Sadi Seda yazdı
16 Nisan’da halkın yüzde 51 oyu ile kabul edilen “anayasa değişikliği” paketiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2014 yılında Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından üyeliğinden ayrıldığı, kurucusu olduğu AK Parti'ye geri döndü…
Erdoğan, 21 Mayıs’ta yapılan Olağan Üstü Kurultayda da genel başkan seçilerek 979 gün sonra Genel Başkanlık koltuğuna yeniden oturdu…
Kurultayda yaptığı konuşmada Recep Tayyip Erdoğan şu konulara dikkat çekmişti:
”Bu yılsonuna kadar tüm il yönetimlerini, ilçe yönetimlerini, belde yönetimlerini yenilemek durumundayız. Adeta bir metal eskimesi görüyorum, dolayısıyla bu değişikliği yapmaya mecburuz. Aldığımız şikâyetleri neticeye ulaştırmamız gerekiyor. Son üç yıldır Türkiye çok yoruldu. Birçok ülkenin çeyrek yüzyılda yaşamadığı kadar çok hadiseyi üç yıla sığdırıldı. Zamanımız az ama işimiz çok. Bunun için tek bir gün, tek bir saat dahi kaybetmeden gündemimizdeki meselelere yoğunlaşmalıyız. 180 günlük programı, haziran ayı sonu itibariyle başlatacağız. Dolayısıyla hazırlık için yeteri kadar zaman var.”
21 Mayıs’ta tekrar AK Parti Genel Başkanlığına seçilen Erdoğan’ın talimatı üzerine, AK Parti Genel Merkezinde hummalı bir çalışma başladı…
Referandum sonrası çıkan sonuçlar il il detaylı bir şekilde masaya yatırılmış durumda…
Parti yönetiminden oluşan bir “siyasi analiz komisyonu” hiç vakit kaybetmeden analizleri yapıyor…
11 Kişiden oluşan Siyasi Analiz Komisyonu, 81 il ve ilçeleri tek tek masaya yatırmış durumda…
Komisyon 21 Mayıs’ta yapılan ve Erdıoğan’ın tekrar Genel Başkan olduğu kongreyi partideki yenilenmenin miladı olarak belirlendi…
Bu komisyonun hazırlayacağı rapor doğrultusunda performansı düşük teşkilatlar belirlenecek…
Performansları düşük çıkan teşkilat başkan ve yönetimlerine kongrelerinde teşekkür edilecek yeni teşkilatlarla yola devam edilecek…
Referandumda istenilen sonuçları elde edemeyen il ve ilçe teşkilatlarının kongrelerde yenileceği haberlerinin yayılması üzerine, birileri, “İl, Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Başkan ve yönetimlerine kongrelerde teşekkür edilecek ve yeni başkan ile yönetimler göreve gelecekler” dedikodularını kulaktan kulağa fısıldamaya başladılar…
Doğrusu bu dedikoduları çıkaranların kimler olduğunu bilmiyorum…
Ama özellikle Recep Tayyip Erdoğan’ın “yorulmuş teşkilatları değiştirelim” demesiyle bu dedikodular çıkartıldı…
Bu dedikodular sanıyorum Kültür ve Turizm Bakanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı’nın da kulağına gitmiş olacak ki, son günlerde Eskişehir’de katıldığı her platformda İl ve Odunpazarı, Tepebaşı İlçe Başkan ile yönetimlerine, Kadın ve Gençlik Kollarına sahip çıktığını yaptığı konuşmalarıyla belirtiyor…
Birileri Eskişehir teşkilatlarının görevden alınmalarını dört gözle beklerken Nabi Avcı, her konuşmasında İl Başkanı ile Odunpazarı, Tepebaşı İlçe Teşkilatlarının 16 Nisan’da yapılan Anayasa Değişikliği Referandumu sürecinde yapılacak en başarılı çalışmayı yaptıklarını üzerine basa basa vurguluyor…
Teşkilatlara sahip çıkma sadece bakanın düşüncesi olduğunu sanmıyorum…
Milletvekilleri Harun Karacan ile Emine Nur Günay’ın da onaylarını aldığını düşünüyorum…
Bakan Avcı, İl Başkanı Dündar Ünlü’nün partinin kurulduğu günden beri çeşitli kademelerde görev yapanlara vermiş olduğu “Vefa İftarı”nda, gerekse teşkilatlara verilen iftar yemeğinde yaptığı konuşmalarda özellikle vurgulayarak teşkilatlara sahip çıkmıştı…
Bayramlaşma töreninde herhalde “duymayanlarda duysun” diyerek bir kez daha vurguladı…
Bakan Nabi Avcı, her fırsatta Eskişehir teşkilatlarına sahip çıkarak, onlardan övgüyle bahsediyor…
Bir gazeteci olarak bende AK Parti Eskişehir Teşkilatlarının tümünün gerek mahalli ve genel seçimlerde gerekse Anayasa Değişikliği Referandumunda ellerinden gelen gayretin üzerinde bir çalışma temposu sergilediklerine bizzat şahit oldum…
Eskişehir seçmenin siyasi yapısı değişken…
Mahalli seçimlerde, özellikle Büyükşehir ve Tepebaşı’nda tercihini CHP’den yana kullanıyorlar…
Genel seçimlerde ise AK Parti’ye daha sıcak bakıyorlar…
Bu yapıyı çok fazla değiştirme şansı olamaz teşkilatların…
Recep Tayyip Erdoğan da Eskişehir’den milletvekili adayı olsa belki 5-10 bin oy artar, ancak sonuç yine değişmez…
*-*******
AK Parti “Eskişehir Marşı”na sahip çıkıyor
AK Parti Eskişehir Teşkilatı ile Bakan Nabi Avcı’ya son aylarda “Eskişehir Marşı”na sahip çıkmalarından duyduğum memnuniyeti geçtiğimiz günlerde yazmıştım…
AK Parti Eskişehir Teşkilatının Tülomsaş Sosyal Tesislerinde yapılan “Bayramlaşma Töreni”nde de Bakan Avcı konuşmasını yapmak için kürsüye gelirken “Eskişehir Marşı” çalındı…
Bayramlaşmaya gelen çok sayıda partilinin de çalınan “Eskişehir Marşı”na sahip çıktıklarına, eşlik etmeleriyle bizzat şahit oldum…
Çalınmaya çalınmaya, söylenmeye söylenmeye “Eskişehir Marşı” unutulmaya yüz tutmuştu…
Daha önceki yazımda da itiraf etmiştim…
Ben bile “Eskişehir Marşı”nı en son ne zaman dinlediğimi veya mırıldandığımı hatırlamıyorum…
Eskişehir’e has yazılan ve bestelenen marşımız varken, özellikle son yıllarda her yerde İzmir Marşı çalınmaya başlanmıştı…
Hem de alakalı alakasız…
İzmir Marşı’nı gençliğimde dinlerdim…
Bugün de dinliyorum…
O yıllarda İzmir Marşı, bugünkü gibi siyasete alet edilmemişti…
Kaldı ki, İzmir Marşı’nın, I. Dünya Savaşı'nda Kafkasya Cephesi'ne ithafen "Kafkasya Marşı’ndan” esinlenerek yazıldığı ve bestelendiğini çok az kişi biliyor.
İzmir’de düşmanın denize dökülmesinden sonra yazılan şiir, Kafkasya Marşı’nın müziğiyle adeta bütünleşerek marş olarak söylenmeye başlandı…
Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı’nın isteği üzerine son aylarda AK Parti’nin etkinliklerinde çalınan “Eskişehir Marşı”nı, İl Başkanlığı Eskişehir’de her kesimden kişilere farklı farklı mekânlarda söylettirerek kayda almak için çalışma başlattığını öğrendim…
Marş daha sonra sosyal medya da paylaşacak…
Eskişehir’e has, bu şehir için yazılmış “Eskişehir Marşı” yeniden canlanacak ve Türkiye’nin her köşesinde de dinlenecek…
Bu konuda uğraş veren AK Parti Eskişehir Teşkilatını kutluyorum…