Görüşler
Bir Tugay yeter
Eskişehir, Halk TV ile Türkiye'yi sarstı...
Konuklar süper...
"Uğur Dündar"
Televizyon dünyası ve bugünkü medyanın en onurlu isimlerinden biri...
"Müjdat Gezen"
Sahne dünyasını, Türkiye'nin gündemine önce güldürüp, sonra düşündürerek oturtan bir sanatçı... "Yılmaz Özdil"
Kalemini yüreğiyle kullanan cesur bir yazar...
Günümüzün Türkiye'sini ne güzel anlattılar...
''Bazen gülerek...”
“Bazen utanarak!..”
Yılmaz Özdil "Rüyamda başbakanı gördüm, yalan söylemiyordu" dedi...
Uğur Dündar hemen araya girdi:
"Rüyalar ters çıkar..."
………
Olayı bir başka yoluyla değerlendirmek istedik... Bir tek sahne yetti buna...
Arkalardan bir vatandaş söz istiyordu...
Israrla...
Bir-iki derken dayanamadı Uğur abi...
Vatandaş başladı konuşmaya, uzadıkça da uzadı...
İşte tam o anda arkasına kedi gibi süzülen tanıdık bir yüzü gördük...
"Tugay Aladağ'dı..."
Hani "ne olur ne olmaz!" örneği, en ufak bir harekette atlayacak adama!..
Bir anlamda önlem almıştı...
Daha önce de "Uğur Dündar"ın hemen arkasındaydı…
Yılmaz Hoca'nın iki koruması var...
"Olcay ve Mustafa..."
Nöbetleşe görev yapıyorlar...
Tayyip Erdoğan'ın tam 1500 korumasının olduğu söyleniyor...
Ordu gibi...
"Uğur Dündar" gibi bir isme de...
"Bir Tugay yetiyor..."
Günün Sorusu
İstiklal Marşı da seçim propagandası olarak kullanıldı! Peki 12 yıldır TC’yi kaldırıp, Atatürk'ün resmini indirenler, Andımız’ı yasaklayıp, Türklüğü inkâr edenler kimlerdi, hatırlayan var mı?
Gerilim
İstiklal Marşı’yla şov yapanlar, daha dün Türk bayrağı satan amcayı içeri atmıştı…
Unutmadık…
Rıfat Falay
Kolsuz Yaşar’dan
Bu konuda, hakkında çok "TeVaTÜR" var...
Katibim’den
Nihayet twetter da yasaklandı. Ben Başbakana bir öneride bulunmak istiyorum..
"30 Mart seçim günü AKP seçmeninin dışında kalan tüm vatandaşlara sokağa çıkma yasağı getirsin..."
Günün İncisi
İnsan yaşamı soğana benzer..
Kat kat soyarken zaman zaman ağladır
C.Sandbug
Günün Sözü
16 yaşında anarşist olmamak korkaklıktır.
40 yaşında anarşist kalmak, kafasızlıktır,.
Bernard Shaw
Halk otobüsçülerinden yakınma!
Geçtiğimiz hafta dile getirmiştik...
"65 yaş üstündekiler, tramvay ve otobüslere nüfus kimliklerini göstererek "binebilecekler..."
Ve de bu vatandaşların 48 bin civarında olduğunu dile getirmiştik...
“48 değil, 68 binmiş..."
Dolayısıyla kartların verilmesi gecikince böyle bir karar alınmış...
Ne var ki, Halk Otobüsü sürücüleri, bırakın nüfus cüzdanlarını kabul etmeyi, kartı olan yaşlılara bile güçlük çıkarmaya başlamışlar...
Nasıl mı?
Adam kartını geçiriyor...
"Olmadı" diyor şoför...
Bir daha geçiriyor, zaten ikinci bir geçiş hakkı yok kartın...
Ve de yaşlıyı otobüsten indiriyor sürücü...
Bu konuda büyük yakınmaların olduğu öne sürülüyor...
Yaşlı vatandaşların konuyu ağlayarak "Bilem" yetkililerine anlattıkları belirtiliyor...
Bu nedenle bir kez daha uyarılıyor Halk Otobüsü sürücüleri...
"Nüfus cüzdanı olanları bindireceksin..."
Bitmedi...
"Kartı olanlara da iki kez geçiş yaptırmayacaksın..."
Bakalım bu uyarılar dikkate alınacak mı?
Çünkü, seçim öncesinde hiç istenmeyen olayların yaratıldığı görülüyor...
Tepedeki kirlenmeler!
Hiçbir siyasi iktidar döneminde böyle günler yaşamadık...
"Her yer tape, her yer rezillik...”
Din ticareti yaparak iktidarı ele geçirmiş bir kadro, yolsuzluğun, hırsızlığın, usulsüzlüğün her çeşidini sergiliyor. Türkiye dünyaya rezil oluyor.
Tepedeki kirlenme dalga dalga aşağı yayılıyor, bütün vatandaşları lekeliyor.
Bu müthiş kirliliğin içinden çıkmak soylu vatandaşların birincil görevi oluyor.
Hitler’in dediği
Cari Friedrich ve Z. Brezezinski'nin yazdığı "Totaliter Diktatörlük ve Otokrasi" adlı kitapta
Papaz "Nlemöller" mahkemece serbest bırakıldığında
"Hitler"in şöyle dediği yazılı:
"Benim suçlu ilan ettiğim bir kimseyi bir Alman mahkemesinin suçsuz çıkarması olayı bir daha
görülmeyecektir...”
Kadın farkı
"Ekonomi, politika ve maç konuşup etrafındakileri baymazlar."
-Barda "fondip" yarışma girmezler.
"Erkeklere çıkma teklif etmez, onlara ettirirler."
- Arkadaşlarının aşklarına yan gözle bakmazlar.
"Makarna dışında da yemek pişirmeyi bilirler."
Huzurevinde yatma vakti
Adam 80 yaşma gelmiş olan babasını huzurevine bırakır. Bir hafta sonra da gidip ziyaret eder. Halini hatırını sorar:
"Nasılsın baba; İyi bakıyorlar mı sana?"
Baba memnun:
“Oğlum bu huzurevi çok güzel. Her akşam yatmadan önce bir bardak sütlü kakao ve bir de viagra veriyorlar."
Ziyaret sonunda adam hemen hemşireyi bulup sorar:
"Babam bir şeyler anlatıyor. Yakarken bir bardak sütlü kakao, bir de viagra veriyormuşsunuz, doğru mu?"
“Evet, doktor beyin talimatı" der hemşire:
"Sütlü kakao çabucak uyutuyor, viagra da yuvarlanıp yataktan düşmesine engel oluyor..."
Yangında değil ama!
Kadının biri sigorta şirketine telefon ediyordu:
"Kocamın yangına karşı sigortası vardı. Kendisi demincek öldü. Lütfen sigortasını gönderir misiniz?
Sigortacı "Yangında mı öldü?" diye sorunca devam etti kadın:
"Yok yok, gripten öldü ama şimdi yakıyorum cesedini..."
Günün Şiiri
Gemici
O mutsuz bir gemicidir
Yanlış bir okyanusa yelken açmıştır
Uzanır halatların dibine arada bir
Güçsüz yumruklarıyla usulca gözlerini siler
Nedenini bilmez
Yalnız bir yaşantıya ıslık çalar
Güneşin doğuşunu gördüğünde sabahları
Denizin ta ucundadır aydınlık
Ulaşamayacağını bilir, nedenini bilmez
Hiçbir şey dilemeden yaşamıştır
Amaçsız, türküsüz, dostsuz, ışıksız
Bir gün çekip gidecektir bu evrenden
Kendiyle oturup içmiştir geceler boyu
Nedenini bilmez...
Alaaddin Aşna (Varlık-1975)
Günün Olayı
Erdoğan, “Twitter'a yasak koyarak T.C.'nin gücünü gösterdik" diyor.
Keşke o gücü Türk askerinin başına Amerikan askerleri çuval geçirirken gösterselerdi...
Akif Kökçe
Günün Biberi
İktidarın hırsızlığını açığa çıkaranlar "casuslukla" suçlanacakmış.
"Yalancılıkla” değil de "casuslukla” suçlanmaları dolaylı bir itiraf değil mi?