Bilenler bilmeyenlere

“Ey cemaat. Bugün size ne anlatacağımı biliyor musunuz?”

Cemaat hep bir ağızdan yanıt vermiş:

“Bilmiyoruzzzz…”

“Sizin bilmediğinizi ben ne bileyim” diyen hoca inmiş minberden..

Aradan bir hafta geçmiş.

Aynı hoca gene çıkmış minbere ve sormuş:

“Ey cemaat bugün size ne anlatacağımı biliyor musunuz?”

Cemaatin yarısı:

“Biliyoruz” derken, yarısı da:

“Bilmiyoruz” yanıtını vermiş…

Hoca durumu bir süre izledikten sonra şöyle demiş:

“Bilenler bilmeyenlere öğretsin.  Bana eyvallah…”

***

Çok garip bir ülke olduk.

Tek başına iktidar olamayan AKP’de Genel Başkan Davutoğlu talimatını verdi:

“Bütün il başkanları görev başında olacak ve talimatımızı bekleyecekler.”

Peki ne olacak?

Açılım defteri kapandığına göre,

“erken genel seçim kapıya dayandı mı?”

Hedef:

“Doğu’da ve Güneydoğu’da HDP…”

İç Anadolu’da:

“MHP’mi ?”

Giden oylar geri mi alınacak?

***

Öyle diyor bir yazar:

“Akreple barış olur mu?”

Ardından da yanıtı kendi veriyor:

“Akrep her zaman akrepliğini yapar”

***

PKK, IŞİD…

Silahlı örgütler…

Hiç birisi yeni kurulmadı da…

Düne kadar dost olan bu örgütler,

nasıl oldu da silahlı bıçaklı düşman durumuna geldi?

“Nevruz ateşinin üzerinden barış için beraberce atlayacağız” denilen günler ne çabuk unutuldu?”

“Silahlara veda. Silahla değil siyasetle. Şimdi barış günleri…” denilen gazete manşetleri ne çabuk değişip:

“Terörle iş tutan bedelini ödemeli. Geri adım atmayız. Bunlarla çözüm olmaz. Hesap soracağız…” durumuna geldi. 

“Akreple barış olmayacağı” yeni mi hatırlandı?

***

AKP- CHP ortaklığı için kaygan zemin zımparalanıyor.

Ayaklar kaç gün yere sağlam basar göreceğiz.

Ardından:

“AKP- MHP mi gelecek onu da bekliyoruz.”

Dün gazetenin birinde:

“MHP lideri Devlet Bahçeli’ye, Saray’da bir oda ayrıldı” deniyordu.

İster misiniz Sayın Bahçeli:

“Bu odaya geçip otursun.”

***

İmam cemaate ne demiş:

“Bilenler bilmeyenlere anlatsın.”

Ne dersiniz.

Son gelişmeler karşısında biz de mi öyle yapalım?

/////////////////////////////////

Günlerin getirdiği  (foto parti amblemleri)

Yeni oluşum, yeni adaylar…

AKP ile CHP arasında “yeni hükümet için çalışmalar” sürerken, politik yorumcular ortaya çıkan olumsuzluklardan söz etmeye başladı. CHP’nin şartlarının bazıları için “hayır” diyen iktidar partisi AKP, teşkilatlarına “seçime hazır olun” mesajları göndermeye başladı. Hatta AKP Genel Başkanı Davutoğlu “kimse mevzilerden ayrılmasın”  benzeri yorumlarda bulundu. Önceki gün konuştuğumuz AKP’lilerden bazıları “hazır bekliyoruz” derlerken, bazıları da “Olası bir erken genel seçime aynı adaylarla mı gidilecek? Yeni başvurular olacak mı?”  Şimdi bu tartışılıyor… Sıkıntı iktidar partisi AKP’de olduğu kadar, ana muhalefet CHP’de de kendini gösteriyor. Hatta CHP’den milletvekili adayı olup da sıralamaya alınmayanlar aralarında konuşuyorlar, “Başvuru yapabiliriz” diyorlarmış… Hemen belirtelim. Koalisyon olayı henüz netleşmedi. AKP’li tanıdıklar “CHP olmazsa, MHP var” diye şakalaşıyorlar. Ne dersiniz? Gerçekten CHP ile MHP nöbet değişimine durabilirler mi?

///////////////////////////////////

                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                     Politikada yeni dönem

Dün bir okurumuz arayıp “erken genel seçim kararı alınırsa,  milletvekili adayları değişir mi? Eski adayların dışında yeni adaylarda olabilir mi?” diye sordu.  Doğrusu ilginç bir soru. AKP- CHP koalisyon çalışmaları sürerken, bu soru nereden çıktı demeyin. CHP’nin koalisyon için öne sürdüğü bazı şartlar AKP tarafından kabul görmemiş. Mesele buymuş. Örneğin cumhurbaşkanı ve yolsuzluklar ile eski vekiller için yapılan yorumlara AKP’liler karşı çıkıyorlarmış. İlginç bir durum doğrusu. AKP- CHP birlikteliği olmazsa sıra AKP- MHP birlikteliğini denemeye mi gelecek. Yoksa Davutoğlu’nun söylediği gibi “Erken genel seçim gündeme oturacak mı?”

Dedik ya. Bir yanda iç ve dış politikada ortaya çıkan olaylar. Diğer yan da “hükümet kurma çalışmaları…” Bakalım düğüm nerede, ne zaman ve nasıl çözülecek?