Sadi Seda yazdı
Geçtiğimiz Pazar günü Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan Eskişehir’e geldi…
AK Parti Odunpazarı İlçe Teşkilatının düzenlediği,”Odunpazarı üe buluşması” toplantısına katılan ve daha sonra TÜLOMSAŞ’ı gezen Bakan Arslan, Genel Müdür Hayri Avcı’dan çalışmalar hakkında bilgi aldı…
Bakan Arslan, TÜLOMSAŞ’ı gezerken bahçesinde özel bir müzede sergilenen Türkiye’nin ilk yerli otomobili Devrim’in yanında fotoğraf çektirdi önemine vurgu yaptı:
“TÜLOMSAŞ köklü kuruluşlarımızdan biri. TÜLOMSAŞ her zaman iddialı oldu. Bugün değil, Devrim Otomobiliyle iddiasını ortaya koymuştur. Devrim otomobiliyle ilgili TÜLOMSAŞ iddiasını ortaya koyduğunda ülkemiz yöneticileri, ülkemiz idarecileri onlar kadar inansaydı bugün dünya markası otomobillerden, dünya markası uçaklardan bahsetmiş olacaktık.”
Bakan Arslan çok haklı…
Şimdi dizimizi dövüyoruz ama iş işten çoktan geçmiş…
Gerçekten o dönemin ülke yöneticileri, idarecileri TÜLOMSAŞ’a, Türk mühendis ve işçilerine inanarak sahip çıkabilselerdi bugün TÜLOMSAŞ yerli otomobil de üreten bir müessese olacaktı…
Bugün zaman zaman gündeme gelen,”ilk yerli otomobili kim üretecek?” yerine Türkiye’de Eskişehir’de 56 yıldan beri otomobil üretiliyor olacaktı…
4 ADET ÜRETİLDİ
VE BENZİNİ BİTTİ
İsterseniz yeri gelmişken Devrim otomobilinin hayat hikâyesine kısacık göz atalım:
“56 yıl önce Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, 16 Haziran 1961'de tümüyle yerli üretim bir otomobil yapılmasını emretti. Görevin, Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları (TCDD) işletmesine verilmesi üzerine 23 mühendis "Devrim Arabası" projesine başladı. Türk mühendisler Eskişehir'deki fabrikada, 129 günde tamamıyla yüzde 100 yerli 4 otomobil üretti. Türkiye'de bir tane benzeri daha yoktu. Kimseden lisans almadan ve hiçbir firmaya ödeme yapmadan yaptılar.
Ancak Cumhuriyetin kuruluş yıl dönümünde (29 Ekim 1961) gerçekleştirilen sürüş testinde ‘Devrim Arabası’ önce tekledi, sonra yolda kaldı. Devrim'in deneme sürüşü, içinde Cumhurbaşkanı da olduğu halde yetersiz benzin konulması yüzünden başarısızlıkla sonuçlandı. Eskişehir’den Ankara’ya götürülmek üzere otomobiller trenlere yüklendi. Trendeki güvenlik kuralları gereği ‘Devrim’ otomobillerinin depolarına hiç benzin konulmamıştı. 29 Ekim törenleri başlamak üzereydi, zamana karşı yarışılıyordu ve araçlar Cemal Gürsel'e, tören alanı önünde son dakikada yetiştirildi. Araçlara doğru düzgün bir benzin ikmali yapılmasına dahi izin verilmemişti. Cumhurbaşkanı Gürsel, iki bej rengindeki arabalardan birine binecekti. Karar değiştirip siyaha bindi. Son dakikada, alelacele bejlere benzin konulmuş ama siyaha konulamamıştı. Aracın zaten az miktarda olan benzini de bir süre sonra bitmişti. Ve siyah ‘Devrim’ yarı yolda durdu. Gürsel Paşa, aracın durma nedeninin benzinin bitmiş olması olmasından kaynaklandığını sonradan öğrenmiş, buna çok sinirlenmişti. Bunun üzerine, o tarihi sözünü söyledi. ‘Garp (batı) kafasıyla araba yapıyorsunuz ama şarklı (doğulu) olduğunuz için benzin koymayı unutuyorsunuz.”
“SAHİP ÇIKILMADI”
Türkiye'nin ilk yerli otomobil üretme projesi "Devrim"e genç yaşta katılan Eskişehirli yüksek makine mühendisi Kemalettin Vardar, iki yıl önce verdiği bir röportajda Devrim Arabasına sahip çıkılmamasına hala isyan ettiğini söylemişti. Aracın yolda kalmasının sebebini sorma ve nedenlerini araştırma konusunda kimsenin geri dönüp bakmak istemediğini dile getiren Vardar, şunları kaydetmişti:
“Başta Cemal Gürsel olmak üzere herkes sırtını döndü ve kaçtı. Devrim Arabası projesinde çalışan ancak daha sonra bakan olan birisi (Rıfat Serdaroğlu) anılarını anlatırken çok acıklı cümleler kurdu zamanında. O bakan, 'Eğer ben Devrim Arabası projesinde çalıştığımı söyleseydim, Süleyman Demirel, beni kabineden atardı' dedi. İnsanlar senelerce 'Devrim Arabası projesinde çalıştım' demeye korktu. Öylesine bir hücum ettiler ki neredeyse bizi vatan haini ilan edeceklerdi. Sebebi de bir milyon 400 bin Türk Lirası'nın bu projeye harcanmış olmasıydı."
Vardar, Türklerin bir otomobil yapamayacağını dillendirmenin, bir korkutmanın, yönlendirmenin ve yanıltmanın sonucu olduğunu da vurgulamıştı.
YERLİ HIZLI TREN’E
DESTEK OLMALIYIZ
Bu yazıyı neden yazdım?
Geçtiğimiz Pazar günü Eskişehir’e gelen Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, TÜLOMSAŞ’a yaptığı ziyarette şunları söylemişti:
”Avrupa’nın 6’ncı dünyanın 8’inci Yüksek Hızlı Tren kullanan ve aynı zamanda inşa eden ülke haline geldik. TÜLOMSAŞ köklü kuruluşlarımızdan biri. TÜLOMSAŞ her zaman iddialı oldu. Bugün değil, Devrim Otomobiliyle iddiasını ortaya koymuştur. Devrim otomobiliyle ilgili TÜLOMSAŞ iddiasını ortaya koyduğunda ülkemiz yöneticileri, ülkemiz idarecileri onlar kadar inansaydı bugün dünya markası otomobillerden, dünya markası uçaklardan bahsetmiş olacaktık. TÜLOMSAŞ bugün demiryolunu sektöründe motor imal eder hale geliyor. Türkiye olarak, Eskişehir olarak, TÜLOMAŞ’ta Yüksek Hızlı Tren yapacağız’ diyorlar. Dediğim gibi işçi inanıyorsa geriye bize destek verip yapmak kalıyor. İşte onun için de yeni 96 Yüksek Hızlı Tren setini alırken, sanayi işbirliği programı kapsamında özellikle teknolojinin ülkemize gelmesi ve Yüksek Hızlı Tren’in Türkiye’de yapılmasıyla ilgili şartname koyduk. İlk 20’sini dışarıdan alacağız, sonra kademe kademe TÜLOMSAŞ üretimde daha fazla yer alacak ve son 16’yı bizzat yüzde 100 kendisi yapacak. Ancak bununla da yetinmiyoruz. Onun dışında o teknolojiyi getirip Yüksek Hızlı Tren’i yapabilir hale geldikten sonra, Yüksek Hızlı Tren’i hem milli hem de yerli olarak bizzat kendimiz yapacağız ve ülkemizde kullanmakla yetinmeyeceğiz. Ülkemizden kaynaklı bulunduğumuz coğrafyaya hatta dünyanın her yerine ihraç edeceğiz.”
“YERLİ OTOMOBİL”
ÇAĞRISI YAPMIŞTI
Dönemin Başbakanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli bir araba üretmek istediklerini ve bunun için yatırımcılara gerekli desteği sağlayacaklarını belirtmişti.
Yerli otomobil fikrinin ortaya atıldığı o günlerde, ülkemizde önemli satış payına sahip olan bazı otomobil üreticileri Türkiye pazarından çekilebileceklerini açıklamış ve bu fikre karşı olduklarını açıkça dile getirmişlerdi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, yerli marka otomobil konusunda,"Şu anda görüştüğümüz birkaç sanayicimiz var. Onlarla beraber çalışıyoruz. 2019 Mart ayında yerli otomobili yollarda görmeyi hedefliyoruz. Yerli otomobilde üretime ticari taksi modeli ile başlayacağız. 4 tane prototipi üretildi. 2020 yılından önce yerli otomobilin seri üretimine geçilecek.”
Yerli Otomobil konusunda önemli adım atıldı…
İŞÇİ İNANIYORSA
DESTEK VERİRİZ
Sırada yerli Yüksek Hızlı Tren var…
TÜLOMSAŞ Genel Müdürü Hayri Avcı ısrarla,”Bir fırsat verildi Türkiye’nin ilk yerli otomobili burada yapıldı. Bir fırsat da bize verilirse Türkiye’nin ilk yerli Yüksek Hızlı Tren’i yaparız” demişti…
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, geçtiğimiz Pazar günü TÜLOMSAŞ ziyaretinde,” TÜLOMSAŞ’ta ‘Yüksek Hızlı Tren yapacağız’ diyorlar. Dediğim gibi işçi inanıyorsa geriye bize destek verip yapmak kalıyor. İşte onun için de yeni 96 Yüksek Hızlı Tren setini alırken, sanayi işbirliği programı kapsamında özellikle teknolojinin ülkemize gelmesi ve Yüksek Hızlı Tren’in Türkiye’de yapılmasıyla ilgili şartname koyduk. İlk 20’sini dışarıdan alacağız, sonra kademe kademe TÜLOMSAŞ üretimde daha fazla yer alacak ve son 16’yı bizzat yüzde 100 kendisi yapacak. O teknolojiyi getirip Yüksek Hızlı Tren’i yapabilir hale geldikten sonra, Yüksek Hızlı Tren’i hem milli hem de yerli olarak bizzat kendimiz yapacağız ve ülkemizde kullanmakla yetinmeyeceğiz. Ülkemizden kaynaklı bulunduğumuz coğrafyaya hatta dünyanın her yerine ihraç edeceğiz.”
Buna Eskişehirliler ve Türk milleti olarak inanıyoruz…
Türkiye’nin ilk yüzde yüz yerli otomobilini yapan TÜLOMSAŞ’ın mühendis ve işçileri, Yüksek Hızlı Tren’i de yapabileceklerine Eskişehirliler olarak inanıyor ve destek veriyoruz…