Mevcut stadyumun yıkıldıktan sonra Atatürk Spor Kompleksi alanı üzerine yapılacak ‘Kent Meydanı’ avam projesinin maketi yapılarak Eskişehirlilerin görüşlerine vilayet binasının önünde sunuldu.
Dün Vali Güngör Azim Tuna, ‘Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı’nın Yönetim Kurulu toplantısı öncesinde ‘Kent Meydanı’ maketini hakkında gazetecileri bilgilendirdi.
"Biz üzerimize düşen çalışmaları yapıyoruz. Burası halkımıza soruldu, anketler yapıldı, beklentiler, kurumların görüşleri alındı. O doğrultuda, proje çalışmaları yapılıyor ama bunlar her şeyin sonu değil, daha hiçbir şey yapılmış değil. Şu an stadyum yerinde, bu bir süre devam edecek. Hiç telaşa kapılmaya, karamsar tablo çizmeye gerek yok. Bu konuda herkes iyi niyetli. 'Kötümser yorumlara itibar etmiyoruz, yorumlara saygı duyuyoruz demeyeceğim çünkü saygı duyulmayacak şekilde bir yaklaşımlar var. Ama beklemek lazım. Sayın Bakanımız önümüzdeki günlerde gelecek ve bu konuyu milletvekillerimizle birlikte anlatacaklar. Eski stadyum yerinin yapılaşmaya dönmeden tamamen temizlenip halka açık, sürekli hizmet verecek bir hale getirilmesi en önemli kalıcı eserdir. Nihayetini bekleyip görmek lazım. Bu konuda katkılara, görüşlere saygı duyuyoruz. Bu işin adresi, kente bu alanı veren devletimizin yetkili kişileri, kurumlarıdır. Onların rehberliğinde bize çizilen yol doğrultusunda görevimizi yapacağız. Biz, bugün varız yarın yok’uz ama o yapılan eser her zaman kalacak. Kimse buradan başka türlü kişisel rant hesapları yapamaz diye düşünüyorum."
‘Kent Meydanı Maketi’ni dün Vali Tuna’nın basın açıklamasından sonra bir kez daha uzun uzun inceledim. Hatta maketi incelemeye gelen hiç tanımadığım sade vatandaşlara da,’nasıl buldunuz’ diye sordum.
'YAPI FAZLA YEŞİL ALAN AZ'
‘Kent Meydanı Maketi’ hakkında görüşlerini sorduğum 10 kişiden fazla belki de 15 kişinin birinden dahi,’beğendim’ ifadesini duymadım.
‘Maketi incelediğimde yeşil alanı az buldum. Orada kreş’in ne işi var. Yapılaşma fazla. Meydanın etrafı zaten beton yığını, bir de siz içerisine çok fazla yapılaşma koyarsanız onlardan farkı kalmaz’ dediler.
‘Ama bu yapılar tek katlı. Çok katlı olmadığı için sorun taşımaz. Yaklaşık 3/2’lik alan yeşil alan’ dediğimde şu karşılığı verdiler.
‘Meydan diye yapılıyorsa yapılaşma olmamalı. Meydan yeşil alan ile yapıların arasına sıkıştırılmış. Meydan daha geniş olmalı’ cevabını aldım.
Bence de yeşil alanın içerisine yapılacak yapılar, yeşilden daha çok dikkat çekiyor. Meydan binaların arasına sıkışmış. O nedenle küçük bir meydan gibi görünüyor.
Bende vatandaşlar gibi o meydan içerisinde özellikle kreş’in olmasına karşıyım. Kütüphaneye de karşı çıkanlar var. Bu kütüphane öğrencilerin gelip ödev yapacakları sıradan bir kütüphane olmayacağını biliyorum. Türk Dünyası eserlerinin yer alacağı özel bir kütüphane olacak. Zaten meydanın adı da ‘Türk Dünyası Meydanı’ olacağından bu kütüphanenin orada olması doğru.
KAMPUS ALANINI HATIRLATIYOR
Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan,’Kent Meydanı Anadolu Üniversitesi Kampusu olacak’ demişti. Evet, yapılan maket kampusu andırıyor.
Belki de maketi beğenmeyenler, burasının ‘Anadolu Üniversitesi Kampus Alanı’ olacağı düşüncesini kafalarından silemediklerinden dolayı tepki gösterdiklerini düşünüyorum.
Eleştiri elbette olacaktır. Herkes elbette kişisel düşüncelerini söyleyecek. Beğenenler, beğenmeyenler de olacak. Birilerinin beğendiği projeyi yapsanız, beğenmeyenler eleştirecek. Beğenmeyenlerin düşüncesine göre projeyi değiştirirseniz, bu kez beğenenler tepki gösterecek. O nedenle yapılan veya yapılacak olan ‘Kent Meydanı’ projelerini şehirde yaşayan herkesin beğenmesini beklemek doğru olmaz.
Ancak, proje hakkında yapılan olumlu veya olumsuz eleştiriler de dikkate alınarak, bu görüşler harmanlanarak, İnşaat Mühendisleri, Mimarlar, Yapı Plancıları gibi meslek odalarının görüşleri daha önemli.
Şehirde yaşayan tüm katmanların görüşleri harmanlanarak bir meydan yapılması halinde, tartışmalar azalır. Eleştirenlerin işte o zaman amaçlarının ‘üzüm yemek değil bağcıyı dövmek’ daha net olarak görülür.
Şimdi gözler ve kulaklar AK Parti Eskişehir Milletvekili ve Milli Eğitim Bakanına çevrildi. Bakan Avcı ne diyecek bakalım?
'Nokta atışı yapacağız'
Saadet Partisi Genel başkanı Mustafa Kamalak, İl Kongresine katılmak üzere Eskişehir’e geldiğinde kendisiyle bir saati aşkın sohbet etmiştik.
Sohbette kendisine,’Fethullah Gülen cemaati AK Parti’den koptu. Bu cemaate mensup kişiler Saadet Partisi’ne oy verir mi?’ diye sormuştum.
Soruma çok net cevap vermemişti. Gazeteci arkadaşlar çok sayıda soru sorunca, ister istemez biraz daha güncel olanlarına cevap vermişti.
Geçtiğimiz hafta içerisinde,’Gülen cemaatinin mensuplarının bir bölümü Saadet Partisi’ne oy verebileceklerini yazmıştım.
Hafta sonu Saadet Partisi’nin ‘Başkanlar Kurulu’ toplantısı yapılmış. Bu toplantıya katılan Saadet Partisi Eskişehir İl Başkanı Fesih Bingöl, benim köşemde belirttiğim, ’Gülen cemaatinin bir bölümü Saadet Partisi’ne oy verirler’ ifadelerimi Genel Başkan Mustafa Kamalak’a sormuş.
‘Sayın Genel Başkanım Eskişehir’de bir gazeteci arkadaş cemaat Saadet Partisi’ne oy verir diye yazmış. AK Parti’den kopan cemaat bize oy verir mi?”.
‘CEMAAT BİZE OY VERMEZ’
Mustafa Kamalak,’arkadaşlar Gülen cemaati bize hiç oy vermedi. Dünde vermediler. Bugün de vermezler. Biz halkın, Milli Görüşe inanan, savunanların oyunu alacağız. AK Parti’den kopmalar başladı. Seçmen 13 yıllık iktidarları döneminde beklentilerini bu hükümetten bulamadı’ demiş ve şöyle bir fıkra anlatmış.
‘Patron işyerinde çalıştırdığı işçinin balyozla taşı üç vuruşta parçaladığını görmüş. İşçinin yanına giderek, tek vuruşta taşı parçalayabileceğini söylemiş. İşçinin elinden balyozu almış taşa bir kez vurmuş taş kırılmamış. İkinci ve üçüncü vuruşlarında da taş parçalanmamış. İşçi patronun elindeki balyozu alarak, taşı üç vuruşta parçalamış. Patrona taşı parçalamak için nokta vuruş yaptığını, üç kere balyozu aynı noktaya vurduğunu söylemiş. Eğer nokta vuruşu yapamazsanız, balyozu taşın farklı farklı bölgelerine vuracak olursanız onun daha kuvvetlenmesi, bütünleşmesini sağlarsınız demiş. Bizde seçimlerde nokta vuruşu yaparak AK Parti iktidarını bu şekilde parlayacağız. Hepimiz bu şekilde çalışmak zorundayız’.
Dün karşılaştığımız Saadet Partisi İl Başkanı Fesih Bingöl, Genel Başkanın bu anlattığı hikayeyi anlattı. Ve arkasından da bu hikayeyi tüm partililere anlatarak, hepsinin seçimlerde nokta vuruşu yapmalarını isteyeceklerini söyledi.