Bakanı da Koca'yı da bildim

Sadi Seda yazdı

10 Nisan 2015 00:07
A
a
Sütiş Eskişehir
ES TV’de yakın zamana kadar katıldığım ‘Eskişehir’in Nabzı’ programında kulakları çınlasın gazeteci arkadaşım Vedat Celal Alp ile çok cebelleştim. Programı izleyenlerin ertesi günkü yorumları hoşuma gidiyordu. Tıpkı İstanbul merkezli TV kanallarında yaşanan tartışmalı programlar nasıl izleyicinin ilgisini çekiyorsa, ‘Eskişehir’in Nabzı’ programı da Eskişehirlilerin, hatta komşu illerin bile izlediği program oldu.
Bugün ben o programda olmasam da biliyorum, takip ediyorum Eskişehir’deki yerel kanallarda yapılan programlar içerisinde en çok izlenen program olmayı sürdürüyor.
Aralık ayı içerisindeki bir programda Moderatör Murat Taşkın,’Seçim takvimi yaklaşıyor. Mevcut milletvekillerinden hangileri yerlerini korur’ diye sormuştu.
Ben ısrarla Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile Salih Koca’nın yerlerini koruyacaklarını söylemiştim.
Vedat Celal Alp ise,’nereden biliyorsun. Listeleri sen mi yazacaksın’ diyerek benim bilmişlik yaptığımı ima etmeye çalışmıştı.

6 AY ÖNCE SÖYLEMİŞTİM
Ocak ayındaki bir programda Murat Taşkın yine benzer bir soru sormuştu.
O programda da,’Salih Koca’nın ikinci sırası garanti. Ankara’daki minik kuşlarım bana söylediler’ dediğimde Vedat Alp, yine imalı cevap verdi:
‘Sende mülayim mi oldun? Salih Koca’nın ikinci sıraya yazılacağını AK Parti Genel Başkanı bile bilmiyordur’ diye.
Milletvekili aday listelerinin açıklandığının ertesi günü programa katılan Kemal Aydoğmuş’a hatırlatma yaptım.
“Kemal ben programda hem Nabi Avcı’nın hem de Salih Koca’nın ısrarla tekrar Eskişehir adayı olacaklarını söylemiştim. Salih Koca’nın yine ikinci sırada yer alacağını üzerine basa basa ifade etmiştim. Vedat’ta ‘nereden biliyorsun, listeleri sen mi yazacaksın?’ demişti. Bak Nabi Avcı da Salih Koca’da yeniden aday. Salih Koca iddia ettiğim gibi ikinci sırada. Hatırlıyor musun?’ diye sordum.
‘Evet, doğru Sadi ağabey, akşam programda Vedat ağabeye hatırlatayım’ dedi. O akşam gazeteden geç çıktığımız için programı izleyemedim. Sevgili Kemal Aydoğmuş, Vedat’a programda söylediklerimi hatırlatmış.
Murat Taşkın’da Kemal Aydoğmuş’un hatırlatmasıyla,”Evet Sadi Seda, Salih Koca’nın tekrar ikinci sıra adayı olacağını ısrarla söylemişti. Demek ki Sadi abinin istihbaratı kuvvetli!” diye takılmış.
Bu istihbarattan öte bir his. Ben Salih Koca-Ülker Can tartışmasının galibinin Salih Koca olduğunu da söylemiştim.
Ayrıca, Salih Koca Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın son bir yıldır çok yakınında durdu. Milletvekili Koca’nın Erdoğan’ın, Slovenya, Slovakya ve Romanya’yı kapsayan yurt dışı gezisine katılması da ‘herhalde bu gezide yerini sağlamlaştırmıştır’ yorumları yapıldı.

“400 değil 4 yüz”
Çarşamba günü akşamı Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma ve Dayanışma Vakfı (TÜRKAV) Eskişehir Şubesi, MHP’nin milletvekili adaylarına yemek verdi.
Yemeğe Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel ile birlikte milletvekili adayları Kayıhan Çağlar, Mustafa Kemal Tekin, Emine Edizgil, Timur Faruk Yatmaz, Ahmet Muhammed Hızlan katıldılar.
Yemekten önce TÜRKAV Eskişehir Şubesi Başkanı Hasan Sezer, kısa bir konuşma yaparak milletvekili adaylarına başarılar diledi. Ve il sözü MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Eskişehir Milletvekili Ruhsar Demirel’e verdi.
Demirel’i uzun süredir konuşurken dinlememiştim. Birkaç kez TBMM çatısı altında tesadüfen konuştuğunu görünce izleme fırsatım oldu. Performansından bir şey kaybetmemiş.
Konuşmasında ağırlıklı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirdi.
“Anayasayı değiştirmek için 400 milletvekili istiyor. Hangi parti için istediğini söylemiyor. Ancak konuşmasının içerisinde mesajı veriyor. Yani kurduğu genel başkanlığını AK Parti’ye istiyor. Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. Ama Sayın Erdoğan tarafsızlığını yitirdi. 400 milletvekili diyor ya. Bizim arkadaşlarımız da şöyle bir deyim bulmuşlar. 17-24 Aralık’ı hatırlatan ‘400 değil 4 yüz’ diye. Biliyorsunuz 17-24 Aralık yolsuzluk operasyonlarında 4 bakanın adı karıştığı için bakanlık görevlerinden istifa etmişlerdi. 400 değil 4 yüz diyerek 4 bakanı ima ediyorlar” dedi.
Ruhsar Demirel’in “400 değil 4 yüz” demesi salonu dolduranlar tarafından büyük alkış aldı.

“İHSANOĞLU BİZE YAKIŞTI”
Demirel, konuşmasında cumhurbaşkanı çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na Genel Başkanları Devlet Bahçeli’nin ‘bizden aday olurmusunuz’ teklifine tereddütsüz ‘evet’ dediğini de hatırlattı. Ekmeleddin Bey’in NHP’den aday olmasının parti tabanı tarafından büyük sempati doğurduğunu da söyledi.
Demirel, konuşmasında birlik beraberlikten bahsetti. Keşke bunu bugün değil bir yıl önce söyleseydi. O zaman daha büyük önem arz ederdi.
İl Başkanı Ayhan Sezer’in seçimle gelen yönetim kurulu üyeleri istifa ederek görevi bırakmışlar. Yine o dönemde 7 ilçe başkanı ve Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe başkanları istifa etmişler. Aylarca Ayhan Sezer iki kişi ile koskoca Eskişehir il teşkilatını yürüttü. Ne birlik ne de beraberlik kalmamıştı.

ADAYLAR BİR BİRLERİNE KENETLENMİŞLER
MHP’nin milletvekili adaylarını bir birlerine kenetlenmiş olarak gördüm. İlk kez milletvekili adayları birbirlerine destek sözü veriyorlardı.
Örneğin MHP’nin odunpazarı Belediye Başkanlığı adaylığı dönemimde büyük sempati toplayan Emine Edizgil, temayülde birinci çıkmasına rağmen dördüncü sırada aday gösterilmesinin üzüntüsünü içine gömmüş.
‘Ben birinci sırada da olsam, dört de olsam hiç fark etmez. Birinci sıradan aday gibi koşturacağım. Bu dönem çok önemli. MHP’nin meclisteki sandalye sayısını artırması lazım.. Bunun için her ilden bir vekil fazla çıkarmak zorundayız’ dedi.
Adaylar bir birlerine kenetlenmişler. İl ve ilçe örgütleri de öyle. Herkesin yüzü gülüyordu. Hatta parti örgütü ile Ruhsar Demirel’in de kısa sürede birliği sağlamışlar. Geçmişte esen soğuk rüzgarlar yerini sevgiye bırakmış.
Diğer adaylarda birlik beraberlik vurgusu yaptı. Sağlanan birlik beraberlik bakalım sandığa nasıl yansıyacak.

FIKRA:
Damdan düşmüş birisini bulun
Nasreddin Hoca evinin damında biriken diz boyu karları sabah namazı sonrası kürümeye başlamış. Bir ara dengesini kaybederek damdan düşüp bayılmış.
Komşuları koşuşmuşlar.
Birisi: "Çabuk bir doktor çağıralım ."
Diğeri: "Aman bir kırıkçı bulalım."
Öbürü: "Sırtlanıp doktora götürelim" derken, kargaşada ayılan Hoca, acıyan belini tutarak;
- Bırakın münakaşayı. Çabuk bana daha önce damdan düşmüş birini bulun, demiş.
Şahin Erden Kuyumculuk
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

Bu Eskişehir haberi ilginizi çekebilir! İlginç Eskişehir haberi