Eskişehir’de 10 kilometrelik bir alan içinde 3 tane Alış Veriş Merkezi var. Sıkı bir yürümeyle
ESPARK, Özdilek ve NEO AVM’nin her birine uğrayarak 40-45 dakikada yürüyerek gidebilirsiniz…
Sanırım başka şehirlerde böyle birbirine çok yakın AVM’lere rastlayamıyoruz. Özellikle kışın hafta sonu oldu mu
bu AVM’lerin etrafından trafik tamamen kitleniyor.
Trafik polisleri özel önlem almak zorunda kalıyor.
Kimi kavşakları trafiğe kapatarak çözüm bulmaya çalışıyor.
Şunun için yazıyorum…
Şimdi Eski Otogar’ın bulunduğu alana da içinde AVM’lerin de olacağı Ticaret merkezleri yapılacak. Bir de Kurtuluş Pazar Yeri yapılacak…
Bölgenin o trafik yükünü kaldırması mümkün değil! Zaten şu anda kaldırmıyor…
Bu nedenle bölgede Ticaret merkezleri, AVM’ler, kapalı pazaryeri, otel inşaatları sürerken,
trafik planlamasının da yapılması gerekiyor…
Yeni binalar yapılıyor ama yeni yolların yapılması mümkün değil! Öyleyse geriye tek seçenek kalıyor…
Bölge motorlu taşıt trafiğine kapatılmalı. Sadece bisiklet ve yayaların kullanımına verilmeli.
İlk yapılan ancak iptal edilen planlarda da zaten bölgenin yayalaştırılması öngörülüyordu. 3 AVM’nin olduğu şehir merkezine yeni AVM’lerin konulması da ayrı bir yazı konusu olsun!
KİMSESİZ ÇİLLİ BOM!
Bugünün işini yarına bırakma
Fırsat bu fırsattır sen kararsız olma
Hızlı dönüyor dünya bak hayat çok kısa
Ah çilli, çilli yavrum çilli
Yarın olmaz şimdi
Hemen şimdi şimdi şimdi
Çilli bom bombom
Çilli bom bombom
70’ler ve 80’ler boyunca dillerden düşmeyen bir şarkıydı…
-Çilli bom!
1972 yılında 'Yılın Ümit Veren Erkek Sanatçısı' seçilen Kenan Küçüközcan 1976 yılında çıkarttığı kendi ismini taşıyan plakta 'Çilli Bom' şarkısıyla bir döneme damgasını vurmuştu.
Küçüközcan 2 ay önce huzurevine yerleşti, on gün önce de rahatsızlandı ve daha sonra da yaşamını yitirdi…
Cenazesinde sadece 5 kişi vardı, onlarda görevlilerdi.
Mersin’de kimsesizler mezarlığına defnedildi…
Şunun için yazıyorum. Bir şarkısını milyonlarca kişi söylerken, kendisinin
kimsesizler mezarlığına gömülmesi de hayatın ironisi olsa gerek!
NEDEN UNUTUYORUZ!
Freud’a göre insan unutmak zorundadır, çünkü hatırlamanın sonuçlan fazlasıyla acı verir veya fazlasıyla tehlikelidir
. Bu "Neden bizim halk unutkandır?" sorusuna cevaptır. Toplum sürekli adaletsizliğe ve ahlaksızlığa maruz kalırsa, çaresiz acı çekmemek için unutmak zorunda kalır.
Atalar şöyle diyor:
- Arsıza yüz verme, tepene çıkar.
Edepsize çok susma, sabrını yorar.
Cahile çok vefalı olma, bir pula satar.
Yol yordam bilmeyenle yola çıkma, istikametin şaşar.
TAŞIMA!
Bazı insanlara fazla değer vermek duygu israfı olduğu gibi, onlar için fazla canınızı sıkmak, uzun süre öfke veya nefret duymak da duygu israfıdır. Onlar bunu hak ediyor olabilir.
Asıl soru, bu olumsuz duygu yükünü taşımayı siz hak ediyor musunuz?
Konumu değil, zihni değiştirmelisiniz. Çünkü hatalarınız nereye giderseniz gidin sizinle birlikte seyahat edecektir.
GÜNÜN KARİKATÜRÜ