Dem Dem takılmadı Sümer’in başında Ali Onur Özer çıktı İşitme Engelliler yaşa takılıyor Birbirlerini tebrik ettiler Heyecanlı maça ilgi vardı Anadolu Üniversitesi kampüsünde sonbahar temizliği… Eskişehir parkındaki dubalar tepki çekti Eskişehir’de "Köpekli Park" hayvan dostu heykeller… Eskişehir İsmet İnönü Caddesi’nde futbol efsaneler… Eskişehir’in simgesi köprü, yılbaşı için hazırlanı… Eskişehir'in arka sokaklarında park sorunu büyüyor… Tepebaşı Belediyesi'nden çevre dostu atık getirme … Bitkilere Şekerli Su Vermek: Faydaları ve Zararlar… Eskişehir’de ilçe yollarına dev yatırım: 124 milyo… Akaryakıt istasyonu yanında yangın paniği! Eskişehir'in gözde ilçesinde yatırımcılara yeni fı…

Üye Girişi

Üye Ol

Eskişehir

Alpu

Spor

Gündem

Eskişehir Hava Durumu

Resmi İlanlar

Eskişehir Nöbetçi Eczaneler

Afyon

Bilecik

Eskişehir Gezi Rehberi

Eskişehir Parkları Eskişehir Müzeleri Eskişehir Yemekleri Eskişehir Camileri, Külliyeleri ve Anıtları Eskişehir Alışveriş Merkezleri Eskişehir Restoranları (Yeme İçme) Eskişehir Gece Hayatı

Magazin

DİĞER

Kütahya Ekonomi Eskişehir etkinlik Kültür Sanat Dünya Sağlık Teknoloji Eğitim Röportaj Biyografi Eskişehir Siyasetçileri Yaşam Ramazan

Eskişehir Videoları Foto Galeri Yazarlar Eskişehir İş İlanları Seri İlanlar İletişim

24.11.2024 - Pazar

Önder Baloğlu

Tüm Yazıları Diğer Yazarlar

Bir kabus değil!..

28 Ocak 2014 09:16

Görüşler

Bir kabus değil!..

Tepebaşı denilince akla ne gelir?

"Pişmiş Toprak..."

Hayır...

"Bundan böyle, Pişmiş Kelle'dir!"

Tepebaşı adı da, artık "Kellebaşı!"

"Küba'da bayraklar yarıya indi!”

…………….

Odunpazarı’nda fazla değişen bir şey yok!

Artık yatırım ve hizmetlerinde hiçbir "BüyükENGEL" kalmadı!

Büyük ustalar davete bile gerek kalmadan "CÖMERT"çe gelebilirler!

…………

Büyükşehir'e gelince...

Bütün heykeller "Mehter Takımı" eşliğinde törenle yıkıldı!

"Barlar Sokağı kapatıldı..."

Yerine "Tövbekar" açıldı!..

Kentpark "Mescitpark" oldu!..

"Uzayevi", belki başka bir işe yarayabilir düşüncesiyle "NASA" ya devredildi...

NASA da, karşılığında "Yüksek Hızlı Treni" havadan yürütme projesi için söz verdi!

Adalar'da Porsuk'un bir yanı "kadınlar" için ayrıldı.. Botların üstleri siyah çadırlarla kapatıldı...

………..

Kısacası..

Bildiğimiz o "Aşk-ı Şehir”.. "Şark-ı Şehir"e döndü...

Ahalinin "Şark-ı" sözcüğünü "Şarkı" gibi anlamaması için özel ulaklarla açıklama yapıldı...

Bu arada..

Yeni doğan çocuklar için "Yılmaz" adı geçici bir süreyle yasaklandı!..

………..

Bunlar bir kâbus değil!..

Yaklaşan seçimler için derlenen bir 31 Mart öyküsü…

Hemen ardından ne geliyor?

“Nisan 1…”

Atilla Sertel ve takımları

Yazılarını zevkle okuyoruz "Atilla Sertel"in...

Tepebaşı çocuğudur ama yıllardır İzmir'de yaşıyor... Aylardır da Silivri'yi mesken edindi ve hapisteki gazeteciler için elinden gelen çabayı gösteriyor...

Halen Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı olan Atilla, "Aziz Yıldırım"ın cemaate ve hükümete karşı dik duruşunu anlatmış...

"Fenerbahçe Cumhuriyeti"ni dile getirmeye çalışmış... Ama tuttuğu takımları öyle güzel açıklamış ki, karınca ezmez örneği gibi...

"Bu satırların yazarı Fenerbahçeli değildir" diye başlamış:

-Doğduğu ve büyüdüğü kent Eskişehir'dir, "Eskişehirspor"la heyecanlanır.

Babasından mirastır, "Galatasaraylı"dır.

Başarıları ile sevinir, mağlubiyet de üzülür. En büyük zevklerinden biri İstanbul'da olduğu zaman "Galatasaray"ı taraftarla birlikte izlemektir.

Yaşadığı kent itibariyle tüm İzmir takımlarına sevgi, saygı ve taraftarlık hissi ile yaklaşır.

Altay, Göztepe, Karşıyaka, İzmirspor, Buca ve Altınordu'nun yanındadır.

Beşiktaş taraftarının,"taraftarı" olmaktan da gurur duyar. Yazdığı yazılardan anlamışsınızdır..

"Takım tutmada fanatizm içinde değildir..."

…….

İlk genel seçimlerinden sonra bu takımlara ekleyecekleri de olacaktırAtilla'nın...

"Gençlerbirliği, Ankaragücü, Ankaraspor, Ankara Şekerspor gibi..."

Çünkü milletvekili olup, Ankara'yı da bağrına basacaktır…

"Bunu çoktan haketti Atilla..."

Tabibin sabrı taşınca!..

Avukat, adli tabibi sorguya çekiyordu:

"Ölüm evrakını imzalamadan önce adamın nabzına bakmış mıydınız?"

-Hayır..

"Kalbini dinlemiş miydiniz?"

-Hayır..

"Nefes alıp almadığını kontrol etmiş miydiniz?"

- Hayır

"Öyleyse, ölüm evrakını imzalamadan önce adamın ölü olduğundan emin olmak için gereken hiçbir işlem yapmadınız, değil mi?"

Tabibin sabrı taşmış artık:

"Adamın beyni masamdaydı" demiş:

"Fakat bütün bildiğim, onun bir yerlerde hala hukuk tahsili yapıyor olabileceğidir!.."

Kalbi mi durmuştu?

80’lik ihtiyar arkadaşıyla dertleşiyormuş:

"Kanaryamın başına neler geldi bilemezsiniz? Tutmuş benim çakmağın tüm benzinini içmiş..."

-Eee, sonra ne oldu?

"Kafesinde halkalar çizerek uçmaya başladı, sonra da bir taş gibi düştü dibine.”

-Kalbi mi durmuştu acaba?

"Yok canım, benzini bitmişti!.."

Erdoğan sonrası

Geçenlerde Washington'da düzenlenen konferansın konusu şuydu:

"Türkiye'de Erdoğan sonrası olasılıkları..."

Melih Aşık, "ABD Erdoğan sonrasını konuşmaya başladıysa bu önemli bir gelinmedir" diyor:

"Washington Post" gazetesinde yayımlanan bir yazıda "Erdoğan ülkesinin demokrasisini tahrip etmektedir" deniliyor…

Bu durum Türkler ve Türkiye'nin Batılı müttefikleri için önemli bir sorundur. Obama bu gelişmeler karşısında sessiz kalmamalıdır.

Amerikalı yazarlar böyle düşünüyor...

Galiba, kuşatma daralıyor...

"Lale devri bitiyor!"

Günün Şiiri

Kaynar ateş

Ben beni söylerim sanma, yanlış

Ben seni söylerim

Ben seni söylerim sanma, yanlış

Ben evreni söylerim

Gezegen oldum sarhoş yıldız

Düşüme altın saçların takılmış

Düşer giderim ateş gülü çekiminde

Ellerim öyle boşluğa açılmış

Ben seni söylerim gökyüzü çayırlarında

Tüm yıldızlar solduğunda sabah erdiğinde

Senin türkündür evrenin türküsü yanıp giden

Kaynar ateş ışıyan güneşin çevresinde...

C. Atıf Kansu (Varlık-1958)

Özdeyiş

Gençken bilgi ağacını dikmezsek, yaşlandığımız zaman gölgesine sığınacak bir yerimiz olmayacaktır.

S.R.. Chamfort

Günün Sözü

Tanrım, beni dostlarımdan koru, düşmanlarımın icabına ben bakabilirim.

Voltaire

Cuk

Kadınlar sevilmek için yaratılmıştır, anlaşılmak için değil!..

Kıssa-dan

Bir kadın, kendisi ile aynı yaşta olan bir erkekten her zaman daha gençtir.

Elizabeth Barrett

Bu dünyadan istenen şey!

Şarap Tanrısı "Diyonisos”un alayından sarhoş dönen bilge “Silenos”, ormanda bir ağacın altında sızıp kalmış. Biraz sonra da yanına Frigya Kralı gelip sormuş:

“Bu dünyada istenecek en iyi şey nedir?"

Silenos gülmüş:

“En iyisi bu dünyaya gelmemektir!.."

Günün Olayı

Uğur öldürüleli 21 yıl oluyor. Aradan geçen zamanda hukukun Genelkurmay başkanlarına da gerekli olduğunu herkes yaşayarak gördü.

Şimdi sırada kim veya kimler kaldı?

Ali Sirmen

Günün Biberi

Önce Deniz Feneri’ni soruşturan savcılar görevinden alındı… Şimdi de ikinci yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını başlatan savcılar başka illere gönderildi…

Galiba, hukuk gerçekten guguk oluyor!