Bir avuç kıskançlık!

Türkiye denilince eskiden akla hayvancılık, tarlada üretim, seralar gelirdi… Mazot fiyatları, tohum fiyatları, gübre fiyatlarındaki fahiş artışlar ne yazık ki üretime engel oluyor…

Köyden kente göçler aldı başını gitti…

Peki neden?

Bana göre Türkiye’nin başarılı bir tarım politikasının olmamasından kaynaklı…

Neticede üretimden vazgeçtik…

Üretim olmayınca dışa bağımlı hale geldik ve ekonomik dalgalanmalarla birlikte en temel ihtiyaçların yeşillikten bakliyata kadar bir üründe fiyatlar aldı başını gitti…

Hal böyle olunca Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından kırsal bölgenin kalkınması için üreticilere bir nebze de destek olabilmek için bir çok proje hayata geçirildi.

Binlerce dut fidanı, domates fideleri büyükşehir tarafından halka ücretsiz olarak dağıltıldı… Özellikle pandemi döneminde zor günler geçiren üreticilere destek olundu…

Daha sonraki dönemde Büyükşehir Belediyesi yerel tohuma el attı… Oluşturulan merkezde üretilen tohumlar kırsal bölgede vatandaşlara dağıtılmaya başlandı…

Yerel tohum dağıtımı sadece Eskişehir ile kalmadı… oluşturulan online başvuru ile Türkiye’nin dört bir yanındaki üreticiler Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Tohum Merkezi’nin ürettiği tohumlarla tanışacak…

Az ya da çok her şey ücretsiz…

Halkın zor zamanlar geçirdiği şu günlerde 5 kuruş dahi fayda olabilmek çok önemli…

Gelelim bunları neden anlattığıma…

Dedim ya az ya da çok ücretsiz tohum halkla buluşuyor…

İster bir avuç olsun ister bir kamyon…

Amaç burada üreticiye destek olabilmek…

Bura da bir art niyet olabilir mi?

Art niyet arayanlara “kişi kendinden bilir işi” diyorum ve devam ediyorum…

///

AK Parti Çifteler İlçe Başkanı Mustafa Yeşil öyle bir açıklama yaptı ki adeta dondum kaldım…

Yeşil’in Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin tohum dağıtımına eleştirisi “yüzüne gözüne bulaştırdı” tabirinin açıkça yansıması…

Yeşil, “Büyükerşen'in dağıttığı birer avuç tohumla saksılar bile yeşermez, belediye başkanı Eskişehir'i yeşertmekten bahsediyor, sanırım espri yaptı” diyerek eleştiri yapmak istemiş…

Asıl espriye şimdi tanık olacağız…

Ne diyor Yeşil açıklamasında devam edelim:

“Eskişehir gibi modern tarımın yapıldığı bir bölgede 100-200 gramlık poşetliklerle tohum dağıtarak tohum ihtiyacının karşılanacağını savunmak, buna inanmak insanların akıllarıyla dalga geçmektir”

Büyükerşen’in zaten “tohum ihtiyacını karışılacağız şehrin tümünü bizim tohumlara boğacağız” gibi bir iddiası da yok…

Amaç sadece üreticiye destek olabilmek!

Bunun bile farkında değiller…

Yeşil, “tohum ihtiyacının karşılanacağını savunmak” kelimesi kullanıyor…

Başkan Yeşil, tohum ihtiyacının olduğunu açıkça itiraf ediyor... Belediyeyi reklam yapmakla suçluyor…

Kimse desteğin bir avuç veya bir kamyon olduğuna bakmıyor!

Karşılıksız desteğin kimden geldiğini bakıyor!

Yeşil’in açıklamasından anladığım kadarıyla Çifteler’in tohuma ihtiyacı yok!

Bir de Çiftelerli üreticilere soralım!

Çifteler’in tohuma ihtiyacı var mı?

Çiftelerli üreticinin Yeşil’in anlattığına göre keyfi baya iyi…

Peki, Çifteler’de ekonomi şahlandı da bizim mi haberimiz yok!

Yeşil’e tavsiyem ilçesine bir çıksın esnafı ve üreticiyi bir ziyaret etsin, bakalım kaç esnaf ve üretici icra dosyalarıyla boğuşuyor!

Kaç kişi arazilerini satışa çıkardı!

Kaç kişi borcunu ödeyebilmek için traktörünü sattı!

Yeşil son olarak “birer avuç tohumla bu işlerin çözüleceğine inandırmak da baya büyük reklam mucizesi” diyor…

Başkan Yeşil, “bir avuç tohumla bu işler çözülmez” diyor gayet haklı…

Bir sorun olduğunu da burada da itiraf etmiş oluyor…

Ne yapsın Büyükşehir, tüm Eskişehirli üreticilere bir avuç da olsa destek veriyor…

Neyse ki belediye bir avuç tohum yardımı yapıp, kucak dolusu geri almıyor…

Bu projeye destek olmak yerine köstek olup “Bir avuç kıskançlık” yapmak demek ki daha kolay…