Hafta sonu Eskişehir epey hareketli idi. Saadet Partisi Genel Başkanı ile Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici ‘Milli İttifak’ın seçim startını Eskişehir’den verdiler.
Mustafa Destici hemşerimiz. Eskişehir çocuğu. Hemen hemen ayda bir defa Eskişehir’e gelir. Hemşerileri ile kucaklaşır.
Kendisini yakından takip etmeye çalışıyorum. Sadece Eskişehir’e değil, zamanı elverdiği sürece diğer illere de giderek partililer ve seçmenlerle kucaklaşmaya çalışan bir lider.
7 Haziran’da yapılacak olan milletvekili genel seçimleri öncesinde birkaç partinin ittifak yaparak seçime birlikte girmeleri için görüşmeler yaptı.
Önce kendilerine en yakın parti olan Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye elini uzattı. Bahçeli, Destici’nin uzattığı bu eli sıkmadı.
Bence yanlış yaptı. Eğer Destici’nin uzattığı eli sıkmış olsaydı, bugün Saadet Partisi ile yaptıkları seçim ittifakında seçmenlerin gösterdiği ilginin daha fazlasını göstereceklerine inanıyordum.
Bu da 7 Haziran’da MHP-BBP ittifakı, MHP’nin oylarını yüzde 20’lere taşıyabilirdi. Bahçeli dürüst bir lider, ancak siyasette acemice davranıyor. 1999 seçimlerinden sonra DYP ve ANAP ile koalisyon yaparak hükümet kurmaya meclisteki milletvekili sandalye sayısı yeterken,”Türkiye'nin cepheleşmeye değil, güçlü bir hükümete ihtiyacı var'' mesajını vererek başbakanlığı elinin tersiyle itmişti.
Bahçeli’den olumlu cevap alamayan Mustafa Destici, Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak’a seçim ittifakı çağrısında bulundu.
MUSTAFALAR ZOR İŞİ
BAŞARABİLECEKLER Mİ?
İki Mustafa bir araya geldiklerinde,’şahsi ihtiraslarımızı bir kenara bırakalım. Ülkenin ve ülkede yaşayan insanlar 13 yıldan beri iktidar olan AK Parti’den kurtulmak istiyor. Bunun için de arayış içerisinde. Birlikte seçime girdiğimizde ne kadar baraj varsa bu barajları patlatabiliriz. Bu da her iki partinin de TBMM’de temsil edilmesi demek. Saadet Partisi ile Büyük Birlik Partisi’nin seçim ittifakı gündeme gelince seçmenin gönlünde kabul gördü. Yola devam’ diyerek el sıkışmışlardı.
El sıkıştıktan sonra her iki liderin söyledikleri şu söz çok önemli:
“İnsanlar, yaptıklarını bilboardalara astırabilirler, kitaplara da yazdırılabilirler. Ama 2 kişi var ki birisi Necmettin Erbakan Hocamız, birisi de şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu. Yaptıklarını gönüllere yazdırdılar. Baraj sorununa halkımız takılı kalmasın. Genel olarak baraj sorunumuz kalmamıştır. Herkesin desteklerini bekliyoruz. Şu anki siyaset anlayışını tasvip etmiyoruz. Biz herkesin oylarına talibiz. Bunların karşısında Milli İttifakın Meclise girmesi gerekiyor. Gecemizi gündüzümüze katıp Milli İttifakı meclise sokmamız gerekiyor.”
40 YILDIR BU GÜNÜ BEKLİYORMUŞ
Geçtiğimiz hafta sonu Eskişehir’e gelen BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak, ittifakın milletvekili adayları ile birlikte şehir turu attıklarını gören Eskişehirli seçmen, ‘Milli İttifak’ın mimarlarına ve milletvekili adaylarına büyük ilgi gösterdiler.
Cumartesi günü akşamüzeri Kamalak ve Destici Hamam yolunda yürürken bir seçmen şöyle seslendi kendilerine:
“Ben 50 yaşındayım. 10 yaşımdan beri siyasetin içerisindeyim. Benim 40 yıllık bir özlemimi giderdiniz bu birliktelikle. Ben hep sizin gibi milli duygu ve maneviyata daha çok önem veren partilerin ya tek çatı altında birleşmeleri ya da seçim ittifakı yapmalarını arzulamıştım. İttifakın çatısı altındaki parti sayısı daha fazla olmalıydı. MHP çatısı altında SP, BBP, DP, Merkez Partisi gibi partilerde yer almalıydı. O zaman bu ittifak bütün barajları patlatarak tek başına iktidar olma ihtimali bana göre yüksekti.”
MHP, SP, BBP, DP, Merkez Partisi gibi partiler ittifak yapabilselerdi, tek başına hükümeti kuracak kadar milletvekili çıkarma şansları bana göre zayıftı. Ancak oluşabilecek bir koalisyon içerisinde yer almaları ise kuvvetle muhtemeldi.
Saadet Partisi-Büyük Birlik Partisi ittifakı gün geçtikçe daha çok seçmen tarafından kabul görmeye başladı. SP-BBP ittifakı 7 Haziran’da gerçekten barajları patlatabilecek mi?
Bu sorunun cevabını pek çok seçmen gibi gerçekten ben de çok merak ediyorum.
Alan Eskişehir’i sevdi
MHP İstanbul milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan hafta sonu yine Eskişehir’deydi. Bu kez yazdığı kitabı için düzenlenen imza günü için Eskişehir’e geldi.
Alan, her Eskişehir’e geldiğinde yaptığı gibi yine önce MHP Tepebaşı Belediye Meclis Üyesi kadim dostu Eyüp Yılmaz’ı ziyaret etti. Ardından da İnsancıl Kitap Evin’de düzenlenen imza gününe katıldı.
İYİ NİYETLİ OLMANIZ YETMEZ
Gazeteci arkadaşlarım kitabında hapiste olduğu sürede ülkede ve bölgede olup bitenleri kendi bakış açısıyla değerlendirmeye çalışan Engin Alan gibi önemli bir ismi yakalamışken, gündemde olan konular ve çözüm süreci hakkında sorular yöneltmişler.
"Çözüm sürecinin gerçekten başarıya ulaşacağına ben inanmıyorum. İnanmadığımı sadece kitapta değil, çıktıktan sonrada söyledim. Siz çok iyi niyetle yola çıkmış olabilirsiniz, ama sizin iyi niyetli olmanız yetmez, karşı tarafın da aynı şekilde iyi niyetli olması gerekir. 20 Mart 2013 tarihinden itibaren 2 yıl geçti. Hani silah bırakılıyordu? Hani silahlar terk ediliyordu? Hani silahlı unsurlar ülkeden çıkıyordu? Tam tersi oldu.”
OLAN 4'ER SENEMİZE OLDU
Engin Alan kitabında da yer verdiği Balyoz davası ile ilgili sorula da şöyle cevap vermiş:
"Bize içeri gir dediler biz de girdik. Biz baştan beri bu davaların düzmece olduğunu, kumpas olduğunu, delillerin sahte olduğunu anlatmaya çalıştık, anlamadılar. Sonunda Cumhurbaşkanı 'Bizi de aldattılar' dedi. Cumhurbaşkanı bu lafı söyledikten sonra başka ne söylemek gerekir onu bilmem. Baştan beri dedik ki bu yalan, bu dolan. Bu Silahlı Kuvvetleri itibarsızlaştırmak için, güçsüzleştirmek için, milletin gözünden düşürmek için tezgâhlanmış oyun dedik. Anlatamadık. Ama sonunda anladılar diye düşünüyorum ama olan bizim 4'er senemize oldu".
Engin Alan son aylarda Eskişehir’e sık sık gelmesi dikkatini çeken yaşlı bir okurum dün önümü keserek şunu sordu:
“Engin Alan Eskişehir’e çok gelmeye başladı. Yoksa Eskişehir’den mi milletvekili adayı mı? ”.
“Hayır, ilkinde Eskişehir’de yaşayan eski bir dostunu ziyarete geldi. İkinci gelişi ise yazdığı kitap için düzenlenen imza günüydü” diye cevap verdim.
Alan’ın yaklaşık bir ay içerisinde Eskişehir’e iki kez gelmesi sade vatandaşın da dikkatini çekmiş.
Engin Alan bir kez daha Eskişehir’e gelse, gündemi yakından takip etmeyenler kendisinin Eskişehir’den milletvekili adayı olduğunu sanacaklar.
Bilmeyenlere hatırlatma yapalım. Engin Alan ‘Balyoz Davası’ nedeniyle milletvekili seçildiğinde tutukluydu. Seçilmesine rağmen tutuklu olduğu için milletvekili yemini edip meclise girememişti. Anayasa Mahkemesine ‘Bireysel Başvuru’ hakkını kullanarak tahliye olan Alan, yemin ederek TBMM’nin son dönemlerinde meclisteki milletvekili odasına kavuşabilmişti.
Alan, 7 Haziran’da yapılacak olan milletvekili genel seçimlerinde kendi isteğiyle aday olmadı.