Beş kışlık kahkaha!..

3 Eylül 2016 09:41
A
a
Sütiş Eskişehir
"Cihan Yıldırım", fıkrayla başlayan yazılara özenmeye başlamış...
Ama bunun için kitaptaki fıkralar yetmez...
Gezeceksin... Örneğin "Kör Kamil"in kibar işletmecisi "Naci Eren"den dinleyeceksin...
-Adamın biri uzun yıllar görmediği Giresun’daki köyüne giderken yolu şaşırmış... Önüne çıkan birine sormuş...
Adam şaşı...
Gözünün teki bir başka yana bakıyor...
Koluyla gideceği yönü göstermiş ve uyarmış:
"Gözümün baktığı yere gidersen ananın örekesini bulursun!"
……..
Bu espriye madalyonun diğer yüzüyle de bakmak gerek...
TBMM Başkanı Kahraman'ın sözleri bir örnek olabilir...
Ne demişti "Che" için?
"Eşkıyanın resmi benim gencimin yakasında olamaz..."
Oysa "Che Guevara" dünya gençliğinin bir kahramanı...
Bizim "Kahraman" hangi gözle baktı acaba?
……..
Ya da “Eğit-Der”e gideceksin…
"Bahar Bilen"den dinleyeceksin...
-Yine birinin önüne iki yol çıkmış köyüne giderken...
Yolların ortasında bir ağaç, üzerinde biri çalışıyor... Hemen sormuş:
"Gülveren'e nereden gidilir?"
-Armut silkerim...
"Onu görüyorum kardeşim, Gülveren'e nereden gidilir?"
-Turşu kurcam...
"Hay senin sağır kulağını da, sülaleni de!.."
Derken muhacırdan yanıt:
"Yeter o bu kışın bee!"
……..
İşte böyle Cihan...
Şaşının gözüne, muhacirin turşusuna bakarak yazacaksın...
İki satırlık kahkaha...
"Beş kış yeter valla!"
Fareler de dokunmaz...
"Gülüp geçer..."
 ----------------------------------
Günün Şiiri
Eskimiş zaman
İnsanlar geçer sokaklardan
Eksilir gittikçe gözlerinde parıltı
Ortada aynaları kırılmış bir adam
Boş elleri daha boş, eskimiş zamanları
Alır, yeniden dizer zamanlarını adam
Yıkılır hemen bir çürük yapı gibi
Gittikçe daha eski, onarılmayan
O dam, tekmil savaşlarda yenik, yorgun
Bölük bir resimdir yaşaması
Sararmış, solmuş, yarısı yok
Boş elleri adama boş eskimiş zaman...
                                                              Rahmi Akseki (Varlık-1963)
 -------------------------------
Cumartesi Öyküsü
Kahramanlar asla yenilmez!..
27 Ağustos 1922...
Büyük Taarruz’un ikinci günü... Saat 10.30.
Bir ulusun varoluş ya da yok oluşunu belirleyecek son savaşın en kanlı çatışmalarının yaşandığı gündü o gün...
Uzun süredir Afyon Karahisar mevkiine çakılıp kalmış olan Yunan kuvvetleri, bölgeyi askeri uzmanların "geçilmez" dediği müthiş bir savunma bariyeriyle kuşatmıştı.
Yunan Başkomutanı "General Trikopis", Türklere karşı nasıl bir saldırı stratejisi geliştirilmesi gerektiğini kurmaylarıyla tartışıp duruyordu...
Halbuki Türkler çoktan "son taarruz" için hazırlanmış, TBMM'den tüm yetkileri almış olan "Mustafa Kemal Paşa",   herkes onu Ankara'da sanırken gizlice cepheye gelmiş ve 26 Ağustos sabaha karşı o tarihi emrini vermişti:
"Ordular ilk hedefiniz Akdeniz'dir ileri!.."
İşte o sabah cephede neredeyse boğaz boğaza bir bağımsızlık, özgürlük, kader savaşı
yaşanıyordu...  Türkler yenerse önlerine özgürce, boyun eğmeden ve onurluca yaşayacakları bir vatanın kapıları açılacaktı...
Yenilirlerse Düvel-i Muazzama'nın dayattığı Sevr Antlaşması’nda ya da ABD Başkanı "Wilson"un "prensiplerinde" belirttiği gibi, önce "Küçük Asya" adı verilen İç Anadolu'ya sürülecekler, sonra da     geldikleri yere, Asya'ya "defolup" gideceklerdi. Ancak o gün geniş cephede düşmanla boğazlaşan hiç bir subayın, Mehmetçiğin aklından "defolup gitmek" geçmiyordu.
Her birinin aklında ve yüreğinde Başkomutan'ın daha savaşın başlangıcında söylediği o kutsal sözcükler vardı:
"Ya istiklal ya ölüm!.."
 --------------------------------
Uçan Kuş’tan
Atilla Taş’ı da "Ham Çökelek"ten gözaltına almışlar abi…
Aman dikkat et!
"Arım, balım, peteğime geliyorlar!"
--------------------------
Kıssa-dan
AKP iktidarı, darbeye karşı birleşen milleti arkasına alarak uygulayabileceği gerçek bir demokratikleşme fırsatını tepiyor!
----------------
Gerilim
Kimin daha dindar olduğu konusunda bir keskinlik ve aşırılık yarışması, demokrasiyi iyice yozlaştırır ve en başta AKP iktidarına zarar verir...
                                                                                                    Emre Kongar
---------------------
 
Günün Sorusu
“Pes mi edeceğiz?”
Savaş çığırtkanlarına, şiddete tapanlara, silahı yüceltenlere, ölümlere kapı açanlara pabuç mu bırakacağız?
                                                                                                                   Aydın Engin
-------------------
Günün Balı
Barış, ancak yılın her gününü 1 Eylül gibi yaşayan, bu inadı hiç yitirmeyenlerce kazanılır...
-----------------------
Özdeyiş
Kalbin mantığı aklın mantığı ile çekişir...
----------------------------
Günün İncisi
Hayatta garantisi olmayan hiçbir şey yoktur...
----------------
Birlik beraberlik!
CHP ve Barolar Birliği adli yıl açılışının Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılmasının sakıncalarını açıklayarak törene katılmayacaklarını bildirmişlerdi.
Adalet Bakanı, Başbakan, Cumhurbaşkanı sırayla açıklamalar yaparak tören davetini yinelemişlerdi... Şu sözlerine dikkat:
"Milli birlik ve beraberliğe aykırı hareket ediyorsunuz..."
Neden bu ısrar?
Çünkü Saray, muhalefet ve meslek kuruluşları üzerinde bir emir komuta zinciri oluşturmak istiyor. Muhalefet "birlik beraberlik" diye uyumlu davrandıkça bunu kural haline dönüştürmeye çalışıyor.   Muhalefet nerede durması gerektiğini umarız artık anlamıştır.
-------------------------------
 
Dışarı çıkın yürüyün
Kolları olmayan adam, bara gelip bir bira istemiş. Barmen köpüklü bir bardak doldurup uzatmış adama...
"Afedersiniz, kolum yok" demiş adam:
"Bardağı ağzıma dayayıp içmeme yardım eder misiniz?"
Barmen hemen denileni yapmış.
"Şimdi" demiş adam:
"Pantolon cebimden mendilimi çıkarıp ağzımı silebilir misiniz?"
Barmen adamın mendilini bulup silmiş.
"Çok naziksiniz ama bir şey daha var" demiş adam:
"Erkekler tuvaleti nerde?"
Barmen "Dı.. dı.. dışarıda!" demiş:
“Dışarı çıkın ve dümdüz yürüyün, iki kavşak sonra köşede benzinlik var..."
--------------------
Çevirme yap!
İngilizce kursunda öğretmen birine "Şu cümlenin çevirisini söyle" demiş:
"Küçük çocuk koştu koştu, denize atladı ve boğuldu."
Çocuk hemen çevirmiş:
"The little boy dıgıdık, dıgıdık, and gluk gluk..."
-------------------
Günün sözü
Kötüye göz yumarsanız, kötü sizi cezalandırır...
                                                         Leonardo da Vinci
------------------------------
Matematik
"Matematik" sözcüğünün, antik Yunan’daki "matesis" sözcüğünden geldiğini ve anlamının "Ben bilirim" demek olduğunu...
"Pisagor"un, aynı zamanda "Tarihte en çok bilmece üreten matematikçi" olduğunu biliyor musunuz?
 
 
-------------------
Günün Olayı
Küba Meclis Başkan Mernandez, "Atatürk gibi büyük bir devrimciyi anlayamamış birinin, Che'yi anlaması beklenemez" demiş.
TBMM Başkanı bu sözlere muhatap olmamalıydı...
 
-------------------
Günün Biberi
Bir günlük Zafer Bayramı'nı şehitleri bahane ederek kutlamayanlara nedense 4 günlük Kurban Bayramı yetmiyor, tatili 9 güne çıkarıyorlar...
                                                                               Akif Kökçe
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi