar katledilirken sessiz kalmak bir yana katliam yapanları savunanların dostu olmakla övünmek ve sonra ben çok Dindar’ım imajı vermeye çalışmak pek samimi gelmiyor bana. İçindeki Allah bilir insanın ama dışında gözükeni de görmezden gelemiyorum.
Sonuç itibariyle Milli Görüş düsturu ile ilerleyen Saadet Partililere tavsiyem kocaman bir “SABIR” olacak. Çünkü sonuçlara bakacak olursak muhafazakarım diyen insanlarımızın da bir kısmında içerik ile şekil tercihi yer değiştiriyor boyutta ve zaten sorun da bu olsa gerek…
Bu sebeple 6 vekil çıkarmak için hazırız diyorlar, projelerimiz planlarımız gönlümüz rahat diyorlar ama sanırım toplum doğrulara hazır ve alışık değil.