Başka Eskişehir yok!

Eskişehir’in çok önemli 3 çevre sorunu var. İlki, bildiğiniz üzere kömürlü termik santral. Her ne kadar Danıştay’dan çıkan son kararla beraber santralin kurulması zorlaşsa da, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programında hala duruyor. Yani küçük bir yasa değişikliğiyle söz konusu santral kurulabilir. İkinci çevre sorunumuz, Murat Dağı’nda altın madeni kurulması ve siyanür kullanarak altın ayrıştırma işleminin gerçekleştirilmek istenmesi. Bakanlık, burasıyla ilgili ‘ÇED gerekli değildir’ kararı aldı. Ancak mahkeme bakanlık kararını bozdu! Böylece Murat Dağı ‘şu an için’ talandan kurtuldu. Ve en son sorun, Sivrihisar’ın Kaymaz Mahallesinde yer alan altın madeni şirketinin, ikinci atık depolama barajı yapmak istemesi. Bir tane var. Dolmak üzere olduğu söyleniyor. İkincisinin, Kaymaz’ın dibine yapılması planlanıyor. Biz de diyoruz ki: “Biraz para harcayın, yerleşim yerinin dışına yapın.” Bu üç tehlikeli projeye karşı yurttaşlar olarak Anayasal çerçevede demokratik haklarımızı kullanarak direnelim. Çünkü başka Eskişehir yok!

Huzurevinde kaç kişi öldü?

 
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Hacı Süleyman Çakır Huzurevinde 100’e yakın yaşlıya ve personele Covid-19 virüsü bulaştığı, 20’den fazla yaşlı ile bir idari personelin de hayatını kaybettiği yönündeki iddiaları kamuoyuna duyurmuş ve konuyu, soru önergesiyle TBMM’de de gündeme getirmişti. Ancak buna rağmen, sorumlulardan, tatmin eden herhangi açıklama gelmedi. Soru önergesi ise zaten yanıtlanmadı! Bunun üzerine Çakırözer, soluğu adliyede aldı! Çakırözer’in yanında, kronik rahatsızlığı olmasına rağmen huzurevinde çalıştırıldığı iddia edilen idari personel merhum Sadık K’nin ailesi de vardı ve aile, huzurevi ile Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulundu! Bununla beraber Çakırözer, can alıcı sorularına yenilerini ekledi? Kimlerin ihmali var? Kaç kişi yaşamını yitirdi? Kronik hastalığı olan kaç kişi huzurevinde çalıştırıldı? Alanı ve deneyimi olmayan kimseler neden yönetici yapıldı? Vesaire… Bu soruların cevapları ivedilikle verilmeli, sorumlular hakkında gerekli işlemler yapılmalı.

Hem kalitesiz hem çok pahalı

 

OMM ödülle dönecek

Odunpazarı’nda ziyarete açıldığı 8 Eylül 2019 tarihinden itibaren kısa sürede çağdaş sanatın buluşma noktası haline gelen Odunpazarı Modern Müze (OMM), dünyaca ünlü Japon mimarlık ofisi ‘Kengo Kuma and Associates’in imzasını taşıyor. Polimeks Yönetim Kurulu Başkanı Erol Tabanca’nın kurucusu olduğu ve etkileyici tasarımıyla dikkat çeken OMM, eğitim programları, seminerler, sanatçı buluşmaları, atölye çalışmaları ve dinamik sergi etkinlikleriyle sadece Eskişehir’de değil, Türkiye genelinde kültürel gelişimin artırılmasını ve gençlerin sanatsal birikiminin güçlenmesini hedefliyor. Bu doğrultuda ‘Müze ve Kültürel Miras Ödülleri’ne başvurusunu gerçekleştiren OMM, ‘Yılın Uluslararası Proje Ödülü’ için dünya çapında gösterilen 5 adaydan biri oldu.  Aynı zamanda OMM, Türkiye’den aday gösterilen tek kuruluş olarak karşımıza çıkıyor. Peki, ödüller sahiplerini ne zaman bulacak? Bu sene Covid-19 sebebiyle ödül töreni internet üzerinden yapılacak ve 22 Eylül 2020’de düzenlenecek resepsiyonla ödüller sahiplerini bulacak. Ve inanıyorum ki aday gösterilen OMM, Türkiye’ye, ödülle dönecek!

Eskişehir’in sorunlarını bilmeyen il başkanı!

 
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi’nin, Eskişehir’de, sönük bir başlangıç yaptığını ifade etmiştim. Eskişehir İl Başkanı Mustafa Başak, ‘özel’ bir törenle açıklanmadı. Kendi de ‘ben başkan oldum’ demedi. Hasbelkader, kulağımıza gelen kulislerle haberimiz oldu! Bununla beraber neredeyse kimsenin tanımadığını öğrendik; sorduk soruşturduk bilen yok. Çiçeği burnunda başkan, kendini, sonunda Eskişehir Ekspres’te gösterdi. Soruları yanıtladı. Kısa bir söyleşi olmuş. Sorular güzel, ancak cevaplar oldukça kısa ve hiçbir biçimde tatmin edici değil! Özellikle Eskişehir’in sorunlarını açıklarken ‘sorunlardan bir haber’ diye düşündüm. Demiş ki: Trafik, altyapı, kentsel dönüşüm! Doğru, doğru olmasına da… Kuzey Güney çevre yolu, liman bağlantısı, serbest bölge, hat boyu, hiç başlamayan ve bitirilemeyen TOKİ projeleri, tarifeli uçak seferleri, ölüm yolları: Afyon yolu, Seyitgazi yolu, Kızılinler termal projesi, Süper Kent projesi, Reşadiye’nin oradaki bitmeyen yapı, bakımsızlıktan çürüyen park, vesaire… Daha sayayım mı? Bunlar da Eskişehir’in sorunları Mustafa Bey!

Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi?

 
Serbest Bölge! Kendine özel kuralları olan, teşvikin daha fazla verildiği, paranın daha çok ve daha kolay kazanıldığı ticari bölgelerden bahsediyorum. Kulağa çok cazip geliyor öyle değil mi? Peki, ‘Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi’ dersek? Bu tabiri Anadolu Teknoloji Araştırma Parkı A.Ş. (ATAP) Yöneticisi Metin Saraç’tan duyduk. Bu bölgenin faaliyet alanı içesine yazılım, film, video, yayımcılık, müzik, mimarlık, reklamcılık, sanat-antika, el sanatları, gösteri sanatları, tiyatro, radyo ve televizyon olmak üzere 13 sektör giriyormuş. Ve Türkiye, 2010’da hazırlanan ‘Yaratıcı Sektörler Raporu’na göre, bu alanda dünyada 16’ncı sırada yer alıyormuş. Fena değil aslında! İşte ATAP, bu ışığı fark etmiş. Bu noktada Saraç, şu müjdeyi verdi: “Yaratıcı Endüstriler Serbest Bölgesi kurulması konusuna ilişkin BEBKA desteğiyle hazırlanan kapsamlı bir fizibilite raporunu Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’a sunduk.” Eskişehir 3 üniversitesi, bahsi geçen alanlarda iş yapan 120 şirketi ve merkezi lokasyonuyla biçilmiş kaftan. Bunu kaçırmayalım. Tam destek. Hadi inşallah!

Mavi Bayrak

 
Covid-19 salgınıyla beraber, temizlik ve hijyen farklı bir anlam kazandı. Sloganımız şu: Her alanda temizlik, sürekli temizlik! Normalleşme sürecinin başlamasıyla beraber birçok işyeri açıldı. Biz de yurttaşlar olarak, açılan işyerlerine gitmeye başladık ve her gittiğimiz yerin en az evimiz kadar temiz olmasına özen gösteriyoruz. Kuaföre ya da restorana gittiğimizde, azıcık şüphelenirsek hemen o iş yerini terk ediyoruz! Buradan nereye geleceğim biliyor musunuz? Tepebaşı Belediyesi’nin yıllar önce faaliyete geçirdiği Mavi Bayrak uygulamasına! Nedir Mavi Bayrak uygulaması? Belediyenin Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü, işyerlerinin hijyen koşullarını ölçüyor. Kriterler tutuyorsa, o işletme Mavi Bayrak almaya hak kazanıyor. Bugüne kadar 27 işletme Mavi Bayrak almış; 20’si gıda alanında işletme, 7’si ise berber. İşte, Mavi Bayraklı bu 27 işletmeye, gönül rahatlığıyla gidebilirsiniz. Mavi Bayraklı olmayan ama kendine güvenen işletmecilere ise tavsiyem, bir an önce belediyeye başvurularını yapsınlar ve Mavi Bayrak almaya hak kazansınlar!

Eskişehir emniyeti bir başka

 
81 ilimizdeki emniyet müdürlüklerimiz ve o müdürlüklere bağlı çalışan polislerimiz, canhıraş bir biçimde ülkesi için görev yapıyor. Ancak Eskişehir Emniyet Müdürlüğü bir başka! Her an bir operasyonla karşılaşıyoruz; uçan kuşu çarçabuk yakalayan bir teşkilata sahibiz. Bakın, bu noktada en son ne oldu… Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, doğu illerinden kaçak yollarla getirilen tütünlerin Çifteler’de depolanıp satışa sunularak haksız kazanç elde edildiğini tespit etti. Yapılan çalışmaların ardından düzenlenen operasyonda, ‘tütün ve eşya kaçakçılığı’ yaptığı öne sürülen 5 şüpheli yakalandı. Şüphelilerin ikamet, iş yeri, araç ve depolarında yapılan aramalarda 376 kilogram tütün, 63 bin 900 dal sarılmış sigara, 51 bin 600 dal bandrolsüz makaron, 4 bin 190 adet sigara kağıdı, bin 463 adet muhtelif kaçak eşya, 152 adet tekrar kullanılmak üzere sökülmüş bandrol ele geçirildi. Bununla beraber gözaltına alınan 5 şüpheli hakkında yasal işlem başlatıldı. Ne diyelim? Emniyet teşkilatımızı tebrik ediyor, Allah güç kuvvet versin diyorum.
 

FOTOĞRAFIN DİLİ OLSA

Büyükşehir Bld. Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Kızım, şu karşıdaki hedefi görüyorsun değil mi?
Büyükşehir Bld. Genel Sekreteri Ayşe Ünlüce: Milletvekilliği değil mi o?
 

BİR TWEET

ZİHNİ ÇALIŞKAN
Toprağa düşen her tohumun, yeşeren her fidanın ülkemize kattığı gücün farkındayız. Geleceğimiz için üreteceğiz, üreterek güçleneceğiz.
 

DÜNYA İNSANLARI

Londra’da Covid-19’a yakalanan Jozef Wallis, hastane odasında çekindiği fotoğrafl arını sosyal medyadan paylaşıyor. Bir teknoloji firmasının sahibi olan Wallis, gittiği gece kulübünde Covid-19 virüsünü kaptı!
 

AFİŞ

THE SHINING

1980 yapımı ve korku türünde olan film, Yazar Jack Torrance’ın kış mevsiminde kapalı olan Overlook Oteli’nin bakımını üstlenerek, ailesiyle birlikte otele taşınması sonrasında gelişen metafiziksel olayları konu alıyor. Jack’in doğaüstü sezgilere sahip olan küçük oğlu, zamanla otelin içerisinde yalnız olmadıklarını, geçmiş ve gelecekten gelen hayaletlerle birlikte yaşadıklarını görür ve ailesini buna inandırmaya çalışır. Aile, bir kar fırtınası sebebiyle dağda konuşlanan bu otelde mahsur kaldığındaysa, Jack, doğaüstü varlıklar tarafından ele geçirilir ve yavaş yavaş aklını kaybetmeye başlar…

KARİKATÜR

Akbar TORABPOUR