Belediye Başkanlarını göreve çağırıyoruz

Maalesef ağır bir ekonomik krizden geçiyoruz ve Milli Eğitim Bakanlığı, okullara temizlik malzemesi bile alamıyor. AK Partililer muhtemelen okullara arap sabunu ve çamaşır suyu bile alamıyor olmaktan dolayı çok üzülüyordur.
Peki biz ne yapacağız?
Hükümeti mi eleştirelim? Eleştirelim ancak bir faydası olmuyor ki. “Bizim seçmenimiz nasıl olsa çantada keklik” diye düşünüyorlar ve eleştirilere hiç kulak asmıyorlar. “Okullardaki kadrolu temizlik görevlilerini bile kaldırdınız, bari iki kilo deterjan alın” desek de bir kulaklarından girip, öbür kulaklarından çıkacaktır. 
Aslında yapılacak tek bir şey var. O da 100 yıl önce atalarımızın yaptığı gibi saraydan medet ummayı bırakacağız ve “Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” diyeceğiz.
İşte bu noktada Eskişehir’deki belediyelerimize çok iş düşüyor. Buradan Ayşe Ünlüce, Kazım Kurt ve Ahmet Ataç başta olmak üzere bütün belediye başkanlarımıza seslenmek istiyorum;
Bu işin şakaya gelir yanı yok. Pislik demek, salgın hastalık demektir. Bu işin sonunda çocuklarımızın sağlığını kaybetmesi var. Hatta hayatını kaybetmesi bile var. Lütfen okullarımıza deterjan, arap sabunu ve çocuklarımızın ellerini yıkaması için el sabunu desteğinde bulunun. Ayrıca kağıt havlu ve tuvalet kağıdı da çok önemli.
Ve yine rica ediyorum bunu sessizce yapın. Çünkü yabancılar bunu duyup da, “Türkler kabile devleti gibi olmuşlar, çocuklarına sabun bile alamıyorlar” demesinler. Biz bütün Türkiye bir aile sayılırız. Acizliğimiz aile içinde kalsın. Kendimizi el âleme maskara etmeyelim.

Ya zam gelir ya iflas

Kısa adı MTV olan, Motorlu Taşıtlar Vergisi’ne, 2025 yılı için yine zam gelecek. Hatırlanacağı üzere 2024 yılında MTV’ye yüzde 58,5 zam gelmişti. Bu sene de zammın yüzde 45 oranında olması bekleniyor. Hayırlı uğurlu olsun.
Motorlu taşıtlar vergisinin artırılması arabası olan bütün vatandaşlarımız için ama özellikle de küçük ve orta ölçekli işletmeler için oldukça sıkıntılı bir durum. Zaten zor şartlar altında mücadele eden küçük ve orta ölçekli şirketlerimiz, artan masraflar karşısında eziliyor. Bu durumda ya gelen zamları ürün ve hizmetlerine zam yaparak yansıtacaklar yada “Benden bu kadar arkadaş” diyerek dükkanlarının kapısına kilit vuracaklar.